FETO haininin ayakkabısıyla seccadeyi çiğneme nedeni belli oldu

Bir dönem teröristbaşı Gülen’in yakınındaki isimlerden biri olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Eski Başkanı Latif Erdoğan sabah.com.tr’ye önemli açıklamalarda bulundu. Fetullah Gülen’in bitik ve zavallı bir insan olduğunun altını çizen Latif Erdoğan “bu adamın paylaştığı resimlere bir önem atfetmek ya da sohbet adı altındaki zırvalarından bir mesaj çıkarmaya çalışmak Gülen’e yapılacak ön büyük destektir.” dedi ve ekledi: “Üç gün ilgilenmeyin bu adam çıldırır. Kendini öne çıkarmak onun için bir hastalıktır. Anlattıklarına kendisi bile inanmıyor.”

FETÖ lideri Gülen geçtiğimiz günlerde bir gazeteye röportaj vermiş, ayakkabılarıyla seccadeye basarak fotoğraf çektirmiş, ekrana da örgütün dağılmaması için bir şiirsel bir mesaj yayınlamış. Öncelikle şunu söyleyeyim. Gülen'i yakından tanıyan biri olarak söylüyorum bunu. Gülen ile 3 gün ilgilenmezseniz çıldırır. Hitap ettiği toplumun ilgisini çekemezse delirir. Topluluk içerisinde ilgi kendisinin üzerinde olmazsa psikolojisi bozulur. Bu FETÖ lideri için hastalıklı bir durumdur. Gülen'in şahsını haber yaparak bu hastalıklı duruma hizmet ediyor ve mesajının yaygınlaştırılmasına yardımcı oluyoruz.

AYAKKABI İLE SECCADEYE BASARAK MUHAFAZAKARLARI TAHRİK EDİYOR

Fotoğraftaki detayda ayakkabı ile seccadeye basıyor. Bu hareketinin muhafazakar kitleler tarafından tepkiyle karşılanacağını biliyor. Bildiği için yapıyor çünkü haber olmak, gündemde kalmak istiyor. Hem de bu yöntemle örgüt propagandasını örgüt üyelerine ulaştırıyor. Bence şu an itibariyle Gülen'in şahsı ile ilgili haberlere son verelim. Sadece FETÖ davalarına yoğunlaşalım. Bu Pensilvanya'daki şarlatana verilecek en büyük ceza olacaktır.

SÖYLEDİKLERİNE KENDİSİ BİLE İNANMIYOR

Bence artık söylediklerine kendisi bile inanmıyor. Fotoğrafta şiirle mesaj veriyor. O şiirleri 5 yıldır yayınlıyor. FETÖ'ye hiç bahar gelmedi. Yaptıkları her hamleyi Allah başlarına geçiriyor. Çekirdek kadro dışında artık inanan kaldığını da düşünmüyorum. Kendisinin bile inanmadığı bu sözleri yaygınlaştırmak örgütün ekmeğine yağ sürer. Artık inandırıcılığını kaybetti. Medyadan rica ediyorum. Bu şarlatanı adam yerine koymayın. Mesajını yaygınlaştırmayın. Mesaj verdiği falan yok. Çaresizlik içerisinde ilgi çekmeye çalışıyor.

ÖRGÜT BÜTÜN İMKANLARINI KULLANARAK GÜLEN'İ MEDYAYA ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR.

Örgün bütün imkanlarını kullanarak Gülen'i medyaya taşımaya çalışıyor. Ama sadece gündeme gelmek. 28 Şubat'ın en zorlu günlerinde bile gündeme gelmeye ve medyada yeralmaya çalışıyordu. Ben Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı iken bilinçli olarak bir kez kürsüye davet etmemiştim. Bundan çok rahatsız olmuştu. İlgi çekmek Gülen için bir hastalık.

KILIÇDAROĞLU'NUN YÜRÜYÜŞÜNDEN ÇOK ÜMİTLİLERDİ AMA.

Gülen ve örgütü Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşünden çok ümitliydi. 15 Temmuz yıldönümünden önce Türkiye'de olağanüstü gelişmelerin olacağını düşünüyorlardı. Hatta Gezi'den daha büyük bir kalkışma bekliyorlardı.Ben "bir gün sonra yürüyüşü kimse hatırlamaz" demiştim. Çünkü içinde FETÖ'nün olduğu her eylemin fiyasko ile sonuçlanacağını biliyordum. Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşünün fiyasko ile sonuçlanması ve 15 Temmuz anma törenlerinin görkemi FETÖ'de büyük moral bozukluğu yarattı.

ŞOV YAPTIKLARINA BAKMAYIN CEZAEVLERİ KAYNIYOR

Kahraman tişörtleri ile medyaya örgütsel mesaj veriyorlar. Cezaevleri örgütsel motivasyonunu kaybettiği için gece gündüz ağlayan insanlarla dolu. FETÖ'cü askerlerdeki yıkım diğerlerinden daha büyük. Çünkü askerler FETÖ içerisinde çok önemliydi. Onlar büyük yerden düştü. Alacakları ceza da ağırlaştırılmış müebbet. Yakında askerlerde Gülen'e karşı nefretin büyüyeceğini hep birlikte göreceğiz. Gülen bunları resimlerle, şiirlerle, vaazlarla oyalayabildiği kadar oyalayacak. Ama bunun uzun süreceğini kimse beklemesin.

MORAL İMAN MESELESİDİR. BU HAİNLERDE İMAN YOK

Cezaevlerinde moraller yüksek deniyor. Sivil halka silah sıkan, bomba atan adamda iman olur mu? Eğer içlerinde zerre kadar vatan sevgisi varsa gitsin itirafçı olsunlar ve bu ihanet lekesinden bir nebze olsun kurtulsunlar. Bugün mahkemelerde alaycı bir dil kullanarak devletle dalga geçiyorlar. Ama bir iki ay içinde cezaları kesilir ve kendi yalnızlıkları ile başbaşa kalınca belki kendilerini sorgulama imkanı bulurlar. Ama iş işten çoktan geçmiş olur.