Yaşam
  • 5.2.2006 02:21

DENİZ SEKİ RAHMİNDEN MİYON ALDIRMIŞ, PEKİ MİYON NEDİR, NASIL OLUR?

Deniz Seki, İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde geçirdiği operasyonun kürtaj haberleri olarak yayınlanmasına ateş püskürdü. Seki, çıkan haberle ilgili, "Bir gazetede böyle yalan bir haber yazılması, beni son derece üzdü. Kürtaj olmadım, iki saatlik çok ciddi bir miyom ameliyatı geçirdim. Üç gün hastanede yattım. "

"Dikişlerim ve ağrılarım var. Bu şartlarda hakkımı aramaya çalışıyorum. Hukuki işlemleri başlattım ve tazminat davası açtım. Hakkımı sonuna kadar arayacağım" dedi. Seki’nin doktoru da, ünlü sanatçının miyom ameliyatı geçirdiğini doğruladı.


MİYOMLAR

Miyom, rahimin normal yapısında bulunan ve bu organın kasılmasını sağlayan düz kas dokusundan kaynağını alan iyi huylu kitleye verilen isimdir.

Kimlerde miyom vardır?

Her 100 kadından yaklaşık 15'inde çapı ufak veya büyük, az sayıda veya çok sayıda, belirti veren veya vermeyen miyomlara rastlamak mümkündür.

Miyomlar sıklıkla 30-40 yaş grubu kadınlarda saptanırlar. Ergenlik çağından önce teorik olarak miyomlara rastlamak mümkün olmakla beraber bu durum enderdir. Miyomlar menopoz çağında vücutta östrojen hormonu salgısının azalmış olmasıyla birlikte gerileme gösterirler ve bu nedenle üreme çağında miyom tanısı almış kadınların çoğunda menopoza girdikten belli bir süre sonra miyomların hızla küçüldüğü ve hatta kaybolduğu gözlenir.

Neden miyom olur?

Neden bazı kadınlarda miyom gelişip diğerlerinde gelişmediği konusunda yapılan çalışmalar halen devam etmektedir. Siyah ırkta beyaz ırka göre miyom sıklığının 5 kat yüksek olması, aile içinde bir bireyin miyom tanısı alması durumunda (özellikle anne, kız kardeş veya abla gibi birinci derece akrabalarda) diğer bir aile bireyinde miyom görülme sıklığının artması, hastalığın kalıtsal yönünün güçlü olduğunu göstermektedir.

Üreme çağında gelişen miyomların menopozdan sonra hızla gerilemesi de yine miyom gelişiminde östrojen hormonunun oldukça etkili bir rolü olduğunu düşündürmektedir. Gebelik döneminde artan östrojen hormonu salgısına bağlı olarak büyüme gösteren miyomların gebelikten sonra hızla küçülme eğilimi göstermesi bu görüşü doğrular niteliktedir.

Miyomlar ne şekilde karşımıza çıkarlar ve nasıl tanımlanırlar?

Miyomlar hemen her durumda kaynak aldıkları rahimin sınırları içerisinde yer alan oluşumlardır. Bir kadının rahiminde yanlızca bir tek miyom bulunabileceği gibi, çok fazla sayıda miyom beraberce bulunabilir.

Miyomlar yalnızca 1 santimetre kadar küçük çapta olabilecekleri gibi çapları 30 santimetreyi geçen miyomlara da rastlamak mümkündür.

Miyomların rahim içinde yerleştikleri bölge bu kitlelerin yarattığı etkileri ve belirtileri yakından etkiler:

Miyomlar konum itibarıyla en sık rahim düz kas tabakasının içinde gömülü olarak yeralırlar ("intramural"=duvariçi miyomlar). Daha sonra sıklık sırasına göre rahimin dışına doğru büyüyecek şekilde ("subseröz"= rahimin dış kılıfının hemen altında), rahim iç tabakasına doğru büyüyecek şekilde ("submüköz"= rahim içini kaplayan "mukoza" tabakasının hemen altında), veya rahimin yanlarında ("intraligamenter") bulunabilirler.

Miyomlar ne gibi belirtiler yapar?

Miyomlar sıklıkla belirti vermezler ve başka bir nedenle yapılan jinekolojik değerlendirmede tesadüfen saptanırlar. Belirtilere neden olan miyomların yaptığı şikayetler öncelikle rahim içinde bulundukları bölgeye, sonra da büyüklük ve sayılarına bağlıdır. "Submüköz" yer alan çok ufak bir miyom rahim iç tabakasını tahriş ederek düzensiz kanamalara yol açabilirken, "subseröz" yer alan portakal büyüklüğünde bir miyom hiçbir belirti vermeyebilir.

Genel olarak, "submüköz" yer alan miyomların sıklıkla ara kanamalara neden olduğu söylenebilir. Yine bu yerleşimdeki miyomların rahim iç tabakasında etkili oldukları alan ne kadar büyük olursa, gebelikte düşüğe neden olma olasılıkları da o kadar artar.

"İntramural" yerleşimli miyomlar ise sıklıkla adet kanamalarının uzun sürmesi şeklinde belirti verirler. Bu durum, bu miyomların rahim kasılmasınının kanamayı durdurmadaki etkinliğini azaltmasına bağlanabilir.

"Subseröz" miyomlar ufak olduklarında sıklıkla belirti vermezler, ancak çok büyük olduklarında etraf dokularda yaptıkları basıya bağlı belirtiler verebilirler. Örnek olarak öne doğru büyüyen bir miyom idrar torbasına baskı yaparak sık idrara çıkma şikayetlerine neden olabilir. Yine arkaya doğru büyüyen bir miyom kalınbağırsağa baskı yaparak kabızlık şikayetine neden olabilir. Fallop tüplerine bası, bir gebe kalamama nedeni olabilir.

Miyomlarda Bozulma ("Dejenerasyon")

Miyomlar özellikle hızlı büyüdüklerinde kendilerini besleyen kan damarlarının yetersiz kalması sonucu dejenerasyon adı verilen yapısal değişikliklere uğrarlar. Vücutta kanla beslenmesi yetersiz olan her organda olduğu gibi bu durumun miyomlarda oluşması da ani başlayan şiddetli ağrıların hissedilmesine neden olur. Miyomların bozulmasına özellikle gebelik döneminde nispeten sık rastlanır.

Miyomların Kanserleşmesi

Miyomlarda kanserleşmeye çok ender rastlanır. Miyom dokularından gelişen sarkom türü kanserler oldukça kötü seyirli kanserlerdir.

Miyom tanısı nasıl konur?

Miyom tanısı koymak kolaydır. Miyoma özel belirtilerle doktora başvuran bir kadında yapılan jinekolojik değerlendirme (muayene ve ultrasonografi) düşük bir hata payıyla tanı koyulabilmesi için yeterlidir.

Miyom tanısı konduktan sonra tedavi için nasıl bir yol izlenir?

Jinekolojik muayenede miyom saptanmış olması mutlak bir ameliyat nedeni değildir ve saptanan miyomların ancak ufak bir yüzdesi için ameliyat gerekir.

Genel olarak söylemek gerekirse kadının yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecek kadar şiddetli belirti veren miyomlar ve kanserleşme eğilimi gösterip göstermediği konusunda emin olunamayan miyomlar için ameliyatla tedavi yolu tercih edilir.

Menopozdan sonra ortaya çıktığı belirlenen miyomlar, kısa zamanda hızla büyüyen miyomlar, muayenede yumuşama eğilimi saptanan miyomlar ve ilk saptandıklarında çok büyük olan miyomlar için çoğu durumda ameliyat önerilir.

Gebeliğin planlandığı dönemde saptanan miyomlarda, gebelik üzerinde olumsuz etki yapma ihtimalinin yüksek olduğu düşünülüyorsa, miyom veya miyomların gebelik oluşmadan ameliyatla çıkarılmaları uygun bir yaklaşımdır.

Belirti vermeyen ve üstte belirtilen özellikleri taşımayan miyomlarda belli aralıklarla (genellikle 6 ay aralıklarla) yapılan takip sıklıkla yeterli olmaktadır. Takip süresi içerisinde büyümeye veya belirti yapmaya başlayan miyomlarda ameliyat tekrar gündeme gelir.

Tedavi için ne gibi seçenekler vardır?

Miyom nedeniyle tedavi gerektiğinde tedavi yolunu belirleyici en önemli etken çocuk arzusunun devam edip etmediğidir. Ailesini tamamlamış ve çok sayıda miyomu olan kadınlarda sıklıkla önerilen tedavi şekli rahimin tümüyle alınmasıdır.

Çocuk arzusunun devam etmesi durumunda ise rahim yerinde bırakılır ve ameliyatla miyomların çıkarılması yoluna gidilir.

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:05

İLGİLİ HABERLER