1997 yılında yürürlüğe giren uygulamaya göre hız ihlali ve alkollü araç kullananların önce ehliyetlerine belirli bir süre el konuyor. Süre bitiminde suçlu sürücülerden bulundukları yerdeki psikoteknik değerlendirme merkezlerine gitmeleri isteniyor. Söz konusu merkezler onay verirse, sürücüler ehliyetlerini geri alabiliyor.
Ancak bugüne kadar ehliyetlerine el konan 150 bin sürücüden sadece 13 bini psikoteknik değerlendirme merkezlerine müracaat etti. Müracaatta bulunmayan sürücüler ya ehliyetsiz araç kullanıyor ya da yasadışı yollardan ehliyet temin ediyor.
Türkiye’de yaklaşık 15 milyon kişinin sürücü belgesi bulunuyor. Trafikte seyreden araç sayısı ise 9 milyon civarında.
Uzmanların verdiği bilgiye göre, sürücü belgelerine el konulan ve muayeneye gitmeyenler şu yöntemleri kullanarak trafikte seyretmeye devam ediyor: Ehliyetsiz araç kullanmanın cezası ödeniyor. ‘Ehliyetimi kaybettim’ denip yedek ehliyet çıkartılıyor. B tipi ehliyete sahipse E tipi ehliyet çıkartılıyor. Kural ihlal ettiğinde ceza, rüşvet vererek akrabanın ehliyetine yazdırılıyor. Ehliyetinin fotokopisi ile geziyor, sorulduğunda ‘evde unuttum’ denip para ödeniyor. Başkasının yıpranmış ehliyeti taşınıyor. Kıbrıs, Bulgaristan gibi yerlerden ehliyet temin ediliyor.
Uzmanlara göre kazalar fiziki şartlar, insan faktörü ve araçlar olmak üzere üç ana sebepten kaynaklanıyor. Avrupa ülkelerinde insan faktöründen kaynaklanan kazaların oranı yüzde 70’lere kadar inmiş durumda. Türkiye’de ise kazalarda insan faktörü yüzde 98 oranında rol oynuyor. Avrupa’da geçen yüzyılın başından beri uygulanan psikoteknik değerlendirme testlerinin önemine dikkat çeken uzmanlar, kural ihlal eden insanların psikiyatrik muayeneye tabi tutulması gerektiğini vurguluyor.
‘Psikoteknik Değerlendirme Merkezleri’nin koordinasyonu ve bilimsel yapılanması üzerine çalışmalar yürüten Bakırköy Psikiyatri Tedavi ve Araştırma Merkezi (BAPAM) psikiyatri uzmanı Dr. Ayhan Akcan, şu bilgileri verdi: “Türkiye’de faaliyette bulunan toplam 30 psikoteknik değerlendirme ve psikiyatrik muayene merkezi var. Bu rakam Almanya ve Avusturya’daki merkezlerin sekizde biri, Belçika ve İsviçre’deki merkezlerin yarısı kadar. Bu merkezler daha çok alkollü araç kullanan, hız ihlali yapan ve bir yılda 100 ceza puanını aşan suçlu sürücülere yönelik bilirkişilik yapıyor. Denetimlerini Sağlık Bakanlığı gerçekleştiriyor.”
Akcan, Avrupa ülkelerinde kırmızı ışıkta geçen sürücülerin bile psikoteknik değerlendirme testlerine tabi tutulduğunun altını çizdi. Avrupa ülkelerinde yaklaşık 1000 mark ödenerek verilen bu hizmetin Türkiye’de 140 milyon lira olduğunu anlatan Akcan, “Türkiye’de ehliyetlerine el konulan vatandaşların bu değerlendirmeye girmemesinin bir nedeni de ekonomik kriz olabilir. Ancak ücretler Avrupa ülkelerine nazaran bizde son derece düşük.” dedi.
Dr. Akcan, Meclis İçişleri Komisyonu’ndan geçen Trafik Yasa Tasarısı’nın psikoteknik değerlendirme merkezlerini by–pass ettiği görüşünde. İki yıl içinde alkollü ve hızdan dolayı sürücü belgelerine el konan yaklaşık 2 bin kişinin psikiyatrik muayenesini yapan Dr. Akcan, Batı ülkelerine nazaran zaten az olan bu merkezlerin yeni yasa ile fonksiyonlarını iyice yitireceğini savundu. Tasarının çözüm üretmek yerine, en ağır ihlal olan ‘ehliyetsiz araç kullanımını’ artıracağını kaydeden Akcan, ‘rüşvet’ veya ’makbuzsuz ceza’ olaylarında artış olacağını belirtti. Akcan, trafik sorununun sadece ceza veya yasayla çözülemeyeceğini vurgulayarak, konuya teknik ve bilimsel yaklaşılmasını istedi. Söz konusu tasarının tamamen hukuksal bakışı içerdiğine dikkat çeken Akcan şöyle konuştu: “Alkollü araç kullanan kişinin yaptığı tamamen bir davranış, sağlık ve tutum meselesidir. Maalesef bu düzenlemede ne doktor raporu ne davranış psikolojisi ne de teknik yaklaşım söz konusu değildir. Şahsın alkol alma derecesi ve bağımlı olup olmadığı tedavisinin mümkün olup olmadığı, rehabilitasyonu, tekrarlama derecesi, alkolden kaynaklanan beyin melekelerinde yıkım olup olmadığı by–pass edilmiştir. Olaya sadece para verecek şahıs gözüyle bakılmıştır.”
Akcan, alkollü araç kullanırken yakalanan her sürücünün ilk kez de olsa psikoteknik değerlendirme ve psikiyatrik muayeneye tabi tutulmasını önerdi.
Trafik psikoloğu İdil Işık, sürücülerin psikiyatrik muayeneden kaçması sorununun, ortak bir veri tabanı oluşturulması ile çözümlenebileceği görüşünde. Ekonomik krizle birlikte trafik denetlemelerinin azaldığına dikkat çeken Işık, “Trafik polisi vatandaşların ehliyetlerini ortak bir veri havuzundan sorgulayabilirse sorun çüzümlenebilir. Yoksa bugün ehliyetler birçok veri havuzunda kayıtlı. Ortak veri tabanı oluşturulmadığı müddetçe bu sorun çözümlenemez.” şeklinde konuştu.
(Zaman)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:05