KAYNAK : Haber Vitrini
YASİN ERDEM
KARABÜK- 5 Nisan 1994 ekonomik kararlarında o yılın sonuna kadar özelleştirilmezse kapatılacağı ilan edilen daha sonra da çalışanlara ve yöre halkına dönemin Başbakanı Tansu Çiller tarafından 1 lira gibi sembolik bir rakamla devredilen Kardemir son 4 yıldan buyana büyük ekonomik kriz yaşıyor. Kardemir'i içinde bulunduğu durumdan kurtarmak için hükümet harekete geçti. . 4 bin 500 civarında çalışanı ile Karabük ekonomisi ve Türkiye ekonomisine büyük katkıda bulunan bu dev entegre tesisin geleceğinin ne olacağını ise önümüzdeki günlerde Ankara'da yapılacak olan Hükümet nezdindeki toplantılar belirleyecek. 1995 yılı başından itibaren özelleşen Kardemir'de işler önce iyi gitti. Kardemir 1995 - 1997 yılları arasında 205 milyon dolarlık yatırım yaparak çeşitli ünitelerini yeniledi ve modern bir çelikhane yaptı. 1997 yılından itibaren Dünya'da yaşanan çeşitli krizler özellikle Asya ve Rusya krizi başta olmak üzere Demir Çelik sektörü haksız rakebetlere boyun eğdi. Hurda demir girişinden dolayı entegre tesisler zor duruma düştü ve Kardemir'in 2001 yılı sonu ile zararı 163 milyon dolar olarak açıklandı.
MAHKUMLUK YILLARINDA NAZIM HİKMET'DE FABRİKANIN TEMELLERİNDE ÇALIŞTI
Türkiye'de ki ilk Entegre Demir Çelik Fabrikası'nın temeli Atatürk'ün emirleriyle 3 Nisan 1937'de Karabük'te atıldı. 9 haneli bir köy olan Karabük Köyü'nün çeltik tarlalarında kurulan tesislerden ilk Türk Çeliği, 10 Ekim 1939 tarihinde alındı. Fabrikanın kuruluşunda köylüler katır sırtlarında taş taşırken, mahkumlar 1 yıl çalışmaları karşılığı, mahkumiyetlerinden 2 yıl affedilerek zorla çalıştırıldı. İngiliz ve Alman Mühendisler, Türk Köylüleri ve mahkumlar, hatta Çankırı Cezaevi'nde yatan mahkumların arasında bulunan Nazım Hikmet bile tesislerin kuruluş inşaatında çalıştı.
FABRİKALAR KURAN FABRİKA
1955 yılına kadar Sümerbank'a bağlı olarak çalışan Karabük Demir Çelik, bu yıl Genel Müdürlük haline dönüştürüldü. Türkiye'nin İnşaat Çeliği ve profil ihtiyacını karşılayan Kardemir, Türkiye'deki fabrikaları bir bir yapmaya başladı. Tersaneler, Çimento Fabrikaları, Şeker Fabrikaları, TRT ve PTT Anten kuleleri, Askeri Fabrikalar, Etibank Tesisleri, Petro-kimya Tesisleri, Demiryolu ve köprüler, hep Kardemir tarafından yapıldı. Divriği maden İşletmeleri'nin tesisleri kuruldu. Ülkenin yassı mamül üreten bir Demir Çelik Tesisine ihtiyacı vardı. Kardemir, Erdemir'i kurdu. 1965 yılında Türkiye ilk yassı mamülünü üretti. Kardemir, üçüncü Entegre Tesis olarak, 1977 yılında da İsdemir'i kurdu.
KARDEMİR NEDEN ÖZELLEŞTİRİLMEK ZORUNDA KALDI?
Modern Türkiye'nin endüstri atılımlarına öncülük eden ve 55 yıl boyunca Türkiye'deki sanayi tesislerinin yapımlarının tamamına yakınına imzasını atan Karabük Demir Çelik, 1990 yıllarından başlamak üzere verimlilik ve karlılık işlevlerini kaybederek zarar eden bir KİT kuruluşu haline geldi. Geçmişten gelen istihdama dayalı yanlış politikalar, yeni yatırımlar konusunda başarılı olamama, deniz yoluna yakın bir mesafe içinde irtibatlı bir limanın bulunmaması, 1980'li yıllara damgasını vuran yüksek enflasyon ve sonucunda ihtiyaçların yüksek faizlerle bankalardan karşılanması, faaliyet dışı zararların durmadan katlanması, Karabük Demir Çelik'in uzun yıllar boyunca hizmetleri sonucunda elde ettiği Erdemir'in kuruluşundaki yüzde 25,5'luk payının 30 Nisan 1987 tarihinde bedelsiz olarak (KOİ) Kamu Ortaklığı İdaresi'ne devir edilmesi Karabük Demir Çelik'i çok zor durumda bıraktı ve Fabrika,1994 yılını 231 Milyon dolar zararla kapattı.
KARABÜK HALKI FABRİKASINA SAHİP ÇIKTI
DYP-SHP Koalisyon Hükümeti'nin aldığı ve Başbakan Tansu Çiller'in, Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ile birlikte açıkladığı 5 Nisan 1994 tarihli ekonomik kararlarda Karabük Demir Çelik Fabrikaları'nın yıl sonuna kadar özelleştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde kapatılmasına karar verildi. İlk defa bir şehir kendisinin kurtuluşu için büyük bir mücadeleye girdi. Yollar kapatıldı; halk, işçi, esnaf, işadamı ve politikacılar eylemlere başladı. Kepenkler kapatıldı. Meydanlara toplanıldı.
8 Kasım 1994 tarihinde Karabük'ü Ankara'ya bağlayan yollar kapatıldı. Tüm işyerleri kapatılarak, hayat bir günlüğüne durduruldu. Çelik işçilerinin, Karabük'teki sanayici ve esnafların ve yöre halkının kararlı ve ısrarlı çabaları ve mücadeleleri sonrasında hükümet geri adım attı. Karabük DÇ Fabrikaları'nın kapatılmasından vazgeçilerek, 30 Mart 1995 tarihinde tesisler, dünyada örneği bulunmayan bir şekilde 1 TL'sına çalışanlara ve yöre halkına satılarak, özelleştirildi.
ÖZELLEŞEN KARDEMİR 3 YIL KAR ETTİ
Özelleştirilme sonrası Kardemir, modernizasyon ve tesis yenileme çalışmalarına başladı. Çelik üretim sistemi değiştirilerek, konverter sisteme geçildi. Dünya ile rekabet edilecek hale getirilen bu yatırımlar için, finans giderleri dahil 210 Milyon dolar harcandı.
Kardemir 1995 yılında 5.982 Milyon dolar, 1996 yılında 30.217 Milyon dolar, 1997 yılında 43.592 Milyon dolar kar etti.
ZARARLI GÜNLERE GERİ DÖNÜŞ
1998 yılında Asya ve Rusya'da yaşanan ekonomik krizler, Türkiye'deki çelik sektörünü büyük sıkıntıya soktu. Bu kriz, özelleştirme sonrası tesislerini modernize ederek yatırımlara başlayan Kardemir'i yatırımlarını bitiremeden yakaladı. Çelik fiyatlarının hızla düşmesi, üretim maliyetlerinin satış fiyatlarının üzerinde kalmasına ve Kardemir gibi uzun mamül üreten entegre tesislerin zarar etmesine yol açtı. Ayrıca, Kardemir'in ihtiyacı olan kömür ve demir cevherinin yurt içinden alınması ve dünya fiyatlarının üzerinde Kardemir'e satılması; 2000 yılına kadar DDY'ının Kardemir'in kömür ve cevherlerini kırılacak cam eşya fiyatından taşıması Kardemir'i zarar ettirdi. Türkiye için, gerek istihdam, gerekse yarattığı katma değer açısından büyük önem taşıyan Kardemir; devlet kuruluşlarından satın aldığı hammadde ve hammaddenin taşınmasında talep ettiği kolaylıklar sağlanmadı. 1998 yılından itibaren zarar etmeye başlayan Kardemir, 1998'i 4.788 Milyon dolar, 1999'u 71.441 Milyon dolar, 2000'i 61.588 Milyon dolar zararla kapattı. Kardemir 2001 yılı bilançosunu ise 118,635 Trilyon TL zarar olarak açıkladı.
KARDEMİR HÜKÜMETİN KAPISINA DAYANDI
160 Milyon dolar borçla çıkmaza giren; cevher ve kömür ihtiyacını karşılayamayan Kardemir geçen yıl Eylül ayında Hükümet'in kapısına dayandı. Özelleştirme'den Sorumlu Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu, Devlet Bakanı Hasan Gemici, Demir-Çelik konusunda görevlendirilen Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, Enerji Bakanı Zeki Çakan Kardemir'e gelerek incelemelerde bulundu.
4 Aralık 2001 tarihinde Kardemir Yönetim Kurulu yeni bir yapılanmaya giderek, Doç. Dr. Sencer İmer 'in yerine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Eski Bakanı Şinasi Altıner'i Yönetim Kurulu Başkanlığı'na getirdi.
29 Ocak 2002 tarihinde Bakanlar Kurulu; Kardemir, İsdemir ve Sivas DÇ için Hüsamettin Özkan Başkanlığında, Devlet Bakanı Kemal Derviş, Hasan Gemici, Yılmaz Karakoyunlu ve Tarım ve Köy İşleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'tan oluşan bir komisyon kurdu.
RADİKAL TASARRUF TEDBİRLERİ SONUCU İŞÇİ FAZLALIĞI OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
Kardemir'deki yeni yönetim Şirketin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıları göz önünde bulundurarak radikal tedbirler ve kararlar aldı. Yönetim Kurulu borçların yapılandırılması ve mali imkan temin edilmesi amacıyla, mevcut borçların belli bir süre ödemesiz olarak 5 yıla yayılması konusunda 24 Ocak 2002 tarihinde Başbakanlık'a başvuru yaptı. Şirketin organizasyon yapısında değişiklikler yapılarak, 3 Genel Müdür Yardımcılığı ve 7 Müdürlük kapatıldı. Yan şirketlerden Karliman, Kardökmak ve Karçel A.Ş. için yatırımcılara ve sanayicilere satış-kiralama-işletme konularında çalışabilmeleri için yazı yazıldı. Kartur A.Ş.'nin çalıştırdığı tesisler ihaleye çıkarıldı. İşçi sayısında indirime gidilmemekle beraber, mevcut personelden 1300 kişinin dönüşümlü olarak ücretsiz izne çıkarılması suretiyle personel maliyetleri düşürüldü. Bu radikal tedbirler sonrası yıllık 13-15 Milyon dolar tasarruf sağlanması hedeflendi.
AMERİKALILAR KARDEMİR'İ İNCELEDİ
Geçtiğimiz ay içinde CİA eski Başkanı James Woosley'in de aralarında bulunduğu Global İç ve Dış Ticaret ABD Büyükelçiliği Dış Ticaret Müsteşarının Karabük'e gelerek Kardemir ve şehirde incelemelerde bulunması da şehir halkına ayrı bir heyecan yaşattı.
KARDEMİR TEKRAR DEVLETLEŞTİRİLME YOLUNDA
Kardemir'in her geçen gün içinde bulunduğu ekonomik durumdan kötüye gitmesi ve işletme sermayesi sıkıntısından cevher ile kömür alamaması sonucu sendika önderliğinde işçiler bir dizi eyleme başladı.
İşçi eylemlerinin başlamasıyla, Kardemir A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Şinasi Altıner bu hafta içinde acil olarak Başbakanlığa çağırıldı. Maliye Bakanı Sümer Oral ile bir görüşme yaptığını açıklayan Altıner, "Kardemir'in vergi borçlarını 24 aya kadar taksitlendirdik. Sayın Bakan Kendisinin de üye olduğu Özelleştirme Yüksek Kurulunda Kardemir konusunun görüşüldüğünü ve halka arz olmayı bekleyen 60 Trilyon Liralık Kardemir hisselerinin devlete olan 95 Milyon dolar borca karşılık alınabileceğini ve böylelikle Kardemir'in Özelleştirme Yüksek Kuruluna tekrar devir edilebileceğini belirtti. Daha sonra ise Erdemir ile birleştirilmesi için bir çalışma içine girmeyi düşündüklerini ifade etti" diye konuştu.
Öz Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Feridun Tankut ise Özelleştirmeden Sorumlu Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu ile bir görüşme yaptıklarını söyledi. İşçi Lideri Feridun Tankut, "Kardemir'in sermaye artırımı ile SPK'dan aldığı izin ile halka arz etmeyi bekleyen 60 Trilyon Liralık hisse senedini devlete olan borçlara mahsuben alınmayı ve bu formül ile Özelleştirme Yüksek Kuruluna devir edilerek Erdemir -Kardemir birleşmesini sağlamak için karar almayı düşündüklerini bana açıkladı" diye konuştu.
Tankut, başta ABD olmak üzere Avrupa ülkelerinde cevherden üretim entegre Demir Çelik sektörlerinin tek çatı altında birleştirildiğini ve böylelikle kendi demir çelik sanayisini koruduklarını belirtti.
KARABÜK MERAKLA BEKLİYOR
Örnek bir özeleştirme adı altında bir özelleştirme mi, yoksa bir ördekleştirme mi yapıldığının tartışıldığı ve Dünya savaşlarının aslında "Çelik Savaşı" olduğu varsayımından hareketle savaş rüzgarlarının estiği şu günlerde dünya çelik sektöründe bu gelişmeler olurken; Hükümet'in Kardemir için alacağı nihai karar Karabük'te merakla bekleniyor. Özçelik - İş Sendikası hükümetten olumlu bir cevap alıncaya kadar Kardemir'de pasif eylemler ve yürüyüş ile sakal bırakma eylemlerini sürdüreceğini belirtiyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:28