Asayiş
  • 1.7.2005 14:35

ADALET BAKANI ÇİÇEK''TEN CANLI BOMBA HAKKINDA AÇIKLAMALAR...

EDA HAN ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, teröre destek veren ülkelere tepki göstererek, "Bir kısım dostlarımız, maalesef terörün ne büyük bir bela olduğunu, insanlık suçu olduğunu bütün boyutlarıyla kavrayamamıştır" dedi. Bakan Çiçek, Şaşmaz Açık Cezaevi Sosyal Tesisleri'nin hizmete girmesi nedeniyle düzenlenen törende, bu sabah Adalet Bakanlığı önünde yaşanan canlı bomba olayına ilişkin açıklamalarda bulundu. Daha evvelde bazı adliye binalarına bu tür teşebbüslerin bulunduğu ve buna bugün bir yenisinin eklendiğini belirten Çiçek, "Hepimizin arzusu bu tür olayların meydana gelmemesi. Çünkü bu ülkede hepimize yetecek imkan da var. Barış ve huzur içerisinde Türkiye'nin sorunlarını çözmek varken, bu ülkenin gencecik insanları şu veya bu şekilde kandırılmakta ve belli hedeflere yönlendirilmekte. Hem kendileri için arzu edilmeyen bir sonuç, hem ailelerini hem de milletimizi üzen bir kısım üzücü olaylara sebebiyet vermektedir" dedi. Türkiye'nin bulunduğu jeopolitik konuma işaret eden Çiçek, "Türkiye maalesef bir kısım suçlar açısından hedef ülkedir. Bir kısım suçlar açısından da geçiş ülkesidir. Tabiatıyla böyle bir özelliği olan bir ülkede, zaman zaman arzu etmesek de böyle üzücü olaylarla karşılaşılıyor" diye konuştu. Bu tür olaylara karşı devlet olarak, güvenlik birimleri ve bakanlık olarak tedbirleri aldıklarını söyleyen Çiçek, şöyle konuştu: "Bugün meydana gelen üzücü olayda, daha üzücü olaylara sebebiyet vermemesi alınan tedbirlerin sonucudur. Şüphesiz güvenlik birimlerimiz her zaman bu tür olaylara karşı değerlendirmeler yapmakta, ilgili kuruluşlara da bilgi vermektedir. Adalet Bakanlığı'nda belirli bir süreden beri de hem merkez, hem de taşra teşkilatı zaman zaman bu tür saldırılara maruz kaldı, kalabileceğini de bilmektedir. Bu konuda tedbirlerini almıştır." Sabah yaşanan olayı anlatan Bakan Çiçek, canlı bombanın ziyaretçi kimliği altında güvenlikten geçerken tespit edildiğini söyledi. Canlı bombanın üzerinde sarılı bombayla Adalet Bakanlığı'ndan kaçarak, Milli Eğitim Bakanlığı'na geçtiğini ve ardından da dolmuş duraklarına doğru koştuğunu bildiren Çiçek, "Güvenlik birimlerimizi hakikaten büyük bir dikkatle en evvel korkutmak için ateş açmış, daha büyük bir olay meydana gelmesin diye ikaz ateşi yapmıştır. Kişi dolmuş duraklarına ve kalabalığın bulunduğu istikamete kaçmaya başlayınca bu ateş etmiş ve kişi hayatını kaybetmiştir" diye konuştu. Olayla ilgili soruşturmanın çok yönlü devam ettiğini belirten Çiçek, "Olayın hemen akabinde, hem Ankara Başsavcımız hem de Ankara Emniyet Müdürümüz olay yerindeydiler. Soruşturmanın bundan sonraki kısmı adli soruşturmadır. Kişinin kimliği, bağlantısı ve bombanın düzeneği, bunun ayrıntısıyla ilgili ben bu safhada yeterince açıklama yapamam" dedi. İşin bu boyutta kalmasının sevindirici olduğunu belirten Bakan Çiçek, terörü destekleyen ülkelere de göndermede bulundu. Bakan Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye bütün bu olumsuz gelişmeler içerisinde insan hakları ve özgürlüklerini korumada, demokrasi standartlarını yükseltmeye ve köklü reformları yapmaya gayret etmektedir. Herkesin bu ülkenin bu başarıları nasıl elde ettiğini iyi değerlendirmesi lazım. Maalesef Türkiye'nin yaşadığı bunca acı ve sıkıntı göz ardı edilerek, bir kısım değerlendirmeler yapılmaktadır dışarıda. Türkiye terörün her türlüsünde çok insanını ve çok imkanını kaybetmiş nadir ülkelerin başında gelmektedir. Türkiye'nin çektiği bu ızdırap, çektiği bu üzüntü dünya kamuoyunda yeterince anlaşılamamıştır. Bir kısım dostlarımız maalesef terörün ne büyük bir bela olduğunu, insanlık suçu olduğunu bütün boyutlarıyla kavrayamamıştır." "KORKU BİZİM LÜGATIMIZDA YOKTUR" Türkiye'ye sık sık gözlemcilerin geldiğini hatırlatan Bakan Çiçek, bu gözlemcilerin hazırladıkları raporların bir kısmının tarafsız olmadığından şikayet etti. Çiçek, "Büyük fotoğrafı göz ardı edip, küçük ayrıntıdan dolayı Türkiye'yi şu ya da bu şekilde gündem konusu yapmaya çalışıyorlar. O nedenle bugün yaşanan üzücü olaydan sonra bir kez daha ifade ediyorum ki, terör, insanlık için tehdittir. Kim için, ne için, hangi ideoloji için yapılırsa yapılsın buna karşı bütün insanlığın, bütün ülkelerin hiçbir müsamaha göstermemesi ve süratli, kalıcı ve kurumsal bir işbirliğinin geliştirilmesi lazım. Ancak bunun yeteri kadar böyle olmadığını görüyoruz. Türkiye'de kendisine ekmek veren insanları öldürüp, kaçıyorlar. Uluslararası hukuk açısından bunların iadesini istiyoruz. Maalesef bu iadeyi ya zamanında temin edemiyoruz. 'Hadi siz yargılayın' dediğimizde de kırk yerden su getiriliyor. Bu noktada samimi, kalıcı bir işbirliği olmadığı sürece daha pek çok insan teröre hayatını kurban edecektir. Pek çok ailenin ocağı sönecek, pek çok kişi mağdur olacaktır" açıklamasında bulundu. Türkiye'ye ziyarete gelen gözlemcilerin, Bilkent'te bulunan TSK Rehabilitasyon Merkezi'ni de gezmesini isteyen Çiçek, "Gözlemciler bu gerçekleri görmediği sürece olayları bütün boyutlarıyla kavramış olmazlar" dedi. Türkiye olarak bu olaydan ders çıkarılması gerektiğini vurgulayan Çiçek, "Türkiye hukuk kurallarını işleterek, demokrasiyi kökleştirip kurumsallaştırarak, demokratik standartlarını yükselterek, Türkiye'de huzuru ve barışı sağlamaya gayret edecektir. Bu noktada en ufak bir tereddüdümüz yok. Allah'ın yardımı, milletimizin desteği, bütün bu sorunların üstesinden gelmeyi mümkün kılacaktır" şeklinde konuştu. Bakan Çiçek daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. "Size bu konuda bir ihbar geldi mi?" sorusuna Çiçek, zaman zaman güvenlik toplantısı yapıldığını, hükümet olarak da bu konuları değerlendirdiklerini cevabını verdi. Olayın bu noktada kalmasının nedeninin, alınan güvenlik tedbirleri olduğunu belirten Çiçek, burada güvenlik görevlilerinin bilantısı ve bombanın düir kusuru olmadığı kanaatinde olduğunu kaydetti. Olayın kendisine mi yoksa bakanlığa mı yönelik olduğu sorusuna Çiçek şu cevabı verdi: "Olayı kişileştirirseniz olmaz. Terör eylemlerinin hedefi insandır. Her insan bizim için azizdir. Mühim olan can kaybının olmamasıdır. Hedef önemli değildir." Çiçek, "Tedirginlik yaşadınız mı?" yönündeki soruya ise, "Hayır, Ben Allah'a ve kadere inanan bir insanım. Kaderi Allah tayin eder, korku bizim lügatımızda yoktur" cevabını verdi. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:28

İLGİLİ HABERLER