"AĞLAYAN TİYATROCU.."
Hıncal Uluç'un Sabah'taki yazısı:
Ağlayan tiyatrocu..
"Saygımdan adını yazmıyorum" diyor, Hürriyet köşe yazarı Tufan Türenç.. Büyük emeklerle hazırladığı oyununa sadece dört seyirci gelince oturup ağlamış, büyük bir tiyatro sanatçımız. "Bu sanatçıyı ağlatacak duruma getiren bir toplumun bireyi olduğum için bin kez utanıyorum" diyor.
Peki Sevgili Tufan, kartında bir unvan daha var. "Hürriyet Yazı İşleri Müdürü.." Yönetiminde rol oynadığın gazeten o tiyatroyu kaç kez yazdı bugüne dek.. Ya da o oyuncuyu.. Hürriyet Yazı İşleri Müdürü olarak on bin kez daha utanıyor musun acaba? Alınma.. Sen yazdın diye dayanamadım. Benimki farklı mı? Gazeteler 1960'larda 6 sayfa çıkarken, "Kültür" sayfaları vardı. Bugün 40 sayfa çıkıyorlar. Kaç tiyatro yazısı, röportajı var? Kaç tiyatro haberi? Tiyatroyu teşvik eden ne var? Tiyatro ilanlarına özel indirim uygulanıyor mu, hiç değilse, adamlar kendi imkânları ile duyurabilsinler.
Londra'ya indiğin gün rasgele bir gazete al.. O gece hangi tiyatroda, neyi, nasıl bulacağını okursun. Türkiye'de böyle bir şansın var mı, Tufan! Ben de utanıyorum. Utanıyoruz, ama utanmakla kalıyoruz.
Ne yapıyoruz Tufan? Tiyatro için ne yapıyoruz? Kırk yılda bir vicdan rahatlama ağıtları dökme dışında..