KAYNAK : Haber Vitrini
ERGÜL UYSAL
İZMİR- İzmir'de, Seval, Gizem ve Selin takma adlı 3 travesti basın toplantısı düzenleyerek kendilerine haksız suçlamalarda bulunulduğunu ve insanca muamele görmek istediklerini söyledi.
Alsancak Semti'nde son günlerde başlayan travesti tartışmaları giderek büyüyor. Semt sakinleri travestileri istemezken, eğlence mekanlarının burada olduğunu öne süren travestiler de gitmek istemiyor. Alsancak'ta oturan Seval, Gizem ve Selin takma adlı 3 travesti, kendilerine haksız suçlamalarda bulunulduğunu, insanca bir muamele görmediklerini iddia ederek basın toplantısı düzenledi.
Son bir hafta içinde İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün üzerlerine çok geldiğini, İzmir'i terk etmeye zorlandıklarını öne süren travestiler, şöyle konuştu:
"Bir kişinin yaptığı olayı herkese mal ediyorlar. Televizyonlarda çok çirkin görüntüler görüyoruz. Hakkımızda çok çirkin yazılar yazılıyor. Biz de birer aileden geliyoruz. Aile müessesine saygı duyuyoruz. Ancak, toplumdan dışlandığımız için kimse bize iş vermiyor. Yaşayabilmek, karnımızı doyurabilmek için fuhuş yapmak zorunda kalıyoruz. Aslında biz de insanca yaşamak istiyoruz. Türkiye Müslüman bir ülke. Bunu biliyoruz. Bunları aşmamız lazım. Bunu aşmamız için 50-60 yıl gerekli. Ama biz bunu göremeyeceğiz. Bu saatten sonra namuslu bir iş yapmamız mümkün değil. Travestilerin en az yüzde 90'ı fuhuş yapıyor. Bizim yaptığımız fuhuşu kamera ile tespit edenler, iddia edilen suçları işlediğimizi de kamera ile ispat edebilirler. Müşteri, verdiği parayı çok bulduğu için gasp edildiğini iddia ediyor. Bizler açıkça yaptığımızı söylüyoruz. Bizim bulunduğumuz mekanlara jartiyer ile gelen, verdiği parayı çok bularak travestileri hırsızlık yapmakla suçlayanlar var."
Travestiler, hırsızlık ve gasp yaptıkları yönündeki iddialar üzerine de, "Yapılan bir şey yok. Sadece duyulan şeyler var. Bizler zaten hergün karakola giden insanlarız. Ailelerimiz var ama, bizim arkamızda kimse yok. Bunu bildikleri için kolayca suçlanabiliyoruz" dediler.
"EMNİYET MÜDÜRÜ GİTMEMİZİ İSTİYOR"
İzmir Emniyet Müdürü Halil Tataş'ın da kendileriyle görüştüğünü öne süren travestiler, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Alsancak Karakolu'na gittik. Emniyet Müdürü bize 'Sokağa çıkmayın. Gerekirse barları da kaldırırız. Gerekirse taşırız. Aileler geliyor. Böyle olmaz' diyor. Bizim ailemiz İzmir'de, malımız, evimiz İzmir'de. Niye gidelim ki. Travesti şunu yaptı, bunu yaptı deyinceye kadar, bunu yaptırmasınlar. Güzel bir ortam sağlasınlar. Otostopa çıkan kimse olmasın. İzmir'de sadece travesti kulüp olarak çalışan 2-3 kulüp yada bar olsun. Şimdi travesti kulüp olarak adı geçenler, gerçekte değil. 10 travesti varsa, 20 tane de kadın var. Biz kendimize ait kulüpler istiyoruz."
Basın toplantısına katılan Seval isimli travesti, kendisini devletin eşcinsel yaptığını iddia etti. DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi'nin 3. sınıfından ayrıldığını ifade eden Seval, "Tercih edilen bizleriz, hor görülen de bizleriz. Böyle şey olur mu? Ben travesti değildim. Arkadaşlarım ile gittiğim Alsancak'taki bir gay kulüpten polis beni aldı ve fişledi. Önce okulumdan oldum. Mesleğim olmadığı ve fişlendiğim için kimse bana iş vermedi. Beni devlet eşcinsel yaptı. Geçim kaynağım olmadığı için, mecbur olduğum için bu yola yöneldim. Başlık parası temin etmek için travesti olanlar var. Çoluğu çocuğu için travesti olanlar var" şeklinde konuştu.
Seval, bıçaklandığını ama hastanede kimsenin kendisine bakmadığını, bu saatten sonra normal bir insan haline gelmelerinin mümkün olmadığını da ileri sürerek, "Bıçaklandım ve silikonum patladı. Hastaneye gittim kimse benimle ilgilenmedi. Biz AB'ye gireceksek, bu konuda da bir takım düzenlemelerin olması gerekiyor. Çünkü onlar bu sorunu çok önce çözdüler" dedi.
Travestilerden Gizem ise, "Kaçarken düştüm. Bacağıma 13 dikiş atıldı. Ben doğma büyüme Bulgaristanlı'yım. Keşke Türkiye'ye gelmeseydim. Ben hasta olduğum zaman, aç olduğum zaman kimse bana hasta mısın, aç mısın? demiyor" diye dert yandı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:45
