Rehine operasyonunun müthiş ayrıntıları
49 Türk konsolosluk çalışanı 101 gün sonunda nefes kesen operasyonla IŞİD'in elinden kurtarıldı. 9'uncu yer değiştirmede devreye giren özel MİT ekibi, rehineleri 17 saat süren, 700 km'lik tehlikeli yolculuk sonunda kimsenin burnu kanamadan Türkiye'ye getirdi...
Musul Başkonsolosluğu'nda görevli iken 101 gün önce 11 Haziran'da IŞİD militanları tarafından alıkonulan 46'sı Türk görevli, 3'ü yerel personel toplam 49 kişi Oscar'lık bir operasyonla kurtarıldı. Çatışma olmaksızın tereyağından kıl çeker gibi gerçekleşen operasyon sırasında bir kişinin bile burnu kanamadı, fidye, vb. ödeme yapılmadı. Operasyonun koordinesi yaklaşık 2 aydır bölgede titiz çalışma yürüten MİT tarafından yapıldı ve birçok kez yerleri değiştirilen rehinelerin her anları İnsansız Hava Aracı (İHA) ile izlendi. MİT yetkilileri olumlu gelişme sonrası rehinelerin sağlıklı şekilde Türkiye'ye getirilmesi için operasyon şeklini belirlemeye başladı.
F-16'LAR DA SINIRDA BEKLEDİ
Anlık olarak gelişmelerin Başbakan Ahmet Davutoğlu'na iletildiği operasyon aşamasında her türlü risk de göz önünde tutuldu. Olası olumsuz gelişmeye karşın Suriye sınırına, dikkat çekmemesi için Türkiye'nin değişik bölgelerinde bulunan özel harekat ve bordo bereli askerler gönderildi. Akçakale'ye birkaç gün önce gelen ve sınıra niye getirildikleri konusunda bilgi verilmeyen bordo bereli ve özel harekatçılardan, sadece olası çatışma ihtimaline karşı teyakkuz halinde olmaları istendi. Sınırda 2 F-16 savaş uçağı, 2 Kobra, gece görüşlü 4 Skorsky ve bunların içerisinde 130 tam teçhizatlı bordo bereliler hazır bekledi.
İSTİHBARATIN BÜYÜK BAŞARISI
MİT ve Genelkurmay'ın elektronik istihbarat imkanları seferber edildi. Konsolosluk personeli 8 kez yer değiştirdi ve bu hareketleri yerel istihbarat kaynakları sayesinde an be an takip edildi. Teknik istihbaratla alan istihbaratının birleştirildiği etkili koordinasyon sayesinde psikolojik üstünlük elde edildi. Konsolosluk görevlileri önceki gün öğle saatlerinde "yine yer değiştirme yapılacağı" bilgisi ile Musul'da tutuldukları evden dışarı çıkarıldı. O sırada yanlarında silahlı IŞİD grupları da vardı. Ancak Ankara'nın irtibata geçtiği alandaki bağlantılı elemanlar ile MİT görevlileri araçların güzergahını ustaca belirledi ve Türk personelin önceden belirlenen noktaya gelmeleri sağlandı. Rehineler 3 katlı evden çıkarılırken IŞİD kafilesine kılık edğiştirmiş MİT'çiler de katıldı. Türkiye yanlışı Sünni aşiretler savaşçısı ve Türkmenler çevrede yerini aldı.
GECE YARISI MÜJDE GELDİ
Militanlar belirlenen adreste rehineleri değer gruba devretti. Onların IŞİD üniforması giymiş MİT ekibi olduğunu kimse fark etmedi. Türk timi daha sonra hızla tahliyeye geçti. Türk rehineleri taşıyan araçlar Tel Abyat-Akçakale üzerinden Türkiye'ye giriş yaptığında saatler 23.20'yi gösteriyordu. Musul'dan, güvenli bölgeye uzanan yolculuk 12 saati buldu. Saat 23.23'te Hakan Fidan, Davutoğlu'na müjdeyi verdi. Rehinelerin tehlikeli yolculuğu 17 saati aştı.
DAKİKA DAKİKA OPERASYON
00.30 
Rehinelerin serbest bırakılmasıyla ilgili temaslar yoğunlaştı.
04.00 Rehineler serbest bırakıldı.
05.00 Rehineler, Akçakale Sınır Kapısı'nda teslim alındı.
06.00 Başbakan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayarak, müjdeli haberi verdi.
06.10 Başbakan Ahmet Davutoğlu, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de basın toplantısı düzenledi. Başbakan, Twitter'daki hesabından Irak'ta alıkonulan Türk vatandaşlarının sabaha karşı Türkiye'ye getirildiğini hatırlattı.
07.15 Davutoğlu, Azerbaycan'daki programını yarıda keserek özel uçak "TUR" ile Şanlıurfa'ya hareket etti.
09.15 Başbakan Davutoğlu, Urfa Havalimanı'na indi.
09.30 Davutoğlu, kurtarılan rehinelerle bir araya geldi.
10.20 Davutoğlu, rehinelerle birlikte Ankara'ya hareket etti.
11.30 Başbakan Davutoğlu eşi Sare Davutoğlu ve beraberindeki rehineleri taşıyan uçak "TUR" uçağıyla Ankara Esenboğa Havaalanı'na iniş yaptı.
11.40 Başbakan Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz, rehinelerin ailelerine el sallayarak uçaktan indi. Başbakan ile rehineleri karşılamaya gelen MİT Müsteşarı Hakan Fidan da onlara eşlik etti.
11.45 Uçağın alana inmesiyle aileler uçağa doğru koşarak merdivende yakınlarına sarıldı. Davutoğlu ile eşi, rehineler arasındaki çocukları kucaklayarak konsolosluk çalışanlarıyla fotoğraf çektirdi. Davutoğlu, Yılmaz'ı alnından öptü.
11.55 Davutoğlu, şeref salonun önünde hazır bulunan Başbakanlık otobüsünün üzerine çıkarak, sanatçı Ayten Alpman'ın seslendirdiği "Bir Başkadır Benim Memleketim" şarkısı eşliğinde halkı selamladı.
12.30 Kurtarılan Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ZİRVEDE GİZLİ PAROLA
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, operasyonun sızmaması için aralarında özel bir parola belirledi. Alıkonulan personelin kurtarılabileceği bilgisi son olarak 18 Eylül perşembe akşamı güvenilir istihbari kaynaklarca teyit edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan, özel bir haberleşme kanalından sürekli temasta kaldı.
ÜLKEMLE GURUR DUYDUM
Eşi Özay Yılmaz ve çocuklarıyla özgürlüğün mutluluğunu yaşayan Başkonsolos Öztürk Yılmaz, şöyle konuştu: "Hiçbir zaman umutlarımızı yitirmedik. Esaretten kurtulduğumuz için çok mutluyuz. Devletimle, ülkemle gurur duydum. Ülkemizin büyüklüğünün gördük. İnsan vatanı için her şeyi göze alır. Musul dünyanın en tehlikeli yeri. Terör olaylarının merkezi. Böyle bir yerde bayrak dalgalandırmak kolay değil. Biz de büyük sıkıntılar çektik. İnsan ülkesi için bunlardan gocunmaz, gurur duyar."
KUTLAMA KUYRUĞU
Operasyonun mimarı MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a apronda kutlama kuyruğu oluştu. 46 rehinenin sağ salim kurtarılarak Türkiye'ye getirilmesi nedeniyle, başta bakanlar olmak üzere bir çok isim, Fidan'ı kutlayarak teşekkür etti. TUR uçağı 11.26'da Esenboğa'ya indiğinde, diplomat yakınları aprona koştu. Başbakan Davutoğlu, Başkonolos Yılmz ile el ele bekleyenleri selamladı.
