Başakşehir PSG'yi ürküttü
Başakşehir - PSG maçı sonrası olay olan yorum! "Kabadayı gibi, ürküttü..."
Hürriyet Gazetesi yazarı Orhan Uluca başta olmak üzere spor yazarları, temsilcimiz Başakşehir'in sahasında PSG'ye 2-0 mağlup olduğu mücadeleyi değerlendirdi.
ORHAN ULUCA
Önde baskı yaparak maça başlayan Başakşehir iyi bir ilk devre oynadı. Kalesinde sete yerleştirdiği rakibine karşı kazandığı topları baskıya rağmen kaptırmadan üçüncü bölgeye taşıyarak etkili ataklar gerçekleştirdi.
İki eski on numara olan İrfan Can ve Berkay üzerinden isabetli paslarla baskıyı kıran temsilcimiz kenara indiğinde ise serseri ortalardan ziyade akıllı bir şekilde ceza yayı üzerindeki pasla çıkarak önemli şut imkânlarına sahip oldu. Visca biraz iyi vursa ya da İrfan Can biraz daha hızlı bir şekilde düşünüp kendisinden beklenen şutları çıkarsa oynadığı iyi oyunun karşılığını daha ilk devre bitmeden alabilirdi.
Neymar’ın sakatlanarak yerini Sarabia’ya bırakmasıyla topa sahip olma oranını artıran Paris ekibi zaman zaman etkili oldu belki ama uzun süreli baskı kuramadı. Mbappe’nin hızı ve tekniğini birleştirerek bireysel olarak etkili olduğu anları dışarıda bırakırsak ilk devrenin galibi burun farkıyla da olsa Okan Buruk’un Başakşehir’i oldu. Güzel oyunun tek eksiği tıpkı Leipzig maçında olduğu gibi burada da goldü.
İkinci yarıya hızlı başlayan Başakşehir üst üste bulduğu pozisyonlarla geçtiğimiz sezonun Şampiyonlar Ligi finalini oynayan Paris Saint Germain’i bunaltıp sahasına hapsetti. Bolingoli-Mbompo’nun tutuk oyunu ve gelmeyen gol dışında eksik yoktu sahada. Özellikle Visca’nın sazı eline almasıyla beraber Başakşehir rakibi PSG’ye belki de oyun olarak en kötü çeyrek saatlerinden birisini yaşattı.
Denge bozulmamış olsa da oyun üstünlüğü tartışmasız bir şekilde Başakşehir’deydi. Tam bu noktada kornerden Kean’in attığı gol ise her şeyi tersine çevirdi. İyi oynarken yenilen bu golden psikolojik olarak da etkilenen Başakşehir inancını kaybetti ve ikinci gol de yine Kean’in ayağından geldi. Geçen sezonun Şampiyonlar Ligi çeyrek finali oynayan Avrupa’nın iki önemli takımına karşı oynadığı iki maçta da oyun olarak kendisini kanıtlayan Başakşehir bu maçlardan puan alamasa da saygı duyulmayı kesinlikle hak etti.
ÖNDER ÖZEN
2 takım arasında ciddi farklar var. Bugün rakibi Şampiyonlar Ligi'nin finalistiydi. PSG, 4 yıldır Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak için kurulan bir takım, bunu unutmamak gerekiyor. Bizim ligimizin şampiyonu bu kadar oynayabilirdi, bana göre tamamdır. Şampiyonlar Ligi'ne çok odaklanmış durumdalar. Başakşehir, böyle bir ekibe karşı oynadı. Her çeşit pozisyona girdi.
Bugün hiç kimseyi tanımayan bir scout gelse, bu 17 numara kim diye sorardı. İrfan Can gerçekten kabadayı bir oyun oynadı, bu sahneyi çok iyi değerlendirdi. Moise Kean'i 19 yaşında aldılar, Mbappe'yi 18 yaşında aldılar, Di Maria'yı bitmemişken MANU'dan aldılar, Sarabia'yı tam zamanında Sevilla'dan aldılar. Neymar'ı en iyi döneminde dünyanın parasını vererek Barcelona'dan kopardılar.
Bir de Başakşehir'e bakalım; Başakşehir Demba Ba'yı finale giderken alabilirdi ancak. Demba Ba için Bundesliga'lar, Premier Lig'ler geride kaldı. Birinde kariyerinin başındaki zıpkın oyuncular, diğerinde kariyerinin zirvesini geride bırakmış oyuncular. Temel fark, uçtaki oyuncuların zirvede olup olmadığı. Siz Demba Ba'yı 23-24 yaşında yakalayamıyorsunuz.
Şampiyonlar Ligi çok başka bir seviye. En kalite teknik adamlar çalışıyor. Şampiyonlar Ligi'nde şansla şampiyon olamazsınız. Her yerde olur, burada olmaz. Bana sorarsanız Başakşehir 2 maçta 0 puan almış olmasına rağmen, misyon olarak tamamdır, görevini yerine getirmiştir.
Başakşehir hakikaten çok ürküttü Tuchel'i. Bir ara ciddi endişeye kapıldı, bunu yaptığı değişikliklerden de anladık. Eleştiriler olur, Fransa futbol tarihinin bir numaralı kadrosu bu. Fransa'nın efsane futbol adamlarına böyle bir kadro verilmedi, bunu bir Alman yakaladı. Üstelik en iyi Alman'a da vermediler, başarmaya aday birine verdiler. Tuchel mutlaka eleştiriler alır.
Crivelli, Fransa'da üst düzey şans bulabilmiş bir oyuncu değil. En iyi golcülerden biri olsa, Fransa'da ya da bir başka batı ülkesinde şans bulabilirdi. Kabul edelim, biz biraz daha 2. ya da 3. bant oyuncuları alabiliyoruz. Crivelli mücadeleci, çok yüksek enerji ve adanmışlık ortaya koyabilen bir oyuncu ama vuruş anlamında eksikleri var.
METİN TEKİN
Ben bu kadar beklemiyordum açıkçası Başakşehir'i. Kolay değil. Cesur olabilirsiniz, cesareti gösterirsiniz ama yapamayabilirsiniz. Başakşehir cesurca oynadı ve yaptı. 18 şut, 4 isabet ve bunların belki de hiçbiri saçmasapan vuruşlar değil. 2-0'a çok üzüldüm ama çok da beğendiğimi söyleyebilirim Başakşehir'i. Hiç dağılmadan, birlikte oynadı ki Türk takımlarının çok yaşadığı bir şeydir. 2-0, 2 maçı da kaybettik ama çok keyif aldım, Başakşehir'in bu kadar üretken olması önemli.
Her şey oldu, gol olmadı. Ellerinden gelenin karşılığını oyun olarak buldular. 1 kişi vardı, çok farklı. Mbappe çok başka. Dünyanın en önemli oyuncusu olma yolunda gidiyor, çok etkilendim ondan. Enteresan bir oyun değil, enteresan oyuncular gördük. Takım anlamında, hücum etkinlikleri anlamında çok bir şey görmedik belki ama çok önemli oyuncular gördük. Harika savunma duruşu, enteresan bir takım görmedim ama acayip bir oyuncu var Mbappe diye, çok şeyi değiştiriyor.
Çok zevkli bir maçtı, iki tarafa da gidip gelen, harika pozisyonların olduğu bir maçtı. PSG adına pozisyon oluşması anlamında bir numara Mbappe'ydi.