Medya
  • 2.3.2015 11:21

Baransu neden tutuklandı, işte cevabı

Balyoz davasında yargılanan bazı sanıklara ‘kumpas’ kurulduğu iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, gazeteci Mehmet Baransu Nöbetçi 5. Sulh Ceza Hakimliğindeki sorgusunun ardından, “devletin güvenliğine ilişkin gizli bilgileri temin etme” suçlamasıyla tutuklandı.

Genelkurmay Başkanlığı’nın, 27 Aralık 2013’de, “TSK’nın muvazzaf ve emekli personelinin yargılandığı davalarda TSK’yı hedef alacak şekilde suç delilleri üretildiği, davalarda görev yapan adli kolluk, savcı ve hakimlerin yargılamada savunmanın görüşlerini dikkate almadığı, suç delillerini manipüle etiği” gerekçesiyle yaptığı suç duyurusu üzerine Balyoz davasında kumpas iddialarına ilişkin başlatılan soruşturmada gazeteci Mehmet Baransu tutuklanarak Metris Cezaevine konuldu.

Balyoz soruşturmasının başlatılmasına neden olan ve 365 askerin sanık olarak hakim karşısına çıktığı Balyoz davasının delilleri arasında yer alan CD, DVD ve 5 bin sayfa belgeyi bir valiz içerisinde dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Turhan Çolakkadı’ya teslim eden gazeteci Mehmet Baransu, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek”,  “Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etmek”, “Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklamak”,  “Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tamamen yok etmek, tahrip etmek, üzerinde sahtecilik yapmak” suçundan tutuklama talebi ile İstanbul nöbetçi 5’inci Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi. Mahkeme Baransu’nun tutuklanmasına karar verdi.

EVİ ARANDI

Dün soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu savcısı Gökalp Kökçü’nün talebi üzerine nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı ile evi aranan Baransu, aynı günün akşam saatlerinde ise gözaltına alındı.

SAVCILIK, GENELKURMAY’A ‘EGEMEN HAREKAT PLANI’NI SORDU

Baransu’nun emniyetteki sorgusunun başlangıcında, soruşturma kapsamında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunun,  25 Kasım 2014’de Genelkurmay Başkanlığı’na yazı göndererek Mehmet Baransu tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edilen 19 adet kopya CD ve önceden teslim edilen 4 adet kopya DVD içerisinde devletin güvenliği ve askeri yararları açısından “Egemen Harekat Planı(1’inci Ordu Komutanlığı tarafından Yunanistan’a karşı Trakya bölgesinde düzenlenecek olan bir harekatta kullanılmak üzere hazırlanmış bir harekat planıdır)” ile ilgili çok gizli belgeleri içerip içermediği ve bu konuda adli ve idari bir soruşturmanın bulunup bulunmadığı konusunda bilgi talep ettiği belirtildi.

“ORJİNALLERİNİ YOK ETTİ” İDDİASI

Genelkurmay Başkanlığınca Genelkurmay Başkanı namına düzenlenen 5 Aralık 2014 tarihli gizli ibareli yazı da ise şüpheli Mehmet Baransu tarafından orjinallerinin yok edildiği, kopyalarının teslim edildiği 19 CD içeriğinde yapılan inceleme sonucunda 11 ve 17 numaralı CD’ler içerisinde yer alan “Balyoz, Suga, Oraj, Çarşaf vb.” isimlerle hazırlanmış olanların TSK’ya ait bilgi ve belgeler olmadığı belirtildi. CD’ler de yer alan açık ismi ‘Egemen Harekat Planı’ olan ‘Ertuğrul Harekat Planı’nın yenisinin ihdas edilmesi nedeniyle 18 Aralık 2008’de imha edildiği, imha edilen harekat planının ‘Çok gizli’ gizlilik derecesine haiz olduğunun tespit edildiği ifade edildi.  Söz konusu harekat planındaki bilgilerin devletin güvenliği veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken ve ifşası halinde devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askeri hareketlerini tehlikeye sokabilecek nitelikte olduğu vurgulandı.

EMNİYETTE 28 SORU SORULDU

Yapılan bu açıklamasının ardından Baransu’ya  Balyoz belgeleri ve “Karargah” isimli kitabına ilişkin soruşturma savcısı Gökalp Kökçu tarafından hazırlanan 28 soru soruldu. Emniyette 6 saat ifade veren Mehmet Baransu dün (2 Mart 2015)de sabah saatlerinde Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na getirildi. Emniyette 6 saat ifade veren Baransu’nun dosyasını inceleyen savcı Kökçü, ifade almaya gerek duymadan tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk etti.

“SES KAYDINI NEDEN TESLİM ETMEDİN?”

Saygun’un bu ifadeleri doğrultusunda Baransu’ya, “Bavul içinde 10 adet seminer ses kaydının da bulunduğu kasetleri teslim ettiğini belirtiyorsunuz. Ses kasetleri üzerinde 1/10’dan 10/10’a kadar numaralandırılmıştır. Ses kasetinin üzerinde sıralama gereğince 1/6 yazılı olması gereken ve içinde Ergin Saygun’un, Egemen Hareket Planı’na ilişkin devletin güvenliğini ve askeri yaraları için ‘Çok Gizli’ bilgileri barındıran ses kaydını niçin savcılığa teslim etmediniz?” diye soruldu.
Kasetlere herhangi bir surette müdahale etmediğini öne süren Baransu, “Egemen planı adı altında hükümeti yıkmaya yönelik eylemler yapıldığı tespit edildi. Saygun’un ses kayıtlarına bakıldığında hükümeti düşürmeye yönelik bir hareket olduğu planlama yapıldığı görülecektir” dedi.

“BALYOZ, SUGA, ÇARŞAF İSİMLERİYLE HAZIRLANAN BELGELER TSK’YA AİT DEĞİLDİR”

Genelkurmay’ın, savcılığın ‘Soruşturma kapsamında Mehmet Baransu tarafından savcılığa teslim edilen belgeler arasında gizli belge olup olmadığı’ şeklindeki sorusuna verdiği yanıtta Baransu’ya sorulan sorular arasında yer aldı.
Genelkurmay’dan “Belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda Balyoz, Suga, Çarşaf vb. isimlerle hazırlanmış olanlar TSK’ya ait belgeler değildir” ifadeleri sorgu tutanağına yansıdı.

“DEVLETİN SAVAŞ HAZIRLIKLARINI, TEHLİKEYE SOKABİLECEK NİTELİKTE”

Genelkurmay’ın savcılığın sorusuna verdiği yanıtta ayrıca şu çarpıcı ifadeler yer aldı: “CD’lerde yer alan açık ismi Egemen Harekat Planı olan Ertuğrul Harekat Planının yenisinin meydana getirilmesi nedeniyle 18 Aralık 2008 tarihinde imha edildiği, imha edilen bu harekat planının ‘Çok Gizli’ gizlilik derecesinde olduğunun tespit edilmiş ve harekat planındaki bilgilerin devletin güvenliği, iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken ve ifşası halinde devletin savaş hazırlıklarını, askeri hareketlerini tehlikeye sokabilecek nitelikte olduğu değerlendirilmiştir.”
Genelkurmay’dan gönderilen cevabi yazıda, belgeler arasında 118 adet ‘çok gizli’ belge olduğu da vurgulandı.

"BELGELERİ KİMDEN, NE ZAMAN, NEREDE ALDIN?"

Emniyet sorgusunda Baransu’ya Balyoz haberlerine konu olan belgeleri kimin verdiği de soruldu. Taraf Gazetesi’ne giderken yolda gördüğü bir kişinin, kendisine bir haber için görüşmek istediğini söylemesi üzerine görüştüğünü ve belgeleri verdiğini öne süren Baransu, bu kişinin kendisini emekli asker olarak tanıttığını söyledi.

Belgelerin orijinalini imha etmediklerini belirten Baransu, söz konusu belgeleri o dönem İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Turan Çolakkadı’ya teslim ettiğini belirtti.

“UZUN ZAMAN OLDU HATIRLAMIYORUM”

Emniyet sorusunda ‘Bunları kim ya da kimlerden hangi tarihte teslim aldınız?’ sorusunu yöneltilen Baransu bu soruya, ‘Bu belgeleri bir kişiden aldım, uzun zaman oldu tam tarihini hatırlamıyorum’ diye yanıt verdi. Baransu bu kişiyle Taraf Gazetesi’ne yakın bir yerde görüştüğünü söyledi. Sorguda ‘Çok gizli belgeleri gazetede kimlerle incelediniz?’ sorusu da yöneltildi. Baransu, belgeleri Ahmet Altan, Yasemin Çongar, Yıldıray Oğur, Kurtuluş Tayiz ile birlikte incelediklerini belirtti.

“SAHTE VERİLERİ SİZ Mİ ÜRETTİNİZ?”

Baransu, devletin askeri hareketini tehlikeye sokacak belgelerin yayınlanmadığını da belirtti. Balyoz davası kapsamında hazırlanan son bilirkişi raporunda dijital verilerin sahte olduğu yönünde rapor verildiği hatırlatılarak, “Bu sahte dijital verileri siz mi ürettiniz?” diye soruldu. Mehmet Baransu, “Hayır. İddia edildiği gibi ‘sahte dijital verileri’ ben ürettiysem orijinal hallerini neden savcılığa vereyim” diye yanıt verdi.

“O BELGELERDE SAVAŞ PLANLARI VARDI”

Polislerin “Hangi gizli ya da çok gizli belgelerin çıktısını aldınız? Bu işlemi kimlerle birlikte yaptınız?” sorusuna Baransu, “Biz Türkiye Cumhuriyeti askeri hareketlerini tehlikeye sokabilecek hiçbir belgenin çıktısını almadık, haber yapmadık. Bavul içerisinde bana teslim edilen belgeler arasında buna benzer belgeler, savaş planları vardı. Belgeleri teslim ettiğimiz tarih olan Ocak 2010’dan beri herhangi bir belgenin kamuoyuna yansımaması bu işi ne kadar ciddi ve duyarlı yaptığımızın kanıtıdır” dedi.

BELGELERİ VALİZ İLE TESLİM ETMİŞTİ

Bir bavul içerisinde Taraf Gazetesi’ne götürülen, 20 Ocak 2010’da haber olarak yayınlanan, içinde 2003’de planlandığı öne sürülen “Balyoz Güvenlik Harekat Planı’na ilişkin bilgilerin de yer aldığı CD, DVD ve 5 bin sayfalık belgenin Mehmet Baransu tarafından yine valiz içerisinde dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Turan Çolakkadı’ya teslim edilmesinin ardından Balyoz soruşturması başlatılmıştı. Başlatılan soruşturma kapsamında aralarında 1’inci ordu eski Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, Deniz Kuvvetleri eski Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve Hava Kuvvetleri eski Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına’nın arasında bulunduğu 365 kişi hakkında “Hükümeti ortadan kaldırmaya eksik teşebbüs etmek” dava açılmıştı. Kapatılan İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde 21 ay devam eden yargılama sonunda 365 kişi çeşitli cezalar aldı.

325 ASKER CEZA ALMIŞTI

21 Eylül 2012'de, emekli Orgeneraller Çetin Doğan,  İbrahim Fırtına ile emekli Oramiral Özden Örnek'in de arasında bulunduğu 325 asker 6 yıl ile 20 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırılmıştı.  Yargıtay emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın da arasında bulunduğu bazı sanıklar yönünden verilen mahkumiyet kararını onarken bazı sanıklar yönünden ise bozmuştu.  Hüküm giyen 206 askerin yeniden yargılanma talebi yargılamanın yapıldığı kapatılan İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesince reddedilince, bu kez Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapılmıştı. Başvuruyu değerlendiren Anayasa Mahkemesi'nin "Yeniden yargılansınlar" kararının ardından ise İstanbul Anadolu 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi de yeniden yargılama yapılması yönünde karar vermişti. Balyoz davasında  Çetin Doğan’ın da arasında bulunduğu bazı sanıklar yönünden yeniden yargılama, bazı sanıklar yönünden ise Yargıtay’ın bozma kararına ilişkin yargılama İstanbul Anadolu 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.
 

 

Güncellenme Tarihi : 18.3.2016 21:50

İLGİLİ HABERLER