Dünya
  • 4.12.2019 19:43

Yapay Zeka Ressam Robot Ai-Da

Türk sanat çevreleri Ai-Da’dan pek bahsetmiyor olabilir, ama yakında mutlaka sanat ve teknolojiyle ilgili herkes onu tanıyor ve eserlerini biliyor olacak. Çünkü Reuters’in verdiği habere göre, ilk sergisinde alabildiğine özgün resimleriyle dikkatleri toplayan bu esmer tenli, uzun saçlı ve oldukça alımlı sanatçı, aslında bir robot!

Sergide her şey tam olması gerektiği gibi. Ziyaretçiler sergilenen eserlerin arasında ellerinde birer içecekle dolaşırken, eserlerin sahibi de üzerinde en şık kıyafeti ve gülen yüzü ile resimlerini incelemeye gelenleri ağırlıyor. Kendisi bir insan değil, robot.

Gördüğü insanların ve objelerin resimlerini müthiş bir ustalıkla çizebilen ve ilk ultra gerçekçi robot olarak adlandırılan Ai-Da’nın tüm tasarımı ve algoritmaları İngiltere’nin genelde ilklere imzasını atmasıyla tanınan Oxford Üniversitesi tarafından yapılmış. Ai-Da’nın adı ise matematikçi Ad Lovelace’tan ilham alarak konulmuş. Ancak bu sanatçıyı bu kadar özel kılan şey, yapmak istediği resimleri kendisinin tasarlaması ve tamamen kendi verdiği kararlar ışığında çizimler yapması.

Yani hafızasına yüklenmiş belli sayıda tasarım yok; ressamın önceden belleğine yüklenen resimleri kağıda veya tuvale dökmesi gibi bir durum söz konusu değil. Tuvalin önüne her geçtiğinde, o ana değin gördüklerinden bir analiz yaparak ortaya çıkan sonucu “yorumluyor”. Ai-Da sadece gerçekçi profil resimlerini çizmekle kalmıyor, sürrealist bir biçimde kendi iç dünyasını dışa vuran resimler de yapıyor.

Bu yıl İngiltere’nin Oxford kentinde “Unsecured Futures” (Garantisi Olmayan Gelecekler) adlı ilk sergisini açan Ai-Da, 20 resmi, 4 heykeli ve 2 video çalışması ise sanat eleştirmenleri ve meraklıları ile buluştu. Belki de 2019 yılının en ilginç sanat olayı olan bu sergide, tüm eserlerin usta ressamlarla birebir kıyaslanacak denli ustaca olmasının yanı sıra, sergi sırasında katılımcılarla gerçekleştirdiği ikili diyaloglar da büyük ilgi topladı.

Resimleri sergi sonrasında satışa da sunulan Ai-Da’nın eserlerinden birine sahip olmak ise, araya Hopi veya Zubizu da koysanız, indirimkodu.com da kullansanız, hiç kolay değil. Sergide satışı gerçekleşen tablo fiyatlarının 1 milyon Pound (yaklaşık 7 milyon Türk Lirası) seviyelerinde olduğu gözlemlendi. Bu da hem robot sanatçının eserlerinin topladığı beğeni ve takdirin; hem de sanatın ve koleksiyonculuğun 2019 yılında geldiği noktanın çok ciddi bir göstergesi oldu.

1970’lerde oda kadar bilgisayarların 1980’lerde masa üstüne sığabilmesi ve 1990’larda çantaya girebilmesinin ardından 2000’lerde ekranlardan dışarı fırlayan 3 boyutlu zekânın artık 2019’da bizimle karşılıklı oturup çay içebiliyor olmasına şaşırmamak lazım. Yapay zekânın adeta bir insan gibi çevresindeki görüntüleri yorumlayıp, sonra da bu yorumlardan hiperrealist resimler yapması ister istemez “Yapay zekâ insanlığın yerini alacak mı?” sorusunu bir kez daha gündeme taşıyor olabilir. Yaratıcılığın, özellikle de sanatsal ürünlerin yalnızca insanlığa özgü bir yetenek olduğunu ve robotların sadece kodlarla sınırlı teknik işlerde faydalı olabileceğini söyleyenler, Ai-Da’nın eserleri karşısında bu yargılarını bir kez daha değerlendirmek durumunda kalıyor.

Son dönemde farklı alanlarda faaliyet göstermeye başlayan Ai-Da gibi pek çok yapay zekâ ürünü, yaptıkları işleri kimi zaman insanlardan daha iyi; kimi zamansa insanlarla aynı seviyede yapıyor olsalar da şimdilik istihdamda insanoğlunun tercih edilmesinin önemli bir nedeni var: Maliyet.

Adı geçen yapay zekâ ürünleri alanının öncüleri ve milyonlarca liralık yatırımlar sonucunda ortaya çıkmış prototipler. Ai-Da gibi resim yapabilen bir tane robot daha yapmaya kalkmanız durumunda, en az bir o kadar daha maliyetin altına girmeniz gerekebilir. Bu nedenle bir sanat galericisi için “insan bir sanatçı” (evet artık böyle terimler de sanat jargonuna girmeye başlıyor) her zaman daha az maliyetli durumda.

Tabii bu durumun en fazla 10 yıl daha böyle sürebileceğini de eklemek gerek. Unutmayalım ki, 19. asrın başlarında ilk otomobiller yapılırken de oldukça büyük maliyetlerle ve türünün tek örnekleri olarak yapılmıştı. O dönemi yaşayanlar, otomobillerin çok pahalı olduğunu ve sırf bu nedenle asla binek hayvanların yerini alamayacağını söylüyordu. Bunu izleyen yüzyıl içerisinde binek hayvanları artık sadece küçük çiftliklerde hobi ve spor için kullanılırken, sokaklarda arabalarımızı park edecek yer kalmadı. Bir sonraki nesil ise bir at ya da eşeğin ulaşım aracı olarak kullanıldığını asla görmeyecek gibi duruyorsa, Ai-Da ve arkadaşları da sanat piyasasının en gözde ressamları arasında rahatlıkla yerlerini alabilir.

 

Güncellenme Tarihi : 4.12.2019 19:47

İLGİLİ HABERLER