Kudüs'te şehit edilen Hasan Saklanan'ın ailesi oğlunun cesedini istiyor
Kudüs'te öldürülen Hasan Saklanan için Urfa'da taziye kuruldu: Ailesi cenazesinin getirilmesini istiyor
Kudüs'te İsrail polisi tarafından öldürülen din adamı Hasan Saklanan için Urfa’daki evinde taziye kuruldu. Ailesi Saklanan’ın cenazesinin Urfa’ya getirilmesi için yetkililere çağrıda bulundu.
Hasan Saklanan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kudüs kafilesi içerisinde yer alan Hasan Saklanan, İsrail polisine bıçakla saldırmış ve polis tarafından açılan ateş sonucu öldürülmüştü.
Hasan Saklanan’ın cenazesi henüz getirilmese de evinde taziyesi kuruldu. Evine Türk ve Filistin bayrakları asıldı.
1990 yılında Urfa Eyyübiye’de varlıklı Arap asıllı bir ailede dünyaya gelen Hasan Saklanan, ikisi kız ikisi erkek 4 çocuk babasıydı.
Saklanan, 2021 yılından bu yana resmi olarak Urfa’nın Kepez Mahallesi Camisi'nde din adamı olarak görev yapıyordu.
Ölüm haberi gelinceye kadar ailesi onun Kudüs'e gittiğinden haberi yoktu. Hasan Saklanan, ailesine arkadaşları ile birkaç günlüğüne Diyarbakır’a gideceğini söylemişti.
Rûdaw’a konuşan Hasan Saklanan'ın annesi Ferha Saklanan oğlunu son gördüğü güne ilişkin şunları söyledi:
"Bana gülümseyerek ‘ Anne, müftülük bizi çağırıyor, Diyarbakır’a gideceğiz’ dedi. Arkadan bana sarılarak kulağıma, ‘Annem yüksek sesle bana hakkını helal ettiğini söyle ve dua etki bu kulaklarım duysun’. Ben de ‘Helal olsun. Sen arkadaşların sağ salim gidin, sağ salim dönün’ dedim.”
"Bana oğlumun cenazesini getirin"
Anne Ferha Saklanan cumhurbaşkanına seslenerek “Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yalvarıyorum. Bana oğlumun cenazesini getirin ki onun mezarına gidebileyim” çağrısında bulundu.
"Biz şehidimizi istiyoruz"
Hasan Saklanan'ın kız kardeşi Sara Saklanana şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum. Biz şehidimizi istiyoruz. Kardeşim şehit oldu, şükürler olsun. Çok mutluyuz. Sadece cenazesini bize getirmenizi istiyoruz."
Hasan Saklanan’ın eşi Fatma saklanan ise "Sürekli ağlıyordu, yemiyordu, içmiyordu. 'Ben gideceğim, toprağım orada' diyordu. 'Orada ölmek istiyorum' dedi. Ben de ellerine ayaklarına kapandım ‘Gitme’ diye yalvardım.'Gideceğim' dedi” şeklinde konuştu.
"İsrail-Filistin savaşı başladığından beri ne yemeğimden ne de içeceğimden tat alamıyorum"
Hasan Saklanan'ın kardeşi Ramazan Saklanan şunları söyledi:
"'İsrail-Filistin savaşı başladığından beri ne yemeğimden ne de içeceğimden tat alamıyorum' diyordu. Yaralı ve ölü çocukları gördüğünde hep ağlardı."
İnfak-Der Derneği Başkanı Mehmet Ali Parlak "Hasan kardeşimiz gerçekten insan olarak doğmuştur. Bir yerde zulüm olsa yerinde duramazdı.Allah şehadetini kabul ve makbul eylesin."
Hasan Saklanan'ın naaşının ne zaman Urfa’ya ulaşacağı belli değil.
Ancak edinilen bilgilere göre naaşın kısa sürede nakledilmesi için aile resmi makamlara başvuruda bulundu ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı nezdinde bu konuda büyük bir çaba sarf ediliyor.
