Ekonomi
  • 2.6.2003 00:07

BAKAN BİNALİ YILDIRIM :"DEVLET DEMİRYOLLARINI ÖZELLEŞTİRME ÇALIŞMALARINA BAŞLADIK"

SEZGİN AKKOYUN İSTANBUL - Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Devlet Demiryolları özelleştirme çalışmalarına başladık" dedi. Mimar ve Mühendisler Grubu'nun Dedeman Oteli'nde düzenlediği kahvaltılı Olağan Genel Kurulu'na Bakan Binali Yıldırım'ın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Saat 10.00'da düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan Bakan Binali Yıldırım, Türkiye'nin 450 milyon kişinin yaşadığı bir metralanda hitap eden bir konuma sahip olduğunu açıklayarak, ulaşımın büyük yükünün karayoluyla sınırlandırıldığını belirtti. Yıldırım, "Taşımacılığın yüzde 94'lük oranı karayolunda, yüzde 6'sı da hava, deniz ve demiryolu taşımacılığında sıkışmıştır. Böyle bir dengesizlik dünyanın hiç bir yerinde yok. Oysaki ülkemizde kara filosu Avrupa ülkelerinin toplamının iki katı. Kaynaklar yıllar boyu verimsiz kullanılmıştır. Eskiden karayolu lobisi, deniz ve demiryolu taşımacılığının gelişmesini engelliyordu. Son zamanlarda gelişmesini istiyorlar, bu da bizi sevindiriyor. Bizim yapmamız gereken son 50 yıllık bu çarpık yapılaşmayı düzeltip, ulaşım sistemleri arasında denge kurmaktır" dedi. "ANKARA-İSTANBUL ARASI 6.5 SAATTEN 3.5 SAATE İNDİRİLECEK" Demiryolu ve kabotaj hattında deniz yolu taşımacılığını geliştirmeyi hedef haline getirdiklerini belirten Yıldırım, "Bir ulusal ulaşım ana stratejisi oluşturmak için, 20 kişilik çekirdek kadro oluşturduk. Bu kadro Ağustos ayında ilk ara raporlarını yayınlayacak. Çıkan sonuçlara göre projelerimizin önceliğini netleştireceğiz. İstanbul-Ankara arasında demiryolunun yenilenmesi rehabilitasyonu, araçların hızlandırılması, hatların çiftli hatta dönüştürülmesi, sinyalizasyonun yenilenmesi ve tünellerle yolların kısaltılması gibi işlerin temelini 8 Haziran'da atacağız. Bu 20 yılda ilerlemeyen bir projedir. Ankara-Eskişehir demiryolu üzerinde de çalışıyoruz. İkinci etabın inşasına da başlıyoruz. Yaptığımız çalışmalarla 6.5 saatlik Ankara-İstanbul seyahati, 3-3.5 saat seviyesine düşecektir" dedi. Ayaş Tüneli ile başlayan sürat treni projesine değinen Yıldırım, "Bu projeye 700 trilyon lira para harcandı. Ancak hedefin yüzde 20'sine bile ulaşılmadı. Bu proje tünele çakılmıştır. Topografik yapıya bakılmamış, fay hatları, dağlar, tepeler, dereler, viyadükler dikkate alınmamıştır. Hatta yolun geçtiği yerde hiç bir yerleşim yeri yoktur. Ülkemizin bu mali sıkıntıları içinde bu projeyi devam ettirmek akıl sahibi insanların yapamayacağı bir şeydi, biz de beklemeye aldık" şeklinde konuştu. "BU SENENİN SONUNA KADAR MARMARAY PROJESİ'NİN TEMELLERİ ATILACAK" Demiryolları ile ilgili 18 proje daha olduğunu ifade eden Yıldırım, "Ankara-İstanbul ile bağlantılı tüp geçit ve Marmaray projeleri sayesinde İpek Yolu Avrupa'nın en kuzeyinden Asya'nın en güneyine uzanacak. Çalışmalar devam ediyor. Bu senenin sonuna kadar tüp geçitle Marmaray'ın temeli atılacaktır. Kuzey-güney koridorunun güçlendirilmesi için çalışmalarımız sürüyor. Karadeniz ve Akdeniz'i en kısa, en etkin şekilde birleştirmek lazım. Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri ulaşım alt yapılarında entegrasyon yetersizliğidir. Üretim alanlarından transfer alanlarına kesintisiz rakam ve demiryolu bağlantıları yapılmalıdır. Fabrika ve organize sanayi siteleri arasındaki alt yapıyı yap-işlet-devret modeli ile geliştireceğiz" dedi. Devlet Demir Yolları'nın alt yapısında değişikliğe gidileceğini açıklayan Yıldırım, "DDY'nin tekelinin kırılması ve özelleştirme gündemimizde. DDY halen kamuya en çok yük getiren kuruluş, parlak bir durumu yok. DDY'ye hazineden verilen para, yılda 12 milyar dolardır. Bu para da sadece işletmeyi ayakta tutmak içindir. Biz demiryolunu ayağa kaldırmaya karar verdik. Şanssızlığımız hassas, kırılgan ekonomik yapıdır" şeklinde konuştu. "SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI'NI KADERİNE TERK EDEMEYİZ" Anadolu'da bazı şehirlerdeki havaalanlarında trafik olmadığını belirten Yıldırım, trafik olmamasına rağmen masrafların ve faturaların olduğunu, kullanılmayan havaalanlarının maliyetinin ise ülkemize 4 milyar dolar olduğunu kaydetti. Bu ülkenin bu kadar müsrifçe kullanacak zenginliği olmadığını söyleyen Yıldırım, "Bu dengesizliği ortadan kaldırmalıyız. Biz yine de yapılmış şeylerin ülkeye nasıl kazandırılabileceğini düşünüyoruz. Sabiha Gökçen Havaalanı muazzam ama bomboş. Bu alana ülkenin savunma kaynaklarından 700 milyon dolar harcandı. Oysa en son yapılacak iş, en önce yapılmış, paralar bitmiş. Biz bu noktadan sonra onu kaderine terk edemeyiz. Bir an önce ülke ekonomisine kazandırmamız gerek. Burayı bir an önce aktif edecek her türlü tedbiri alacağız" şeklinde konuştu. "YENİ GEMİ İNŞA ALANLARI BELİRLEMEK VE YATIRIMA AÇMAK İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR" Havayolu taşımacılığının oldukça pahalı olduğunu sözlerine ekleyen Bakan Yıldırım, "İnsanımız bir çoğu, ömrü hayatında tayyareye binmeden öteki dünyaya göçüyor. Bu insanımıza büyük haksızlıktır. Hedefimiz bu ülke insanının tamamının uçağa binmesini sağlamaktır. Denizciliğimiz ile ilgili durum pek parlak değil. Denizciliğin kaderi değişiyor. Cenab-ı Hak doğal asfaltı yaratmış, ne dağları delecek, ne tünel yapacaksınız. Sadece yanaşma yeri yapmanız gerekiyor. Ülkemizdeki deniz taşımacısı, yakıtı diğer ülkelerden daha pahalıya alıyor. Bunun üzerine diğer masrafları koyduğunuzda ortaya çıkan taşıma masrafı cazip olmuyor. Yeni gemi inşa alanları belirlemek ve bunları yerli yabancı yatırımcıların kullanımına açmak için çalışmalarımız devam ediyor. Liman ücretlerimiz de çok yüksek. Bunlar için de çalışmalarımız sürüyor" dedi. Konuşmanın sonunda Bakan Yıldırım'a, dernek tarafından bir tablo hediye edildi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:05

İLGİLİ HABERLER