Gündem
  • 17.8.2013 19:24

Bakan Bozdağ : Bu firavuna birisi mutlaka hesap sorar

Başbakan Yardımcısı Bozdağ: "Acaba, Suriye'de veya Mısır'da öldürülenler Müslüman değil de gayri müslim birileri olsaydı, Batı, BM, AB ya da başkaca ülkeler, uluslararası örgütler, seyirci kalır mıydı? Sessiz durur muydu?"
- "Firavunun kucağında yetişen Musa, nasıl firavuna hesap sorduysa onlardan geçmişin hesabını aldıysa, 21. asrın firavunlarından hesap soracak Musa'lar mutlaka olur. Olacaktır"


KASTAMONU (AA) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Acaba, Suriye'de veya Mısır'da öldürülenler Müslüman değil de gayri müslim birileri olsaydı, Batı, Birleşmiş Milletler (BM), AB ya da başkaca ülkeler, uluslararası örgütler, seyirci kalır mıydı? Sessiz durur muydu?" dedi.

Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde düzenlenen 27. Uluslararası Kültür ve Sarımsak Festivaline katılmak üzere ilçeye gelen Bozdağ, Taşköprü Belediyesi'ni ziyaret etti.

Bozdağ, festival programında yaptığı konuşmada, Mısır'da askerin seçimle işbaşına gelmiş iktidarı darbeyle iktidardan uzaklaştırdığını hatırlattı.

Demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, milli irade, hürriyet ve eşitlik gibi değerleri katleden bir askeri darbe karşısında, ABD, AB, AGİT, Avrupa Konseyi, Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Batı ülkeleri ve dünyanın diğer ülkelerinin darbe diyemediğini ifade eden Bozdağ, şunları kaydetti:

"Sadece Afrika Birliği bir tavır koydu, bir de Türkiye Cumhuriyeti şiddetli tavır koydu. Bu darbedir. Bu demokrasi ve milli iradenin, insan onurunun katledilmesidir, yok edilmesidir diye tavır ortaya koyduk. Darbe diyemediler, 3 haftada. Ramazan ayında, sahur vaktinden sonra sabah namazını kılmaya hazırlanırken, rükuda, secdede insanları gerçek mermilerle keskin nişancılarla kurşuna dizdiler. 200'den fazla insanın öldüğüne dair haberler geldi. O zaman da tavır koymadılar. Şimdi orada, binlerce insanı katleden, katliamlar yapan bir yapı var. Darbeci general adeta, firavun anlayışını 21. yüzyılda hortlattı ve kendi insanlarına, masum insanlara, elinde silah olmayanlara, sadece orada bir tepki ortaya koyanlara gerçek mermilerle keskin nişancılarla ölümler yağdırmaya başladı. Burada Taşköprülülere soruyorum. Sizin aracılığınızla da milletimize soruyorum. Acaba, Suriye'de veya Mısır'da öldürülenler Müslüman değil de gayri müslim birileri olsaydı, Batı, BM, AB ya da başkaca ülkeler, uluslararası örgütler, seyirci kalır mıydı? Sessiz durur muydu? Ne yapıyorsunuz demez miydi? Şimdi ne diyorlar? Darbe demediler. Peki ne diyorlar? İtidal çağrısı yapıyorlar. Yahu adam masum insanları kurşuna diziyor, öbürünün elinde bir şey yok. Sadece Kelime-i Şehadet getirerek, şehit olduğuna inanarak, ruhunu Rabbine teslim ediyor. Başka hiç ama hiçbir şey yok. Kime itidal tavsiye ediyorsun? Eli kanlı katiller var. Kendi vatandaşını öldürenler var, ölüm talimatını verenler var."

Tüm bu olaylar karşısında BM'nin uygulayacağı kurallar olduğunu vurgulayan Bozdağ, "İnsan hakları sözleşmelerinden kaynaklanan, uluslararası yapılardan kaynaklanan müeyyideler var ama maalesef hiç ama hiçbirini uygulama niyetinde değiller. Bunların gerçek yüzünü bir kez daha iyi görmemiz lazım. Demokrasi diyeceksiniz, insan hakları diyeceksiniz, başka şeyler diyeceksiniz, İslam ülkesinde bunlar yok edildiği zaman, tık yok. Ses yok. Katillere, canilere teslim olacaksınız. Madem demokrasi ve insan hakları, o zaman sesinizi yükseltin" diye konuştu.

Türkiye'de bir şey olduğu iddia edildiği zaman, Türkiye'nin her yerinde Batılı vekillerin, milletvekillerinin görüldüğünü ve bunların hemen raporlar yayınladığını anımsatan Bozdağ, "Yahu, sizin rapor yazan ellerinizi mi kırdılar? Yoksa Sisi, oradaki masum insanların katliam emrini verip, katliam ettirirken, uluslararası AF örgütünün rapor yazan ellerini mi kestirdi? Yoksa bu insan hakları ihlalidir, insanlık suçudur diyecek olanların elini mi kestirdi. Peki niye konuşmuyorsunuz? Niye söylemiyorsunuz? Bunun için bunların gerçek yüzünü iyi görmek lazım" ifadelerini kullandı.

Bozdağ, bunların, Mısır'da işleyen bir demokrasiden ve Mısır'ın ikinci bir Türkiye olmasından, demokrasiyle insan haklarıyla hürriyet, eşitlik, hukukla iktidarın seçimden seçime, sandıkta el değişmesiyle yol almasından rahatsız olduklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Onun için de bu rahatsızlıklarını başka usullerle ortadan kaldıracak bir takım zalimlere destek veriyorlar. Onlar ne yaparlarsa yapsınlar, Mısır'da da insanlar artık eskisi gibi değil. Türkiye'de de değil, dünyanın hiçbir yerinde de değil. İnşallah Mısır'da da bu katliamlar son bulur. Bu zalimler akıttıkları kanda boğulurlar. Bir gün Başbakanımızın dediği gibi, firavunun kucağında yetişen Musa, nasıl firavuna hesap sorduysa onlardan geçmişin hesabını aldıysa 21. asrın firavunlarından hesap soracak Musa'lar mutlaka olur. Olacaktır."

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 12:42

İLGİLİ HABERLER