Medya
  • 20.7.2005 11:57

AVRUPA BASININDA BUGÜN

LONDRA (İHA) - Avrupa basınında bugün; Londra''ya önceki hafta yönelen bombalı saldırılarla ilgili gelişmeler ve tartışmalar, Iraq Body Count''un Irak''ta can kaybı sayımına ilişkin dün açıkladığı rapor, Hindistan Başbakanı Manmohan Singh''in ABD''yi ziyareti sırasında yapılan şaşırtıcı açıklamanın yankıları, Alman Hıristiyan Demokrat Partisi''nin lideri Angela Merkel''in Fransa ziyareti sırasında, cumhurbaşkanlığına aday gösterilen Nicolas Sarkozy ile yaptığı görüşme öne çıkıyor. Gazetelerin tümünde, Londra''ya önceki hafta yönelen bombalı saldırılarla ilgili gelişmeler ya da tartışmalar ağırlığını koruyor. Başbakan Tony Blair''in dün ülkedeki Müslüman toplumun ılımlı liderleriyle yaptığı görüşmeden çıkan sonuç, Daily Telegraph''da şu satırlarla özetleniyor: ''''Müslüman liderler, öfkeli genç insanları radikalizm ve potansiyel intihar eylemciliğine sürükleyen aşırı görüşlü din adamlarıyla mücadele etmek gerektiğini kabul ettiler.'''' ''''Peki; ama kim bu Müslüman liderler? İngiltere''de yaşayan Müslümanları temsil ediyorlar mı gerçekten?'''' Guardian gazetesinin konuyla ilgili haberinden satırlar: ''''Toplantıya Müslüman cemaatinin 25 önde gelen ismi çağrılmıştı. Davet edilmeyen gruplar arasında ise Irak Savaşı''na karşı Müslüman olmayan muhalif gruplarla ittifak halinde kampanya yürüten İngiltere Müslümanlar Birliği ile İngiltere polisinin Müslümanlara karşı tutumunu eleştiren İslami İnsan Hakları Komisyonu da var. İslami İnsan Hakları Komisyonu''ndan Mesut Şadcare, ''Müslüman gençler ve diğer bazı kesimler sadece İngiliz kurumlarından değil, Müslüman örgütlerinden de dışlanmış durumda'' diyor ve şöyle devam ediyor: Başbakan Blair çok dar bir grup Müslümanla görüştü. Sadece söylediklerini kabul edeceğini bildiği insanları çağırdı.'''' Times gazetesi de, Tony Blair''in, genç ve Müslüman toplumunun daha geniş kesimlerini temsil eden kişi ve örgütleri davet etmediği gerekçesiyle şiddetle eleştirildiğini yazıyor. Times, manşetinde ise Pakistan mahreçli bir habere yer veriyor. ''''Londra''daki bombalı saldırılarla ilgili olarak üst düzey El Kaide''ci sorgulanıyor.'''' Gazetenin İslamabad muhabirinin özel haberinde, bu kişinin, Londra saldırılarının ardından Pakistan''ın Lahor ve Karaçi kentlerinde yapılan baskınlarda gözaltına alınan 24 kişi arasında olduğu kaydediliyor. IRAK SAVAŞI''NIN İNGİLTERE''YE YÖNELİK TERÖR TEHDİDİNİ ARTIRDIĞI İDDİASI Irak Savaşı''nın, İngiltere''ye yönelik terör tehdidini artırıp artırmadığı tartışmaları da devam ediyor. Muhafazakar Daily Telegraph gazetesi başyazısında bu konudaki görüşünü şöyle ifade ediyor: ''''Irak ve Afganistan savaşlarının dünyanın dört bir yanında Müslümanların radikalleşmesine yol açtığını kimse inkar edemez. Ama İslamcılar, Amerika''nın Suudi Arabistan, Afganistan ya da Irak''tan çekilmesiyle tatmin olmazlar. İsrail''in, Batı Şeria ve Gazze''den, Rusya''nın Çeçenistan''dan çekilmesi de onları durdurmaz. Çünkü asıl projeleri, dünyada İslam''ın egemenliğini yaymak ve şeriata dayalı din devletleri kurulmasını sağlamak.'''' Konuyu başyazısına çıkaran bir diğer gazete ise, merkez sol eğilimli Guardian gazetesi: ''''Yaptırdığımız kamuoyu araştırmasında İngilizlerin yüzde 64''ü önceki hafta Londra''ya yönelen bombalı saldırıda, Tony Blair''in Irak''la savaşa gitme kararının şu veya bu ölçüde rolü olduğunu düşünüyor. Bunda şaşılacak bir şey yok. İntihar saldırıları tabi ki Irak''tan önce başlamıştı. Tabi ki Usame bin Ladin''in ''Haçlılar'' ve Yahudilere yönelik saldırı emri verdiği fetvası 1998''de yayınlanmıştı. Ama bunların hiçbiri, Tony Blair''in George W. Bush''un arkasına takılıp giriştiği savaşların İngiltere''yi El Kaide için çok daha öncelikli bir hedef haline getirdiği gerçeğini değiştirmez. Ayrıca, batının Afganistan''da Rus Kızıl Ordusu''yla savaştığı zaman bin Ladin''i desteklemiş olduğu gerçeğini de örtemez.'''' ''''IRAK''TA SİVİL CAN KAYBI: 24 BİN 865'''' ''''Irak''ta sivil can kaybı: 24 bin 865.'''' İngiltere merkezli bağımsız bir grup olan Iraq Body Count''un Irak''ta can kaybı sayımına ilişkin dün açıkladığı ve bütün gazetelerde ayrıntılarıyla verilen rapor, Independent gazetesinde manşetten bu şekilde duyuruluyor. Habere göre, işgalin başladığı 20 Mart 2003''ten 19 Mart 2005''e kadar Irak''ta her gün ortalama 34 sivil öldürülmüş. Hem de Amerikalıların işgal karşıtı güçlerin 3 misli Iraklı sivil öldürdükleri anlaşılıyor. Independent gazetesi yapılan sayımdan bazı vurucu istatistiki sonuçları şöyle aktarıyor: ''''Ölenlerin yüzde 10''u yani 2 bin 400''ü çocuk ya da 18 yaşın altında, yüzde 10''a yakını ya da 2 bin 155''i kadın, hayatını kaybeden toplam 24 bin 865 sivilden 86''sını İngiliz askerleri, 9 bin 270''ini Amerikan askerleri öldürmüş, direniş karşıtı güçlerin eylemlerinde ölenlerin sayısı ise 2 bin 353, kaos yüzünden artan suç eylemlerinde de 8 bin 935 kişi ölmüş.'''' Independent konuyu başyazısında da işliyor ve Amerikan ve İngiliz makamlarının, Irak ile ilgili en büyük ayıplarından birinin ölen sivillerin hesabını tutmayı reddetmeleri olduğunu yazıyor. ABD-HİNDİSTAN NÜKLEER İŞBİRLİĞİ Hindistan Başbakanı Manmohan Singh''in Amerika Birleşik Devletleri''ni ziyareti sırasında yapri bir habere yer veriyor. ''''Londra''daki bombalı saldırılarılan şaşırtıcı açıklamanın yankıları da sürüyor. Dün Bush ile Singh''in yaptığı görüşmeden sonra, yıllardır Hindistan''a askeri amaçlı nükleer projeleri nedeniyle yaptırım uygulayan Washington''un, bundan böyle sivil nükleer projelerinde bu ülkeyle işbirliği yapacağı açıklandı. Financial Times başyazısında bu adımı eleştirerek, Amerikan kongresinden yaptırımları kaldıracak yasayı çıkarmadan önce iyi düşünmesini istiyor. ''''Hindistan''a, yani Nükleer Silahların Yaygınlaşmasını Önleme Anlaşması''nı ihlal ederek nükleer silah edinmiş bir ülkeye, sivil nükleer projeler için tam işbirliği teklif etmek bizzat anlaşmaların ihlali anlamına gelir. Çifte standart uygulamak olur ve İran ile Kuzey Kore konularında uzlaşma sağlanmasını daha da zorlaştırır. Tabi ki artık nükleer silah edinmiş; ama bu durumu meşruiyet kazanmamış ülkelerle ilişkilere bir çözüm bulmak lazım. Ama bu konuda ülkelere ayrı ayrı şeyler önermek yerine, Hindistan, Pakistan ve İsrail''in tümüne aynı şekilde uygulanacak uluslararası bir çerçeve oluşturulması gerekli. '''' Financial Times nükleer alanda yapmaması gerekeni yapan Washington''un buna karşılık, dünya nüfusunun altıda birini oluşturan Hindistan''ın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi''nde daimi üyelik isteğine direnmesini ''''anlaşılmaz'''' buluyor. Eylül ayında Almanya''da yapılacak genel seçimleri kazanması şansı yüksek görülen Alman Hıristiyan Demokrat Partisi''nin lideri Angela Merkel''in Fransa ziyareti sırasında, cumhurbaşkanlığına aday görülen Nicolas Sarkozy ile yaptığı görüşme birçok gazetenin ilgisini çekmiş. Financial Times, Sarkozy ile Merkel''in Avrupa Birliği konuları üzerinde kuvvetli bir anlayış birliği oluşturduğunu yazarken, Daily Telegraph, iki siyasetçinin resminin üzerine şu başlığı atıyor: ''''Mutlu çift Avrupa balayına hazır.'''' Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:37

İLGİLİ HABERLER