ARINÇ: İDAM POLEMİĞİ GEREKSİZ
ILGIN - Arınç, Konya'nın Ilgın ilçesindeki programlarının ardından öğle yemeği yediği Ilgın Şeker Fabrikası tesislerinden ayrılışı sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bülent Arınç, bir gazetecinin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terör örgütü ve örgütün elebaşı Abdullah Öcalan'ın idam edilmesi için yasal düzenleme konusunda Hükümete destek vereceklerini açıklamasıyla ilgili sorusuna, ''Şimdi Ilgın'da Lala Mustafa Paşa Kervansarayı gibi muhteşem bir eseri açtıktan sonra böyle bir söz karşısında kaldığım için çok mutsuzum. Ne diyelim...'' karşılığını verdi.
İdam konusundaki tartışmaların ''gereksiz bir polemik'' olduğunu ifade eden Arınç, ''Türkiye'de idam cezası kalkalı yıllar oldu ve bu idam cezası Milliyetçi Hareket Partisi, Anavatan Partisi ve Demokratik Sol Parti'nin üçlü koalisyonu zamanında kalktı. Kendi elleriyle kaldırdıkları idamı Türkiye'de tekrar geri getirmek mümkün değil, doğru da değil. Dolayısıyla artık bu idam tartışmasını bir şekilde konuşmamak lazım. Çok gereksiz bir polemik. Çünkü bunu ortaya koyanlar, mahcubiyet duyarlar sonra...'' diye konuştu.
-''GERİYE DÖNÜŞ YOK''-
Terör örgütü elebaşısı Öcalan'ın 1999 Ocak-Şubat aylarında Türkiye'ye teslim edildiğini hatırlatan Arınç, sözlerine şöyle devam etti:
''Türkiye, onu bizzat kendi yakalamadı. Kenya'da paketlediler ve Türkiye'ye teslim ettiler. Sayın Başbakan'ın da çok güzel söylediği gibi 'idam edilmemek şartıyla' aldılar. Arkasından seçimler oldu ve o seçimlerde Apo'nun yakalanmış olması sebebiyle görevde bulunan Sayın Başbakan Ecevit ile onun partisi ve milliyetçi akımları temsil eden Milliyetçi Hareket Partisi, bu olayın rüzgarıyla yüksek oylar aldılar ve birlikte hükümet kurdular. Öcalan'ın yakalanıp Türkiye'ye teslim edilmesi ve arkasından gelişen olayları yakın tarihimizde herkes çok ilgiyle takip etti. Ancak üçlü koalisyon çok zor yürüdü, 3,5 sene sonra seçime gitti. Demokratik Sol Parti yüzde 22'den yüzde 1,5'e düştü. Milliyetçi Hareket Partisi yüzde 18,5'ten yüzde 8,5'e düştü, Anavatan Partisi de yüzde 15,5'ten 5,5'e düştü ve silindiler. Dolayısıyla tekrar, 'asarsanız biz varız' falan, ne asmak, ne de böyle seçim meydanlarında halat atmak, urgan atmak, bunlar hoş şeyler değil. Artık o günler geçti.
Türkiye, Avrupa normlarına uygun bir şekilde önce terör sebebiyle ölüm cezaları kaldı, diğer adi suçlardan ölüm cezasını kaldırdık; daha sonra da tüm idam cezaları hem Anayasadan hem de ilgili kanunlardan çıkarıldı. Geriye dönüş yok, olması da mümkün değil, doğru da değil. Bu gereksiz bir tartışma ve faydasız bir polemik.''