Ekonomi
  • 28.9.2006 00:02

AHMET ERTÜRK : TAHSİLATTA DÜNYA REKORU KIRDIK

TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, banka sahipleriyle yaptıkları protokolleri erken tahsil etmek için alacak dosyası satışında olduğu gibi bir model planladıklarını söyledi.
      Ertürk, İzmir Ticaret Odası Meclis toplantısına katılarak bir konuşma yaptı.
      TMSF yönetimine geldiği 2004 yılından bu yana gelinen noktayla ilgili açıklamalarda bulunan Ertürk, 2004'e kadar fona devredilen 20 bankanın 4'üyle protokol yapıldığını, 16 bankada belirsizlikler olduğunu ve İmarbankası olayı nedeniyle 6 milyar dolarlık bir yük bulunduğunu hatırlattı.
      Göreve geldikleri 2.5 yılda Hazine ve Maliye Bakanlığı'na toplam 10 milyar dolar nakit kaynak aktarıldığını, 12.5 milyar dolar tahsilat yapıldığını ve 18-20 milyar dolarlık tahsilat hedefi konduğunu kaydeden Ertürk, şöyle konuştu:
      ''Geçmişten gelen kötü alışkanlıklarla boğuşmak zorunda kaldık. Hiç kimse (Benim borcum var gayret sarf edeyim) demedi. Onun için zorlama gerekiyordu. Yeni yasal düzenlemeler, alacak kuruluşuna çok büyük yetki verdi. Bu yetkilerin çok adil biçimde kullanılması gerekiyordu. Kendi vicdanımda her zaman hesabını veriyorum. Olağanüstü yetkileri kamu menfaati doğrultusunda kullanma çabası içinde olduk. Bunun en önemli şahidi İzmirlilerdir. Biz eğer o yetkileri, bu hassasiyeti gözetmeden yapsaydık İzmir ekonomisine büyük zarar verebilirdik.'' Bugüne kadar bankalara aktarılan 28 milyar doların faiziyle birlikte toplam 50 milyar doları bulduğunu, bunun 22 milyar dolarının Hazine kaynaklarından karşılandığını belirten Ertürk, 2-3 yıl içinde 20 milyar dolarlık geri dönüş beklediklerini ifade etti. Bu oranın dünyada yüzde 15-20 iken Türkiye'de yüzde 40-45'lere ulaştığını ifade eden Ertürk, bunun başarılı olduğunu kaydetti.
     
     SİYASİ BASKILAR
      Alacakları tahsil ederken bir çok zorlukla karşı karşıya kaldıklarını, siyasi partilerin yanında geçmişte öne çıkan devlet adamlarının da engelleriyle karşılaştıklarını savunan Ertürk, kamuoyunun bilmediği pek çok zorlukla mücadele etmek zorunda kaldıklarını belirtti.
      Şu anda protokol yapılmayan 3 bankanın bulunduğunu, bunlardan Egebank'ta hukuki sorunların devam ettiğini, Kentbank'ta ''çözüme çok yakın'' olunduğunu, EGS Bank konusunda ise ''yeniden umutlu bir girişimde'' bulunulduğunu ifade eden Ertürk, iyi niyete dayanan ve borcu ödeme yeteneğine sahip tüm kurumlarla protokol imzaladıklarına dikkat çekti.
      Ertürk, iyi niyetli olmayan ya da borç ödeme kabiliyetine sahip olmayan grupların şirketlerine el koyduklarını, şirketlerin değerlerini yükselttikten sonra şeffaf, objektif satış kampanyalarıyla bunları sattıklarına işaret ederek bu yolla önemli oranda yabancı sermaye girişi olduğunu kaydetti. Hukuki olarak sorunlu şirketlerin sorunsuz bir sistemle satılmasının yabancı sermayenin Türk hukuk sistemine güvenini sağladığını savunan Ertürk, bu satışlardan 7-8 milyar dolar gelir elde edildiğini aktardı.
     
     DÜNYA REKORU
      TMSF'nin yaptığı alacak satışlarıyla da önemli başarılar elde ettiğini dile getiren Ertürk, ''İçinde tahsilat imkanı yüzde 0, yüzde 20-30 gibi dosyaların da bulunduğu 11 bin dosyayı yüzde 50 getiriyle sattık. Bu alanda bir dünya rekoru kırdık'' diye konuştu.
      Ertürk, banka sahipleriyle yaptıkları protokoller için de benzer bir model üzerinde çalıştıklarını ifade etti. 10-12 yıla dayanan vadelerle imzalanan protokollerin erken tahsilatı için bir çalışma başlattıklarını söyleyen Ertürk, şöyle devam etti:
      ''Bu protokolleri daha erken nasıl tahsil edebiliriz, bunun yolunu arıyoruz. Bunun iki yolu var. Birincisi Yaşar Grubu'nda olduğu gibi grubun yaratacağı fonlarla ya da bizim bu protokolleri satışa çıkarmamız, devretmemiz ya da bunları yurt dışı finansörlere aktarmamız, temlik etmemizle yapacağımız tahsilat. Her ikisi de uygulayabileceğim yolla. Bunu yaptığımız taktirde 5.5 milyar dolarlık 12 yıla uzayacak olan değeri bugünkü değerlerle tahsil etmemizi sağlamış olacağız. Bugün onun üzerine çalışıyoruz. Uluslararası katılımcılara açık şeffaf bir ihaleyle bunu yapabilir miyiz, şimdi bunun üzerinde çalışıyoruz.'' Tahsilat için el konulan gayrimenkul ve şirketlerin yanında tablodan yumurtaya kadar bir çok ürünün de satışını yaptıklarını, devraldıkları şirketlerin ciro, üretim gibi değerlerini 2-3 kat artırdıklarını söyleyen Ertürk, ''İki radyoyu 5 milyon dolara satınca bir radyo sahibi kendisine ait radyonun da satışını yapmamızı istedi. Ama (önce el koymamız gerekiyor) deyince korktu, vazgeçti'' dedi.
     
     İZMİR'DEKİ BANKALAR
      Ertürk, İzmir'in krizlerden çok fazla etkilendiğini, bölgede el konulan Yaşarbank, Tarişbank ve EGS Bank'a, banka boşaltma operasyonları, yolsuzluklarla tanımlanamayacak nedenlerle el konduğunu dile getirdi. Yaşar Grubu'nun da diğer olayların tersine `'bankasının kurbanı'' olduğunu ifade eden Ertürk, bugün yapılan protokolle Yaşarbank'ın artık ''TMSF'den kurtulduğunu, özgür kaldığını''ifade etti.
      Meclis üyelerinin sorularını da yanıtlayan Ertürk, EGS Bank konusunda toplantı yapacaklarını, geçmişe göre daha umutlu olduğunu belirterek, ''geçmişte yöneticilik yapmış kişilerin ve ortakların daha fazla katkı sunması halinde mutlu sonuca ulaşabileceklerini'' dile getirdi.
     
     İSTANBULSPOR VE GÖZTEPE
      İzmir Gücü Spor Vakfı (İZVAK) Başkanı Levent Ürkmez de Dinç Bilgin'in borçları nedeniyle TMSF'nin Göztepe Spor Kulübü'nün gelirlerine el konduğunu ve kulübün 3. lige düştüğünü, buna bir çözüm bulunmasını istedi. Ertürk ise TMSF'nin İstanbulspor konusunda başarısız olduğunu ve takımın küme düştüğünü hatırlatarak, şöyle konuştu:
      `'Ancak futbolun nasıl çalıştığını öğrendik. Futboldan çok korktuk. Futbol endüstrisi dendiği zaman, kenardan gitmeye çalışıyoruz. Şimdi bizi Göztepe ile içine çekmeye çalışıyorsunuz. Göztepe'nin içinde bulunduğu durumu tam bilmiyorum. Çoğunluk hissesine sahip olduğu bir anonim şirket var, o şirketlerin üzerinde haczimiz var.
      İstanbulspor'u da sattık, ama hukuki olarak henüz sonuçlanmadı. Orada ilk kez bir model uyguladık. Şirket hisselerini değil takım satıldı. Bu model Futbol Federasyonundan onay almış değil. Eğer onayı alırsak ki alacağımıza inanıyorum, o modeli hukuksal durum müsaitse Göztepe için de uygulayabileceğimizi düşünüyorum. Ama bunu bir taahhüt, söz olarak algılamayın.'' Ertürk, TMSF'nin elindeki dövizleri Hazine ve Maliye'ye aktardığını, yeni döviz satışının olmadığını da sözlerine ekledi.

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 03:01

İLGİLİ HABERLER