Gündem
  • 9.12.2017 18:07

Erdoğan'dan Amerika'ya çok sert sözler

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen İnovasyon ve Girişimcilik Haftası Kapanış Töreni'nde yaptığı konuşmada, etkinliğin, hayırlı neticeler doğurmasını temenni etti.

Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen ve katkıda bulunan herkese teşekkür eden Erdoğan, Türkiye İnovasyon Haftası'nın, İstanbul'un küresel kimliği de dikkate alınarak, Türkiye inovasyon ve Girişimcilik Haftası haline dönüştürülmesini de isabetli bir karar olarak gördüğünün altını çizdi.

Böylece hem İstanbul'u girişimcilik konusunda uluslararası bir marka haline getirme hem de Türkiye'den milyar dolarlık girişimciler çıkarma doğrultusunda birlikte çalışabileceklerini vurgulayan Erdoğan, 2014 yılından beri Anadolu'ya yayılmış olan bu etkinliğin ilgili tüm kesimleri bir araya getiriyor olmasının da ayrıca önemli olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İnovatif Projesi kapsamında 5 kategoride ödül alan firmaların temsilcilerini, üniversite-sanayi iş birliğine dayanan, inovasyon odaklı mentorluk programı kapsamında sertifika alan kişileri de kutladı. Erdoğan, etkinliğin ileriki yıllarda daha da zenginleşerek süreceğine inandığını söyledi.

 

ABD'nin Kudüs kararı

Türkiye'nin zayıflamasının Filistin'in, Kudüs'ün, Suriye'nin, Irak'ın umudunu kaybetmesi hatta parçalanması demek olduğunu kaydeden Erdoğan, ABD'nin Kudüs'ü başkent olarak tanıma kararına şu sözlerle değindi:

"Birkaç gün önce Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Trump'ın yaptığı o talihsiz açıklama bu gerçeği bir kez daha tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur. Amerika'nın aldığı karar ne uluslararası hukukla ne vicdanla ne adaletle ne de bölgenin gerçekleriyle asla bağdaşmıyor. Bu açıklama en büyük darbeyi Amerika'nın da üyesi olduğu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine vurmuştur. -Bakın burası çok önemli gençler, tarih dünde kalırsa yazık, tarihi geleceğe taşımak çok önemli- Amerika'nın da altında imzasının olduğu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1980 yılında aldığı 478 sayılı kararını son açıklamayla Amerika yok saymıştır. Böyle bir şey olabilir mi? Altında imzan var ve bugüne gelmiş bu iş, şimdi ise sen bu imzayı inkar ediyorsun. Güvenlik Konseyinin daimi üyelerinin dahi dikkate almadığı, itibar etmediği bir Birleşmiş Milletlerin diğer ülkeler nezdinde itibarı ve inandırıcılığı olamaz. Hiç kimse hukukun üstünde değildir. Hiçbir ülke pazusuna güvenerek uluslararası hukuku yok sayamaz. Hele hele milyarlarca insanın kaderini etkileyecek böylesi hassas bir meselede hoyratça davranamaz."

Tarihi kayıtlarla Filistin haritalarını göstererek konuşması

"Dünya 5'ten büyüktür dememizin sebebi işte bu orman kanunu düzenine rıza göstermememizdir"

İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak liderlerle görüştüğünü kaydeden Erdoğan, "Bugün de Sayın Macron ile görüşme yaptım. Azerbaycan'la görüşme yaptım, Kazakistan'la görüşme yaptım. Bütün bu görüşmelerimi devam ettiriyorum. Yunanistan'dan aynı şekilde Sayın Papa'yla görüşme yaptım." dedi.

Bu sorunun sadece Türkiye'nin, Müslümanların sorunu olmadığını dile getiren Erdoğan, "Burada aynı zamanda Hristiyanların bizim olduğu kadar sorunu var. Yine bugün Lübnan'ın Cumhurbaşkanı Hristiyandır, onunla da görüştüm, o da aynı sıkıntıyı dile getirdi. Bütün bu gerçekler ortadayken hatta hatta biliyorsunuz bir kısım Yahudiler de bundan rahatsız. Böyle tablo karşısında şu anda Trump, 'Ben yaptım oldu.' anlayışıyla bir yere gitmek istiyor. Dünyayı yönetmek bu kadar -kusura bakmayın- kolay değil. Güçlü olmak size bu hakkı vermez. Hele hele büyük ülkelerin liderleri buradan sesleniyorum, dünyada çatışmakla değil barıştırmakla görevlidir. Bunu yapması lazım." değerlendirmesini yaptı.

Bu çifte standartla ilk kez yüzleşmediklerini, Suriye'den Irak'a, Afganistan'dan Arakan'a, Afrika'daki vahşi soykırımlara kadar dünyanın birçok bölgesinde aynı manzaralara şahit olduklarını ifade eden Erdoğan, birilerinin keyfi için on milyonlarca insanın evinden, yurdundan hatta canından olduğunu söyledi.

Erdoğan, "Birileri karar almadı veya aldıkları kararları son açıklamada olduğu gibi kendileri çiğnediği için insanlar ölüyor, topraklar gasp ediliyor. Her fırsatta söylediğim gibi dünya 5'ten büyüktür dememizin sebebi işte bu orman kanunu düzenine rıza göstermememizdir. Haklının değil sadece güçlü olanın borusunun öttüğü bir yapının adalet, istikrar ve barış üretmesi mümkün değildir." diye konuştu.

nı sürdüren Erdoğan, 1947 yılındaki Filistin haritasını göstererek Filistin'in paylaşımının ardından İsrail'e yarıdan fazla toprak verildiğini aktardı. Daha sonra Filistin'in adeta lime lime edildiğini, İsrail'in o bölgenin tamamını işgal ettiğini dile getiren Erdoğan, "Değerli gençler, değerli kardeşlerim, İsrail bir işgal devletidir ve şu anda polisiyle, bütün oradaki gençleri, çocukları adeta terör estirerek vuruyorlar. F16'larıyla Gazze'ye saldırıyorlar. Bir taraftan Filistin'e saldırıyorlar. Niye? 'Ben güçlüyüm.' Şunu açık ve net söylüyorum, güçlü olmak haklı olmak anlamına gelmez. Haklı olan güçlüdür. Bunu böyle bilelim. Bu karar bir defa bölgeyi ciddi manada tahrik ve tahrip etmektedir. Kağıt üstünde küresel adalet, güvenlik ve istikrarı sağlamakla görevli bir yapının bizzat kendi üyeleri tarafından itibarsızlaştırıldığını görüyoruz."

Erdoğan, ABD'nin Kudüs kararının, uluslararası hukuk, vicdan, adalet ve bölgenin gerçekleriyle bağdaşmadığını bildirdi.

Erdoğan, Trump'ın 'Ben yaptım oldu.' anlayışıyla hareket etmek istediğini belirterek, "Dünyayı yönetmek bu kadar, kusura bakmayın, kolay değil. Güçlü olmak size bu hakkı vermez. Hele hele büyük ülkelerin liderleri, buradan sesleniyorum, dünyada çatışmakla değil, barıştırmakla görevlidir. Bunu yapması lazım." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Kudüs'ün kaderinin 1967'den beri hiçbir hukuk, ahlak tanımadan Filistinlilerin topraklarını gasbeden işgalci bir devletin ellerine bırakılamayacağını belirtti. Bunun adının kuzuyu vahşi bir kurda teslim etmek olacağını söyleyen Erdoğan, "Kudüs bizim göz bebeğimizdir. Kudüs bizim ilk kıblemizdir. Kudüs bizim için bir kırmızı çizgidir, bu böyle bilinsin." dedi.

"Bu provokasyonun arkasında Evangelistler var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika'nın Kudüs'le ilgili kararının hiçbir hükmü ve geçerliliği olmadığını ifade ederek, "Kudüs, senelerdir Filistinlilere devlet terörü uygulayan bir ülkenin insafına terk edilemez. Kudüs'ün kaderi 1967'den beri hiçbir hukuk, ahlak tanımadan Filistinlilerin topraklarını gasbeden işgalci bir devletin ellerine bırakılamaz. Bunun adı kuzuyu vahşi bir kurda teslim etmek olur." dedi.

Bugün yaşananların sadece bir sonuç olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Asıl sorun sistemin kendisidir. Sistemi kendi emelleri doğrultusunda iğfal edenlerdir. Bizim itirazlarımızın tepki çekmesinin, birilerinin konforunu bozmasının yegane sebebi de budur. Amerika'nın Kudüs'le ilgili kararının bizim nazarımızda hiçbir hükmü, hiçbir geçerliliği yoktur. Kudüs, senelerdir Filistinlilere devlet terörü uygulayan bir ülkenin insafına terk edilemez. İşte sizlere Filistin haritalarını gösterdim. Nerelerden nereye geldik. Bunu ancak işgalciler yapar. Devlet terörü estirenler yapar. Kudüs'ün kaderi 1967'den beri hiçbir hukuk, ahlak tanımadan Filistinlilerin topraklarını gasbeden işgalci bir devletin ellerine bırakılamaz. Bunun adı kuzuyu vahşi bir kurda teslim etmek olur. Kudüs bizim göz bebeğimizdir. Kudüs bizim ilk kıblemizdir. Kudüs bizim için bir kırmızı çizgidir, bu böyle bilinsin. Hatta 1,7 milyarlık İslam aleminin kırmızı çizgisidir. Yüreğimizin bir parçası, Mekke ve Medine ne ise diğer yarısı da Kudüs'tür. Alınan karar tam anlamıyla bir provokasyondur ve bu öyle bir provokasyon ki, bu provokasyonun arkasında Evangelistler var. Bunu bizzat zaten sayın Başkandan dinlemiş birisiyim süreci biliyorum. Açık söylüyorum. Müslümanlar gibi Hristiyanların da Kudüs üzerindeki haklarını ayaklar altına alan bu karara biz asla rıza göstermeyeceğiz."

Güncellenme Tarihi : 9.12.2017 18:14

İLGİLİ HABERLER