Gündem
  • 13.4.2010 14:54

ANAYASA PAKETİNE DESTEK VEREN ÜLKÜCÜLERDEN BAHÇELİ'YE TEPKİ

12 Eylül darbesinin ardından cezaevinde işkencelere maruz kalan Ülkücülerin Anayasa paketini desteklemesine itiraz eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, hakarete varan açıklamalarda bulunmuş ve Anayasa çalışmalarını destekleyen Ülkücülere "zavallılar" yakıştırmasında bulunmuştu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, deklarasyonu imzalayan Ülkücülerden sert tepki geldi. Anayasa'ya sonuna kadar destek vereceklerinin altını çizen Ülkücüler, Bahçeli'nin gerçek Ülkücü olmadığını ifade ettiler.

"ANAYASA PAKETİNE SONUNA KADAR DESTEK VERECEĞİZ"

12 sene cezaevinde yatan Ahmet Ulu, Anayasa değişikliğine sonuna kadar destek vereceklerini söyleyerek, "Bizler 'eski' Ülkücü değil, 'gerçek' Ülkücüyüz. Sayın Bahçeli önce kendi Ülkücülüğünü gözden geçirsin. Biz hiçbir partinin yaması değiliz. Anayasa'ya olan desteğimiz, milletimizin bundan sonra rahat ve huzurlu bir hayat yaşaması için. Biz bu Anayasalardan, hiç yere geçmişte çok acılar çektik. Başkaları da çeksin istemiyoruz. MHP Genel Başkanı Bahçeli, inşallah bu açıklamalardan vazgeçer. Hiçbir zaman geri adım atmayacağız, memleketin önünü açmak için her şeye hazırız. 12 Eylül'ün yargılanması sağlanmalı, biz bu Anayasa değişikliğine sonuna kadar destek vereceğiz" dedi.

'ZAVALLI' KELİMESİNİ YARGIYA TAŞIYACAĞIZ

Yeni Anayasa paketine destek veren bir başka isim olan İrfan Sönmez de, 'zavallı' kelimesinin yakışıksız olduğunu belirterek, olayı yargıya taşıyacaklarını söyledi. Sönmez, şöyle konuştu: "Milliyetçilik millete yaslanarak ve onları dikkate alarak iş yapmaktadır. Açıklamamız, hiçbir partiye destek amacıyla ve yerme niyetiyle yapılmamıştır. MHP tabanını bildiğim için Sayın Bahçeli'yle polemiğe girmek istemiyorum ama bir parti genel başkanına yakışmayan sözler söylemesi hoş değil. Bu yeni Anayasa CHP'nin devletinden milletin devletine gittiği için destek veriyoruz. Bu bizim Ülkücülük anlayışımızın gerektirdiği bir durum. Bizim nasıl hareket edeceğimizi hiçbir siyasi parti belirleyemez. Bu tavrı fevkalade incitici bir dil olarak buluyor ve ayıplıyorum. 'Zavallı' kelimesi son derece ayıptır. 12 Eylül'de, Komünizme karşı savaştıklarında 'zavallı' değillerdi, bugün de değildir. Bu beyanı arkadaşlarımızla konuştuktan sonra yargıya götürmeyi düşünüyoruz."

"BENİM ÇEKTİĞİM ACILARIN HESABINI KİM VERECEK?"

Yusufiyeli Ülkücüler Derneği Başkanı Hasan İlter ise, "Benim çektiğim acıların, işkencelerin, gördüğüm maddi-manevi baskıların hesabını kim verecek?" diye sordu. Çok uzun yıllar cezaevinde yatmış insanlar olduklarını, ateşin düştüğü yeri yaktığını vurgulayan İlter, 11 yıl çeşitli cezaevlerinde yattığını ve 65 gün ayakta aç ve susuz kalmak suretiyle işkence gördüğünü söyledi. "İşkenceleri biz gördük, çileleri biz çektik, bizim annelerimiz ağladı. Biz yıllarımızı verdik cezaevlerinde. Hal böyle iken biz, birtakım insanlar istemiyor diye oturup sesimizi çıkartmayalım mı?" diye soran İlter, "Bu işkencelerin hesabını sormayalım mı, bedelini ödediğimiz hürriyetlerin bedelini istemeyelim mi? Benim çektiğim acıların, işkencelerin, benim gördüğüm maddi-manevi baskıların hesabını kim verecek? Benim annelerimin gözyaşlarının hesabını kim verecek. Yıllarca cezaevine taşınan annelerin, bacıların, kardeşlerin, ihtiyar ninelerin, dedelerin hesabını kim verecek? Bu hesabı sormayalım mı?" dedi.

KIYMAZ: BAHÇELİ'NİN ÇAPI YETMEZ

Anayasa paketine destek veren kişileri 'kendinden menkul zavallılar' olarak nitelendiren Bahçeli'ye sert tepki gösteren Zeynel Abidin Kıymaz, "Asıl zavallılar, geçmişte kendilerine işkence eden, tecavüz eden adamlarla bugün aynı safta yer alanlardır" dedi. Anayasa paketine olan desteklerinin hiçbir siyasi partiyle alakalı olmadığını vurgulayan Kıymaz, "Bizim desteğimiz, hiçbir parti tabanlı değil. Var olan Anayasa yüzünden biz ve milletimiz türlü işkence ve kötülüklere maruz kaldık" şeklinde konuştu. 12 Eylül döneminde 7 yıl hapis yatan Kıymaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "İsteğimiz, milletimizin üzerine kara bulut gibi çöken bu Anayasa'nın daha demokratik ve ülkemizin yararına olmasıdır. Biz böyle bir düşünceyle yola çıkarak desteğimizi sunarken, Bahçeli'nin bizi eleştiren açıklamaları yersizdir. Çünkü Bahçeli, bizim gibi gerçek milliyetçiler kadar, işkence, kötülük, zorluk çekmemiştir, bizi eleştirmeye çapı yetmez."

Ökkeş Şendiller:'ÜLKÜCÜLÜK, BAHÇELİ'NİN TEKELİNDE DEĞİL'

Deklarasyona imza koyanlardan Ülkücü camianın önde gelen isimlerinden Ökkeş Şendiller, Ülkücülüğün eskisi ve yenisinin olmadığını belirterek, "Ülkücülük, Devlet Bahçeli'nin tescilinde ve tekelinde olan bir makam değildir. Bizler, 12 Eylül mağduru olan Ülkücüler olarak 12 Eylül zulmünün eseri olan darbe Anayasasına karşı olduğumuzu ve sivil bir Anayasa talep ettiğimizi ilan ettik" dedi. Cunta tarafından dayatılan Anayasa ile yönetilmeye karşı çıktıklarını vurgulayan Şendiller, "Bunu Devlet Bahçeli 'zavallılık' olarak değerlendiriyor. Bizler Ülkücülüğü iman ve yürek meselesi olarak biliriz. Zalime karşı mazlumun hakkını gücümüzün yettiği kadar da savunuruz. Cuntanın idam sehpalarında bile hakkını arayan insanlarız. Esas zavallılık, Ülkücüleri katillikle suçlayanların karşısında el pençe durmak ve bebek katiline İmralı sarayı yolunu açmaktır. Bahçeli, bize gösterdiği tavrı keşke Ülkücüleri katil ilan edenlere ve bebek katiline karşı gösterseydi. Bahçeli'nin son tutumunu kabul etmediğimizi, yanlış bir yola girdiğini ve tüm Ülkücüleri üzdüğünü belirterek özür beklediğimizi deklare ediyoruz. Bahçeli'den, gördüğü rüyadan derhal uyanarak Ülkücülerin haklarını savunmasını istiyoruz."

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 08:45

İLGİLİ HABERLER