Adli Tıp Evren ve Şahinkaya için kararını verdi!..

Bugün devam eden 12 Eylül davasına Adli Tıp Kurumu'ndan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın sağlık durumları ile ilgili rapor geldi.

Adli Tıp: Evren ve Şahinkaya sağlık durumu nedeniyle mahkemeye gelemez.

12 Eylül 1980 darbesiyle ilgili dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya hakkında açılan davanın 5. duruşması, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Adli Tıp raporuna göre, Evren ve Şahinkaya duruşmaya katılmayacak.

Duruşmaya, müdahil ve avukatları ile sanıklar Evren ve Şahinkaya'nın avukatları geldi. Ancak sanıklar Evren ve Şahinkaya mahkemeye gelmediler. Meclis, Başbakanlık, CHP, MHP, DİSK'in temsilcileri de duruşmaya geldi.

Bu arada, Her iki sanık yönünden mevcut kronik hastalıkların nitelikleri ve yaşı birlikte değerlendirildiğinde, hayati tehlike riski bulunması sebebiyle mahkemeye gelip doktor gözetiminde ifade vermesi halinde, risk oluşması durumunda sağlık ekibi müdahalesinin yeterli olmayacağına oy birliğiyle karar verildi.

'Evren ve Şahinkaya hakkında bağımsız sağlık kuruluşları rapor hazırlasın'

Adli Tıp Grup Başkanlığı tarafından sanıklar için hazırlanan ve duruşmaya gelemeyecekleri yönünde verilen rapora müdahil avukatları itiraz etti. Avukat Senih Özay söz alarak en büyük sorunun sanıkların duruşmaya gelip gelmemesi olduğunu ifade etti. Raporun sanıkların sanki buraya gelmemesi için hazırlandığını savunan Özay, darbe davasının avukatları arasında bir birlik olmamasını da eleştirdi. Bağımsız sağlık kuruluşlarından sanıkların sağlık durumlarıyla ilgili rapor alınmasını istediklerini dile getiren Özay, devlet kurumlarının hazırladığı raporların mahkemenin itibar etmemesini istedi.

MAHKEMEDE AYRIMCILIK TARTIŞMASI YAŞANDI

Avukat Osman Başer ise mahkemenin taraflar arasında ayrım yaptığını belirterek müdahil talebinde bulunan sol ve sağ kesime haksızlık yapıldığını ifade etti. Sol kesime daha fazla söz hakkı tanındığını dile getiren Başer, mahkemenin müdahillik konusunda değerlendirme yaparken haksız uygulamalara ve kararlara imza attığını ifade etti. Bu sırada Başer ile diğer avukatlar arasında tartışma yaşandı. Başer, bir kısım belge ibraz etti.

Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, tartışmalara meydan verecek söylemler kullanılmamasını istediğinde ise Başer, cübbesini çıkardı ve bir kısım belgeleri mahkemeye sunduktan sonra ayrılacağını kaydetti. Başer, "Zaten sizin hedefiniz bizi susturmak." dedi. Mahkeme Başkanı Süleyman İnce ise Başer'e "Burası şov yeri değil." diyerek tepki gösterdi. Daha sonra Başer, salonu terk etti.

Avukat Aydın Erdoğan, Adli Tıp Kurumu'nun 1980 dönemindeki zihniyetini bugünde devam ettirdiğini savunarak, raporun bağımsız kurumlardan alınmasını talep etti. Avukat Müşir Deliduman ise Adli Tıp Kurumu'nun suç ve suçluyu özenle koruduğunu ileri sürdü. Uludere'de olduğu gibi sorumlu askerlerin ortaya çıkarılmadığını, aynı zihniyetin bir devamı olarak asker sanıkların da huzura getirilmediğini belirten Deliduman, raporun reddedilmesini ve ifadeleri için sanıkların huzura getirilmemeleri gerektiğini vurguladı. Deliduman, "Kürtaj hakkındaki fikirlerimi beyan ediyorum." diyerek sözlerini bitirdi. Bu ifade salonda gülüşmelere yol açtı.

EVREN VE ŞAHİNKAYA HAKKINDA YAKALAMA KARARI ÇIKARILSIN

Avukat Fikret Babaoğlu, raporu kabul etmediklerini vurguladı. Sanıkların sağlık durumlarının iyi olduğuna dair raporların daha önce dosyaya sunulduğunu hatırlatan Babaoğlu, sanıkların duruşmaya getirtilerek ifadelerinin alınmasını istedi.

Avukat Hasan İlter de gelen belgelerin kabul edilemeyeceğini belirterek "1960 yılında bir darbe yapılmıştır. Bu darbeleri pekiştiren, darbecilerin yurdun tamamına bir ağ gibi yayılmasını sağlayan diğer darbeler üst üste gelmiştir. İlk tensip zaptına dönülerek yakalama kararı çıkarılmasını istiyoruz. Bu iş ne kadar daha sürecek. Mısır kadar bile olamayacağız, onlar 6 ayda getirdi. Biz Ortadoğu'ya nasıl örnek olacağız?" diye sordu.