Onun kaderini G.Saray belirleyecek!..

Schalke 04 kulübünde G.Saray maçı öncesi sular iyice ısınmaya başladı.

Almanya futbolu uzmanı Fatih Demireli, Schalke’yi AMK için mercek altına aldı: 

‘’Yönetim, teknik kadro ve takım bu zorlu dönemin G.Saray maçlarında alınacak zaferlerle biteceğine inanıyor. Dolayısıyla Schalke kendisini tamamen Şampiyonlar Ligi’ne odakladı.’’

Galatasaray’ın UEFA Şampiyonlar Ligi 2. Turunda karşılaşacağı Schalke 04, Bundesliga’nın en köklü ekiplerinden bir tanesi. Her ne kadar son Bundesliga Şampiyonluğunu 1958 yılında kazansa da, Schalke 04 taraftarı ve camiası ile Almanya’nın önde gelen sivil toplum örgütlerinden biri. Ancak aynı Schalke, Galatasaray ile oynayacağı maçların arifesinde tarihinin en zorlu dönemlerinden birini yaşıyor. Oynadığı son 12 resmi maçından sadece birini kazanan Gökmavililer, adeta yol ayrımına geldi. Galatasaray maçlarında alınacak olası kötü sonuçlar kulübün geleceğini ciddi anlamda etkileyecek kararları beraberinde getirebilir. Geçen sezonun son bölümündeki ciddi çıkışın ve bu sezona müthiş başlangıcın baş mimari olan Huub Stevens ile ani bir kararla yollarını ayıran Schalke, ardından gelen Jens Keller hamlesiyle umduğunu bulamadı.

YÖNETİM SIKINTIYA DÜŞTÜ

Bu dönemde taraftarın hedef okları ise yönetim kanadına dönmüş durumda. Zamanında Felix Magath tarafından sportif direktörlüğe getirilen ve Magath’ın gidişiyle genel müdürlüğe kadar yükselen Horst Heldt’in kararları her geçen gün biraz daha tartışılmaya başlandı. Schalke’deki kötü gidişat devam ederse sadece Keller’in değil, Heldt’in de uzun vadeli sıkıntılar yaşayacağı tahmin ediliyor. Hem yönetim, hem teknik kadro hem de takım bu zorlu dönemin Galatasaray maçlarında alınacak zaferler ile bitebileceğine inanıyor, dolayısıyla Schalke camiası kendisini tamamen Galatasaray’a odakladı.

TERİM DAHA AVANTAJLI

İmparator’un öz geçmişi başarılarla dolu. Koltuğu sallanan Jens Keller’in ise alınan sonuçlardan sonra kredisi oldukça düştü…

Galatasaray – Schalke eşleşmesinde ana faktörlerinden bir tanesi teknik direktörler olacak. Bir tarafta uluslararası tecrübesiyle ve öz geçmişi başarılarla dolu Fatih Terim, diğer tarafta profesyonel anlamda henüz tecrübesiz sayılan Jens Keller. Oldukça deneyimli bir futbolculuk kariyerine sahip olan Keller’in, üst düzeydeki teknik direktörlük serüveni şimdiye kadar başarısız bir gidişat aldı. 2010 yılında kısa bir süreliğine Stuttgart’ın A Takımını devralan Keller, başarısız sonuçlar sonucunda henüz iki ay sonra görevinden alındı ve Stuttgart’ın oyuncu izleme komitesinin bir parçası olarak hayatına devam etti.

TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR

Stuttgart’tan tanıdığı Horst Heldt’in çağrısına uyup, Schalke’ye giden Keller, burada U17 takımının başına geçti ve başarılı bir görüntü çizdi. Huub Stevens ile yollar ayrıldığında, kamuoyu büyük bir isim beklerken, yönetimin Keller’i sunması tepkilere yol açtı ve Keller’in yeni görevine kredisi düşük başlamasına sebep oldu. Aralık ayından beri takımın başında olan Keller henüz bir galibiyet alabildi. Devamlı teknik direktör değişikliği sorularına muhatap olan Schalke Sportif Direktörü Horst Heldt ise “Hocamızın arkasındayız” diyerek aslında tehlike çanlarının çaldığını da dile getirmiş oluyor.

SCHALKE’NİN SOLU TEHLİKELİ

Alman ekibinin en etkili bölgesi sol tarafı. Sol bekte görev yapan Avustruyalı Christian Fuchs, ileri çıkışları ve sert şutları ile sonuca katkı yapabilen bir oyuncu. Serbest vuruşlarında da jeneriklik gollere imza atabilen Fuchs’un önünde yeni transfer Michel Bastos’un erken uyum sağlaması dikkat çekiyor. Lyon’dan kiralanan Brezilyalı oyuncu Schalke’nin zor döneminde sorumluluk üstlendi ve takımını taşıyan parça olarak dikkat çekti. Dört maçta üç gol atan Bastos’un etkili şutları ve dripling özelliği dikkat çekici.

DEFANSTA SIKINTI VAR

Galatasaray’ın en büyük avantajı, Schalke’nin defansındaki sıkıntıları olacak. Takımın en önemli defans oyuncusu Kyriakos Papadopoulos’un haftalardır forma giyememesi ve son olarak sağ bek Atsudo Uchida’nın da sakatlanması, zaten sorunlar yasayan Schalke defansını iyice çökertti. Didier Drogba ve Wesley Sneijder destekli G.Saray, özellikle tempolu rakiplere karşı sıkıntılar yaşayan Schalke defansının sıkıntılarından faydalanabilirse, yolu yarılamış olur.

DRAXLER’A DİKKAT

Julian Draxler, Schalke’de forma giydiği ilk dönemlerde yaşı tutmadığı için Eğitim Bakanlığından izin alınarak akşam maçlarında oynatılıyordu. Bu izin sayesinde henüz 17 yaşındayken Şampiyonlar Ligi’nde forma giyen Draxler, şimdilerde biraz daha tecrübelendi ve takımın önemli bir parçası haline geldi. Özellikle Holtby’nin gidişinin ardından orta sahada büyük sorumluluk üstlenen Draxler tekniği ve oyun zekası ile daha şimdiden çok tehlikeli bir oyuncu. Draxler, G.Saray’ın dikkat etmesi gereken oyuncuların başında geliyor.

HOLTBY’NİN GİDİŞİ ORTA ALANI ETKİLEDİ

Schalke’nin tek önemli eksiği Huntelaar değil. Hollandalı yıldızın sahalara dönmesi an meselesiyken, Lewis Holtby’nin satılması ciddi bir sorunu beraberinde getirdi. Son yıllarda Almanya’nın sunduğu en büyük yeteneklerden biri olan Holtby, daha önce Tottenham ile sezon sonu için anlaşırken, hem İngiliz kulübünün hem de oyuncunun baskısıyla cüzi bir bonservis bedeli karşılığında hemen İngiltere’ye satıldı ve Schalke orta sahasında ciddi bir boşluk meydana geldi.

Takımın oyununa yön veren, tempoyu arttırıp yükseltebilen ve etkili pasları ve şutları ile tehlike yaratabilen Holtby’nin yerini dolduracak çok fazla isim yok. Dinamo Kiev’den kiralanan Raffael alternatif bir isim gibi gözükse de, o bölgede Schalke’nin en genç oyuncusuna güveneceği aşikar..

HÜCUM HATTI İYİCE KÖRELDİ

Schalke’yi tehlikeli yapan en büyük unsurlarından birisi, en azından TT Arena’daki mücadelede büyük oranda sahada olmayacak. Geçen yılın Bundesliga gol kralı Klaas-Jan Huntelaar, gözündeki rahatsızlık nedeniyle yaklaşık iki haftadır forma giyemiyor. Ancak futboldaki eksikliğinden öte asıl Huntelaar’ın kör olma tehlikesi ile karşı karşıya gelmesi hem Hollandalı yıldızı hem de futbolseverleri korkuttu. Son günlerde düzelme gözlense de, Huntelaar’ın G.Saray maçında oynaması oldukça zor gözüküyor ve sorun burada başlıyor.

EDU BİLE OYNAYABİLİR

Huntelaar’ın yokluğunda forvette görev alan Ciprian Marica’nin da sakat olması teknik direktör Jens Keller’i ciddi bir sorun ile karşı karşıya bıraktı. Keller adına o bölgede iki alternatif kaldı: Birisi bu sezon az forma giyen Teemu Pukki, diğer tarafta bir dönem Beşiktaş’ta forma giyen ve aslında gönderilmesi gündemde olan Edu.

SCHALKE SALI GÜNÜ GELİYOR

Ligde kötü günler geçiren Schalke çarşamba günkü G.Saray maçı için salıdan İstanbul’a geliyor. Öğlen saatlerinde İstanbul’a gelecek olan Alman ekibi mücadelenin oynanacağı TT Arena’da antrenman yapacak.

Fatih DEMİRELİ/AMK