Akşener : Ben hançeri adamın sırtına değil kalbine saplarım

Kılıçdaroğlu’nun ‘ihanet’ çıkışına ateş püskürdü: Hançeri kalbine vururum..
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP’nin 38’inci Kurultayı’nda "Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım" diyen Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerine adeta ateş püskürdü. Akşener, "Hançer işi ortada kaldı. Önce şunu söyleyeyim; eğer bensem o bu güne kadar hiç kimsenin arkasından hançer vurmadım. Ben herkesin hak ettiği takdirde hançeri kalbine vururum" dedi. Akşener, "Şimdi asıl mesele şu ben olmadığıma göre hançer kimin? Hançerler kimin?" diye konuştu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Kılıçdaroğlu'nun 'Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım' sözlerine yanıt verdi:

"HANÇERİ KALBİNE VURURUM"

"Sayın Kılıçdaroğlu da hançerden bahsetti. Fakat hançer işi ortada kaldı. Önce şunu söyleyeyim; eğer bensem o bu güne kadar hiç kimsenin arkasından hançer vurmadım. Ben herkesin hak ettiği takdirde hançeri ya şurasına ya kalbine vururum. Bugüne kadar hep öyle yaptım. Arkadan işim yoktur. Çünkü ben kul hakkından çok korkarım. Gücün getirdiği kul hakkından çok korkarım. Büyük günahtır. Dolayısıyla hele garibana eziyet edenleri bilirsem ispatlarsam vallahi billahi bugüne kadar şap diye kalplerine o hançeri hem de Maraş bıçağı gibi koymuşumdur koymaya devam edeceğim. Ama bir kişiyi ben sırtından bıçaklamadım. Benim sırtımda da bıçak vardır demiyorum, hançer vardır demiyorum.

Gereğini yapmıyorsan habire hançerlenirsin. Kendine bir şey istiyorsan habire hançerlenirsin. Ölümüne bir şey isteyip çevreyi görmüyorsan elbette hançerlenirsin. O hançerlerin sahiplerini sonra karşında bulursun.

"BEN OLMADIĞIMA GÖRE HANÇER KİMİN?"

Ben kimseyi hançerlemedim, hançerlemem. Bana öğretilen ailemden öğretilen bir miras gibi gelen şey yüze karşı konuşmak, kalabalık içinde şahitli konuşmak, açık konuşmak ve gereğini yapmaktır.

Eğer bu hançerse 6 kişinin içinde net bir biçimde konuşmuş bir şahısım. Karşılığında ölmüş anama sövüldü.

Şimdi asıl mesele şu ben olmadığıma göre hançer kimin? Hançerler kimin? Bakın tekrar söylüyorum benim sırtımda hançer mançer yok. Vurmaya kalkışana gereğini yapmazsam namert olduğum için kendime öyle dediğim için elini kaldıranın elini kırarım. Nitekim kıracağım. Amma velakin bu hançer edebiyatı çok ilginçti.

Bunu hiç anlayamadım. Kimse üstüne almadı benim üstüme kaldı. Görüşeceğiz.

"HERKESLERE SELAMLAR GİTTİ, BİZ HARİÇ"

Ne sağcılıkmış kardeşim, tüm kötülüklerin anası. Ne milliyetçilikmiş kardeşim tüm kötülüklerin anasıymış. Ya arkadaş biz size kırmızı mumlu çağrıda mı bulunduk. Buyurun gelin ortak bir berber dükkanı kuralım dediniz. Çırak çıktık, sorun yok. Sorunumuz yok. Ama sonrası... Sonrası duraydınız kardeşim. Arkasında duraydınız. Şimdi, herkeslere selamlar gitti biz hariç. Zaten sadece o yan yana gelmenin bundan sonra tek bir zor olduğunun işaretidir.

Çok merak ediyorum o cumhurbaşkanlığı döneminde, kendini Türk milliyetçisi olarak tabir edip beni parça pinçik eden bazı muhteremlerin, bu herkesin birbirine selam gönderdiği hiç ayırt etmeden selamlar gönderildiği bir kongreden sonra nasıl olacak bilmiyorum. Milliyetçilik mi terk edilecek. Hem milliyetçi ola ola, hem selam gönderile gönderile o masada nasıl yer alınacak onu da çok sıkı takip edeceğiz."