Dünya
  • 26.2.2003 11:40

ABD, IRAK'TA NE KADAR KALACAK?

Irak lideri Saddam Hüseyin rejiminin bölge istikrarı ve barış açısından tehdit oluşturduğunu düşünen ve Irak'a yönelik askeri harekata hazırlanan ABD'nin olası savaş sonrası bölgeye getirmek istediği yenilikler, Washington yönetimine destek verip vermeme konusunda kararsız ülkeler için cevap aranan soruların başında bulunuyor. Irak petrolünün peşinde olduğunu iddia edenleri, ''Amaç, kitle imha silahlarıyla büyük bir tehdit oluşturan Irak'ı dizginlemek'' diyerek ikna etmeye çalışan Washington yönetimini, Saddam sonrası senaryolarında meşgul eden temel düşünceyi, Irak halkının ve bölgedeki grupların kabul edebileceği yeni ve istikrarlı bir hükümetin nasıl kurulacağı oluşturuyor. CNN televizyonunun internet sitesinde yapılan ankete katılan yaklaşık 46 bin kişinin yüzde 43'ü, ABD'nin Irak'ta 5 yıldan fazla kalacağı yönünde fikir belirtirken, yüzde 21'lik kesim, ABD'nin bölgeyi 2 yıldan az bir süre içinde terk edeceğini düşünüyor. Amerikan askerleri ile müttefiklerinin 1995'ten bu yana Bosna'da, 1999'dan bu yana Kosova'da ve 2001'den bu yana Afganistan'da bulunması, Irak'ta kontrolün nasıl sağlanacağına ve Bağdat yönetiminin gelecekte hangi şartlar altında şekilleneceğine dair işaret veriyor. ABD askerlerinin bölgede ne kadar kalacağı sorusunun, Washington yönetiminin Irak'ta ne yapacağına karar vermesine, ABD'nin, Irak halkı ve Batı ülkeleri tarafından kabul edilebilir bir hükümeti kurma süresine bağlı olarak cevap bulacağı belirtiliyor. ''Cevabın açık olduğunu'' söyleyen ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Yardımcısı Stephen Hadley, ''bölgede gerektiği kadar kalacaklarını ve bunun bir gün bile uzamayacağını'' belirtti. Demokrat Senatör Joseph Biden ise, bunun cevapsız bir soru olduğunu ve askerlerin ne kadar kalacağının, Bush yönetiminde de bölünmelere yol açtığını düşünüyor. ABD ile müttefiklerinin, savaş sonrası istikrar kazanmasının ardından Irak'ta yönetime, Irak vatandaşı olmayan bir kişi getirebilecekleri de iddialar arasında yer alıyor. ''Irak dönüşümü'' hakkında konuşan ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, ülkeye yeni anayasa, yeni suç yasaları ve gerçek demokrasi getirilmesine çalışılacağını söylüyorlar. Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Marc Grossman, savaş sonrası amaçlarının açık olduğunu belirterek, ''Demokratik, bütün haline gelmiş, kitle imha silahı olmayan, teröristlerle bağlantısını kesmiş, komşularıyla barış içinde yaşayan bir Irak düşünüyoruz'' dedi. Yetkililer, sorunun temelinde, savaş sonrasında Kürtler, Türkmenler ve diğer gruplar tarafından kabul edilebilecek, komşular ve bölge ülkeleriyle birlikte Batı tarafından onay görecek yeni bir lider bulunması ve yeni bir hükümetin oluşturulmasının yattığını belirtiyorlar. Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın, ''Zarar, Irak petrolünden karşılanmayacak'' şeklindeki açıklamasına rağmen bazı yetkililer, petrolün, Irak'ın tekrar yapılanmasında kullanılabileceğini söylüyorlar. Öte yandan, olası savaşın ABD'ye maliyeti konusunda da birbiriyle çelişen rakamlar ortaya atılıyor. Beyaz Saray yetkilileri, savaşın 50 ila 60 milyar dolar arasında bir maliyet getireceğini söylerken, Demokrat senatörler, Irak'a saldırının 93 milyar dolayında bir harcama gerektirdiğini belirtiyorlar. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:26

İLGİLİ HABERLER