Medya
  • 24.6.2005 10:28

AVRUPA BASININDA BUGÜN...

LONDRA (İHA) - Bugünkü İngiliz gazetelerinin tümünün başyazılarında, Başbakan Tony Blair''in dün Avrupa Parlamentosu''ndaki konuşması var. Independent, İngiltere''nin tezlerini daha sık dile getirmesi gerektiği görüşünde. Blair''in Avrupa Birliği''nin Ortak Tarım Politikası''na yönelik eleştirilerine katılan gazete, şu yorumu yapıyor: ''''Avrupa; ekonomik durgunluğu, ayrıca bilim, teknoloji, araştırma ve kalkınmayı ihmal etmeyi kaldıramaz. Avrupa, dünyanın diğer bölümlerindeki farklılıklara yanıt olarak değişmeli, modernleşmeli.'''' Guardian ise Blair''in konuşmasında, Avrupa Birliği''nin genişlemesine ve Türkiye''nin üyeliğine vurgu yaptığını söylüyor. Ancak gazete, başka bir konuda Blair''e uyarıda bulunuyor: ''''Eğer İngiltere''nin dönem başkanlığında bütçe krizine çözüm bulunamazsa, doğru ya da yanlış, bu, İngiltere''nin eseri olarak görülecektir. Dönem başkanlığı başarısız olarak tarihe geçecek, belki durum başarısızlıktan da kötü olacaktır.'''' Daily Telegraph da başyazısında, Avrupa''nın zor kararlara ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Gazete bu noktada, Avrupa Birliği içinde Türkiye''nin üyeliğini bazılarının istediğine, bazılarınınsa istemediğine vurgu yapıyor. Financial Times ise, Tony Blair''in konuşmasında, bütçe konusunda anlaşma sağlanmasıyla, Türkiye ve Hırvatistan''la üyelik müzakerelerine başlanması taahhüdünü yerine getirmeye çalışacağını söylemesine dikkat çekiyor. Gazete, bu iki konuda Londra''nın stratejisinin sırasıyla dayandığı unsurları şöyle sıralıyor: ''''Sonbaharda Almanya seçimlerinin getireceği siyasi değişim ve daha sonra Fransa-Almanya ekseninin zayıflaması umudu.'''' Times ise bu noktada, İngiltere Başbakanı Tony Blair''in içinde bulunduğu ikilemi şu sözlerle açıklıyor: ''''Bütçe reformu konusundaki tüm destekleyici sözlerine karşın Almanya''nın muhtemel yeni başbakanı Angela Merkel, henüz sırada bekleyen bir Bayan Thatcher değil. Merkel önümüzdeki birkaç ay içinde muhtemelen, iç kamuoyuna yönelik bazı açıklamalar yapacaktır. Özellikle de Türkiye''nin Avrupa Birliği üyeliğine muhalefeti konusunda. Bay Blair de bu açıklamaları rahatsız edici bulacaktır.'''' AVRUPA KALKINMA BANKASI''NDAN ÜYELİK SÜRECİNE DESTEK Bugünkü Financial Times Gazetesi''nde, Avrupa Kalkınma Bankası Başkanı Jean Lemierre''nin açıklamaları var. Lemierre, Avrupa Birliği''nin genişleme sürecine yönelik belirsizlikten kaygılı. Kaygısıysa, bu durumun birliğe üye olmak isteyen ülkelerde siyasi ve ekonomik reform sürecini aksatması. Lemierre, sözlerini şöyle sürdürüyor: ''''Eğer şimdi Türkiye ve Sırbistan''la konuştuğumuzda, Avrupa''da artık hoş karşılanmayacakları izlenimini edinirlerse ne olur? Hangi yeni güç bu ülkeleri, Avrupa Birliği''ne geçen yıl katılan Orta Avrupa ülkelerinin başarılarını tekrarlamaya iter?'''' Times''ın iç sayfalarındaki haberin başlığı, ''''Dünya sahnesine çıkıyor ve seçim gününü belirliyor; Almanya''yı bu kadın mı yönetiyor?''''. Haberde bahsedilen kişi, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder''in eşi Doris Schröder Kopf. Times, başbakanın 41 yaşındaki 4. eşinin, Avrupa''da siyasetin en güçlü eşine dönüştüğü kanısında. Habere bakılırsa, Gerhard Schröder''in Almanya''da pek de alışık olunmadık şekilde erken seçim kararı almasında, eşinin payı büyük. Times ayrıca, Doris Schröder Kopf''un, 1997''deki evlilikleri sonrası, daha başbakan olmadan eşinden, Türkiye''nin Avrupa Birliği üyeliği için kulis yapmasını istediğini yazıyor. İngiliz gazetelerinin bugün geniş yer verdiği gelişmelerden biri de, İran''daki cumhurbaşkanlığı seçimi. Financial Times''a konuşan Brookings Enstitüsü''nden Ken Pollack, İran Hükümeti kadar Bush yönetiminin de bölündüğü kanısında. Pollack''a göre, Amerika Birleşik Devletleri''nde ''şahinler'' tuhaf bir tercihle, sertlik yanlısı Mahmud Ahmedinejad''ın cumhurbaşkanlığından yana. Financial Times da, Başkan Yardımcısı Dick Cheney ve Savunma Bakanı Donald Rumsfeld liderliğindeki sertlik yanlılarının, diğer aday Rafsancani''nin zaferinden çekindiklerini belirtiyor. Gazeteye göre bu çevreler, Rafsancani''nin pragmatik yaklaşımlarının, İran konusunda diyaloğu savunan Avrupa''yla, daha sert tutum takınan Amerika arasındaki farklılıkları arttıracağı tehlikesine dikkat çekiyor. Policy Exchange adlı düşünce kuruluşunun direktörü Dean Gadson Times''taki yazısında, İran''da seçimin favorisi Rafsancani''nin bir şekilde ılımlı olarak görüldüğünü söylüyor. Gadson''ın yazısının başlığı, ''''Terörist bir mafya babası için kötü değil''''. Dean Gadson, sert bir dille eleştirdiği Rafsancani''yi, geçmişte bir Alman mahkemesinin, İranlı muhalifleri Berlin''de öldürttüğü için yargılamak istediğini hatırlatıyor. Gadson, Rafsancani''nin şimdi ''''pragmatik'''' ve ''''ılımlı'''' lider olarak lanse edilmesini anlayamadığını söylüyor. Gadson''ın İran''da bugün yapılmakta olan seçimle ilgili şu yorumu da ilginç: ''''Reformcuların durumu, Fransız solunun 2002''deki cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu sonrası tercihlerine benziyor; Ya Chirac''a oy ver ya da Jean Marie Le Pen''in cumhurbaşkanlığına hazırlan.'''' IRAK-VİETNAM BENZERLİĞİ Guardian''da yayımlanan Max Hastings imzalı yazının başlığı, ''''2 yıl geride kaldı. Vietnam''ın yankıları, daha yüksek sesle duyuluyor''''. Hastings, Irak''ta isyan hareketi büyüdükçe, Vietnam''da yaşananlarla benzerliklerin arttığını söylüyor. Yazı şöyle noktalanıyor: ''''Yapılan karşılaştırmayla ilgili en dikkate değer husus şu: Amerika''nın yenilgisi 1975''te Vietnam''ı birleştirmişti. Amerika''nın Irak''taki başarısızlığıysa, bu ülkenin parçalanmasını kesinlikle hızlandıracak.'''' Independent''ın iç sayfalarındaki bir haberde, Rusya''nın nükleer silahlarını korumaktan sorumlu General İgor Valynkin''in açıklamalarına yer veriliyor. Valynkin, Çeçenler''in iki kez, Sovyetler Birliği''nden kalan nükleer silahlara erişmeye çalıştıklarını söylüyor. Rus general, ''nükleer hırsızlık'' çabasındaki kişilerin kimler olduğunu açıklamıyor. Ancak bazı Rus yetkililer, bu kişilerin Çeçenler olduğunu söylüyor. Times manşetinde, İngiltere''de 50 yıl sonra ceza yasasında yapılacak değişikliklere dikkat çekiyor. Habere göre, yasa değişiklikleri arasında, tüm cinayet mahkumlarının ömür boyu hapis cezasına çarptırılmaması da var. Değişiklikler yasalaşırsa, aile içi cinayet ve bir sokak kavgası sonucu ''kazayla gerçekleşen ölüm'', ömür boyu hapis cezası getirmeyecek. Daily Telegraph da manşetinde, İngiliz Deniz Kuvvetleri''ndeki cinsel taciz iddialarına yer veriyor. Gazete, İngiltere Savunma Bakanlığı''nın deyimiyle, taciz vakalarının kabul edilemeyecek düzeye geldiğini bildiriyor. Haberde, İngiliz Deniz Kuvvetleri''ndeki kadınların yaklaşık dörtte birinin, cinsel tacizden şikayetçi oldukları belirtiliyor. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:25

İLGİLİ HABERLER