AZİZ YILDIRIM HERKESE VERDİ VERİŞTİRDİ
İSTANBUL - Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Sarı-lacivertli kulübü büyüttüğü için kendisine küfür edildiğini belirterek, "Statlarda Galatasaraylı bayanlar bile bana küfür ediyor. Bana küfür edilmesinin sebebi belli. Fenerbahçe'yi bu kadar büyütmem" dedi. Yıldırım, Fenerbahçe'nin bu sezon 2 kupayı da alacağını belirtti.Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Futbol Extra Dergisi'ne gündem oluşturacak çarpıcı açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe'yi büyüttüğü için kendisine küfür edildiğini belirten Başkan Aziz Yıldırım, "Statlarda Galatasaraylı bayanlar bile bana küfür ediyor. Bayanlar bile bu hale geldi. 'Peki niye ediyorlar?' diye sordum. Aldığım cevap, 'Bu kadar büyütmeyecektin Fenerbahçe'yi' oldu. Bana küfür edilmesinin sebebi belli. Fenerbahçe'yi bu kadar büyütmem" diye konuştu.
Küfürle sonuna kadar mücadele etmeyi sürdüreceğini kaydeden Yıldırım, "Ama ben sadece kendi stadımdaki küfürü durdurabilirim, diğerlerine bir şey yapamam. Maalesef bu konuda başkalarından gereken desteği göremedik" ifadelerini kullandı.
Ali Sami Yen Stadı'na kendisine küfür edildiği için gitmediğini, bu tepkisinin Galatasaray'ın şu anki yönetimiyle ilgili bir olay olmadığını söyleyen Yıldırım, "Ali Sami Yen'e küfür ettikleri için gitmiyorum. Kafamın kızdığı bir gün, giderim bakarsınız. Galatasaray'ın şu andaki yönetimiyle ilgili bir olay değil bu tepkim. Bir gün kafam eser giderim" şeklinde konuştu.
"FENERBAHÇE, BU SEZON İKİ KUPAYI DA ALACAK"
Fenerbahçe'nin bu sezon hem Türkiye Kupası'nı alacağını hem de ligde şampiyon olacağını söyleyen Yıldırım, "3 şampiyonluk yaşadım başkan olarak ama en önemlisi bu sene olacak. Bu sene Fenerbahçe hem kupayı alacak hem de ligi. Bunu şimdiden söylüyorum. Çünkü Fenerbahçe'nin kadrosu bu iki kupayı da alacak güçte. Kadro farkı var" dedi.
2010 yılına kalmadan Fenerbahçe'nin Avrupa'nın bir numaralı kulübü olacağını iddia eden Yıldırım, "İki yıla kalmadan bitecek bir projem var. Bu proje 2010 yılına kalmadan Fenerbahçe'yi Avrupa'nın bir numaralı kulübü yapacak. Yani her yıl kasasına 400 milyon dolar giren bir kulüp olabiliriz, şimdiden söylüyorum" ifadelerini kullandı.
'Tek bir mücadelem var, o da Fenerbahçe' diyen Yıldırım, "Diyorum ki 'Bana tezahürat yapmayın'. Eğer alkışladıklarında 'Çok mutlu oluyorum' desem, bu tribünler hiç susmadan 90 dakika benim için bağırır. Ama ben istemiyorum bunu. Benim bir tek mücadelem var, o da Fenerbahçe. Benim için önce Fenerbahçe. Fenerbahçe için affetmem kimseyi. Kendim için affederim ama Fenerbahçe için asla. Bu; kardeşim, en yakınım, kim olursa olsun. Bakın şunu söylüyorum, benimle ilgili bir konuda biri bana kızsa da küfür de etse affederim ama Fenerbahçe için asla" diye konuştu.
"GALATASARAY'A AYRICALIĞI KABUL EDEMEYİZ"
Galatasaray'a ayrıcalık yapılmasını kabul edemeyeceklerini belirten Yıldırım, "Bugüne kadar devletten tek kuruş yardım almadık. Her şey Fenerbahçeliler'in parasıyla yapıldı. Ama diğer rakiplerimiz devlet yardımıyla gidiyor. Bugün açıklanan Galatasaray'ın bir TOKİ olayı var. Tamam, rakamlar açıklanmadan tam resmi bir şey söylemek yanlış ama görüntü devletin desteklediği anlamında. Devlet yardım yapıyorsa herkese yardım yapacak. Galatasaray'ın olayı sonuçlandıktan sonra herkesin de buna göre bir talebi olacaktır. Elbette bizim de olacaktır. Seyrantepe konusunda devletin katkıları neyse, o katkıların aynısını biz de talep ederiz. Spor kulüpleri spor yapmak için kurulmuştur. Buralar rant kapıları değildir. Bizim için de öyledir. Bu olayın sonunu bekliyoruz. Burada devletin Galatasaray'a tanıdığı imkan ne ise bunu biz de isteriz, Beşiktaş da ister, Trabzonspor da, diğer Anadolu kulüpleri de" diye konuştu.
Galatasaray'ın Fenerbahçe derbisi hariç 40 binin üzerine çıkacak maçının olmadığını belirten Yıldırım, "Ben olsam Galatasaray'ın stadını Ali Sami Yen Stadı'nın olduğu yere yaparım. Hatta ben olsam şimdiye kadar yapmıştım bile. Stadı 40 bin kişilik yapardım. Çünkü Galatasaray'ın Fenerbahçe derbisi hariç 40 binin üzerine çıkacak maçı yok" dedi.
"FEDERASYONUN YABANCI KONUSUNDAKİ KARARI TÜRK FUTBOLUNA İHANET"
Türkiye Futbol Federasyonu'nun yabancı konusundaki kararının Türk futboluna ihanet olduğunu ifade eden Yıldırım, "18 takımın 9 tanesi 'Serbest kalsın' derse, sen de bunu uygulamazsan o zaman keyfi davranıyorsun demektir. Bu yapılan Türk futboluna ihanettir. Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe'ye değil. Yabancıda sınırlama kalksaydı Kore veya Japonya'dan bir tane iyi futbolcu getirecektim. Kafayı kumdan çıkaralım, görsün herkes. İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkelerin federasyon yöneticileri aptal, biz çok bilgiliyiz öyle mi? Arnavutluk hariç dünyanın hiçbir yerinde yabancı insanlara kapısını kapatan ülke kalmadı. Bir de Küba var. Yabancı transfere sınır konması konusunda çok şeyler konuşacağım, hele şu maçlar bir bitsin" diye konuştu.
Milli Takım'da çok sayıda Avrupa kökenli oyuncu olduğunu belirten Yıldırım, "O zaman bunlara da yasak koyacaksınız. Çünkü bunlar da o Türk çocuklarının önünü kesiyor. Türk çocuğu derken eğer Türkiye'deki çocukları kastediyorsan, o zaman bunları da yasaklayacaksın kardeşim" dedi.
Türk futbolcusunun eğitiminin eksik olduğunu söyleyen Yıldırım, "Türk futbolcusunun eğitimi yok. Çünkü Türkiye'de eğitici yok. Adam alkolik, sigara içiyor, her haltı yiyor. Sonra futbolu bıraktığında alıyorsun onu ve hoca yapıyorsun. O da geleceğin Türk futbolcusunu yetiştiriyor. Bizim futbolcularımız topa vurmayı biliyor, kafa vurmayı biliyor ama nerede duracağını bilmiyor. Yani eğitimi eksik" diye konuştu.
"DENİZ BARIŞ OLAYI LEVENT BIÇAKCI'NIN HATASI"
Federasyon yönetiminde görev alan birinin bazılarına para verip Fenerbahçe tribünlerini kendisi aleyhinde bağırttığını söyleyen Yıldırım, "Haluk Ulusoy bana haber gönderdi, araya ricacılar koydu bu ismi açıklamamam için. O'nun ricası üzerine bu şahsın ismini açıklamadım. Şikayet de etmedim ama İl Güvenlik Kurulu'nda olayı anlattım" dedi.
Deniz Barış olayının Levent Bıçakcı'nın hatası olduğunu belirten Yıldırım, "Hukukçu olmasına rağmen yanlış yorum yaptı. Ondan sonra yanlış yaptığını da söyledi. Düzeltmek için de neredeyse 30 defa Tahkim Kurulu'na baskı yaptı" ifadelerini kullandı.
Federasyon yönetimindeyken Şekip Mosturoğlu'na vefasızlık yapıldığını, Fenerbahçe olarak kendisine sahip çıktıklarını ifade eden Yıldırım, "Ama bu sadece bir vefa olayı değildi. Şekip Bey'in Fenerbahçe'ye çok faydalı olacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
İsviçre maçı sonrası yaşanan olaylar nedeniyle FIFA'nın Türkiye'ye verdiği cezanın kesinlikle doğru olduğunu belirten Yıldırım, "Serkan'a ceza verilmesi ise tamamen düzmeceydi. Federasyon ihleyi Serkan'ın üzerine yıkmak istedi ama yıkamadı. Talimatla yapılan bir şeydi bu" şeklinde konuştu.
Federasyon Başkanı Haluk Ulusoy ile konuşmadığını, federasyon ile ilişkileri Şekip Mosturoğlu'nun yürüttüğünü belirten Yıldırım, "Haluk Bey'le konuşmuyorum. Bizim Şekip Bey konuşuyor. Federasyonla ilişkilerimizi o kanalla yürütüyoruz" dedi.
Ayhan Bermek'in yanlış liste yaptığını kaydeden Yıldırım, "Kulüplere dayalı olmayan bir liste yaparsan kazanamazsın. Bu kadar basit" ifadelerini kullandı.
"FENERBAHÇE'DE MUHALEFET YOK"
Fenerbahçe'de muhalefetin olmasını gerektiren kötü bir şeyin olmadığını belirten Yıldırım, "Fenerbahçe'de muhalefet yok. Muhalefeti ne yapacaklar? Var mı yapacak şey, gösterin? Muhalefet yapılması için, bazı şeyleri kötü yapman lazım. Neyi kötü yaptık ki neye muhalefet olacak?" dedi.
Yönetim kurulundan basına haber sızdıranları tek tek temizlediğini belirten Yıldırım, "Şimdi yönetimdeki arkadaşlar niye burada olduklarını, bu konuları hiç affetmediğimi biliyor. Tek tek temizlemeye başladıkça haber sızdırma da kesildi" diye konuştu.
Hakan Bilal Kutlualp'e Divan Kurulu toplantısında yaptığı ağır konuşmadan dolayı hiç üzüntü duymadığını kaydeden Yıldırım, "Hakan Bilal Kutlualp kendi kendine gitti. Pepermoon'da fazla yemek yedi, orada şaşırdı bana göre. Birdenbire kendi kendine 'top'a çıktı. Kendi kafasına göre" dedi.
Kulübe üye olan bir gazetecinin kulübün menfaatleri doğrultusunda hareket etmesi gerektiğini belirten Yıldırım, "Biz kulübün üyesiyse ona gazeteci olarak bakmayız. Üyemiz olan gazetecinin kulübün menfaatleri doğrultusunda hareket etmesi lazım. Kulübün menfaatine göre hareket etmezse, o zaman kulüp tüzüğünü uygularız. Bu kadar basit. Objektif olma mecburiyetinde olmayan kişidir aslında gazeteci. Objektif olursa eğer o zaman gazetecilik yapamaz" diye konuştu.
Hiçbir gazeteciyi patronuna şikayet etmediğini kaydeden Yıldırım, "Kim söylüyorsa, yalan. Zaten bu şekilde kişileri şikayet etsem, merak etme hepsini görevden alırlardı. Bu kadar gücümüz var yani" ifadelerini kullandı.
"FENERBAHÇE'DE KARARLARI BEN VERİRİM"
Hayatı boyunca dayısından hiç para almadığını kaydeden Yıldırım, "Ben hayatım boyunca dayımdan bir defa dahi bırak kulüp için, kendi özel hayatım için bile para almış değilim. Kardeşlerim de benden almamıştır. Dayıma saygı duyarım ama ailede herkesin kasası ayrıdır. Ancak biz saygıdan dolayı, bugüne kadar herkesin konuştuğu bu söylentiyi yalanlamadık. Dayımın söylediklerini çarpıtıyorlar. Sanki parayı o veriyor da ben o parayla bu işleri yapıyorum. Ben Fenerbahçe başkanlığına aday olduğumda izin dahi almadım. Seçime girmeme iki gün vardı, gittim dayıma 'Ben böyle bir şeye soyundum, seçime giriyorum, haberin olsun' dedim o kadar. Ben her gün dayıma gidip de Fenerbahçe ile ilgili 'Şunu yapacağım, bunu yapacağım' filan demem, bu benim yapımda yok" dedi.
Fenerbahçe Kulübü'nde kararları kendisinin verdiğini belirten Yıldırım, "Eğer ben vermesem; bu kadar amigoları, şunları bunları temizleyebilir miyim? Bütün icraatımın doğrusu-yanlışı hepsi benimdir. Tabii ki dayım benim büyüğüm; oturur konuşurken fikir söyler, o başka" diye konuştu.
Milli Takımın dünya üçüncülüğünün de Galatasaray'ın UEFA şampiyonluğu gibi tesadüf olduğunu söyleyen Yıldırım, "Bana göre aynı. Dünya üçüncüsüyüz diye övünüyoruz. Oynadığımız bir tane Avrupa takımı yok. Galatasaray sportif olarak Milan'ı yenmiş, bunu inkar edebilir miyiz? Tarih yazıyor. Eğer Galatasaray hazırlıklı olsaydı, bu durumlara düşer miydi? Ama onlar hazırlıksızdı. Benim tesadüfi dediğim bu" dedi.
"BEŞİKTAŞ YÖNETİMİ'Nİ MURAT AKSU AYAKTA TUTUYOR"
Avrupa'da başarılı olmak için kadro, teknik ekip, yönetim ve başkanda istikrar olması gerektiğini belirten Yıldırım, "Milan, Barcelona, Real Madrid, Arsenal, Manchester United hep var. Böyle yapmazsan, 'Ben bir defa başarılı olayım' dersen, Steaua Bükreş gibi olursun" diye konuştu.
Barcelona'nın Kamerunlu yıldızı Eto'o için Real Madrid'de forma giyerken 10 milyon dolar verdiğini ama kulübünün vermediğini belirten Yıldırım, "Eto'o'yu elimizden kaçırmadık. Çünkü Türkiye Eto'o'yu bilmiyorken, biz biliyorduk. Real Madrid'in malı olduğu dönemde istedik ama gözlerinin önünde olması gerektiğini söyleyip Malaga'ya kiraladılar. Daha sonraki pazarlıkta 10 milyon dolara kadar çıktık ama yine vermediler" dedi.
Beşiktaş yönetimini Murat Aksu'nun ayakta tuttuğunu söyleyen Yıldırım, "Galatasaray ve Beşiktaş başkanları ile bu aralar hiç konuşmuyorum. Bir şey gerekirse arkadaşlar görüşüyor. Murat Aksu ile görüşüyorum ara sıra. Murat iyi çocuktur. Zaten o olmasa Beşiktaş yönetimi bir gün bile duramaz, yıkılır" diye konuştu.
Kulüp binasının stada taşınacağını, şimdiki kulüp binasının ise misafirhane olarak kullanılacağını belirten Yıldırım, "Aynı zamanda otel yapmak istiyoruz. Sponsorluk konusunda hedefimiz yılda 30 milyon dolara çıkmak" şeklinde konuştu.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 06:37