ABD, IRAK HABERLERİNDE TÜRK MEDYASINI SORUMSUZ BULUYOR
WASHINGTON - AEI'daki toplantıda konuşan ABD Kara Kuvvetleri Halkla İlişkiler Sorumlusu Tuğgeneral Vincent Brooks, Felluce'de bir camide meydana gelen olayın uluslararası medyaya yansıtılması sırasında, aslında camilere saygı gösterilmediği gibi yanlış bir imajın yaratıldığını belirterek, bölgedeki 250 caminin korumaya alındığını da anlatmanın medyanın görevi olduğunu söyledi. Brooks, bilinçli bir dezenformasyon kampanyası varken, internette kafa kesme görüntüleri yayınlanırken, ABD'nin sessiz kalamayacağını, bunlarla başa çıkacak diplomatik, istihbarat, ekonomik ve askeri güce sahip olduğunu kaydetti. Vincent Brooks, sonuçta tek bir gerçek olduğunu ancak bunun farklı şekillerde algılanabileceğini belirtirken, "kendimize güvenmeli, insanlara başarılı olacağımızı göstermeli, başarısızlık, belirsizlik korkusu sergilememeliyiz. Gerçekler, yalanlardan çok daha güçlü ancak yeterli değil. Aleyhinize çalışanlar var. Güven sergilerseniz, gerçekler kazanır" dedi. ABD'nin de tarihinde bazı hatalar yaptığını, ancak hatalarından ders alarak bugüne ulaştığını belirten Brooks, bir siyah Amerikalı olarak kendisinin bugün geldiği noktayı örnek gösterdi. Arap medyasını her gün takip ettiğini söyleyen Brooks, Kanada'ya iltica başvurusunda bulunan Amerikalı asker örneğinde olduğu gibi, sanki bütün Amerikan askerleri aynı şekilde düşünüyormuş gibi genellemeler yapılmasının yanlış olduğunu söyledi. Atlantic Monthly dergisinin yazarı Robert Kaplan ise, enformasyon çağında Amerikan ordusuna tehdit oluşturan unsurlardan biri olarak medyayı saydı. Kaplan, medyanın, bilgiyi her yere yaydığı için çok etkili bir araç olduğunu belirterek, "örneğin Nisan ayında Felluce'de isyancıları köşeye sıkıştırmak için herşey uygundu. Medyanın yayınları ise çok olumsuz etki yarattı ve bunun üzerine ateşkes ilan edildi" dedi. Pentagon'un enformasyon savaşında hiçbir planı olmadığını gördüğünü ve yönetimin bu durumla başa çıkmak zorunda olduğunu söyleyen Kaplan, merkezi bir sözcü ve merkezden verilen mesaj olmamasını da eleştirdi. Uluslararası medya ve Arap medyasının, sadece sivil kayıplara konsantre olduğunu da ileri süren Kaplan, medya ne zaman bir konuyu takip etmeyi bıraksa o bölgenin Irak'ta başarı kazandığını savundu. Washington'daki Türk gazeteciler de geçen hafta, bugüne kadar ilk kez Irak konusunda brifing için ABD Dışişleri Bakanlığı'na çağrılmıştı. Amerikalı yetkililer bu brifingde, Irak'taki olaylarla ilgili olarak Türk medyasının yaptığı yayınların "sorumsuz" olduğunu ileri sürmüştü.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:25