BASINDA KAYSERİ YENİLGİSİ
Çarşamba günü Şampiyonlar Ligi'nde PSV'yi yenen ve büyük moralle Süper Lig'e dönen F.Bahçe deplasmanda Kayseri engeline takıldı. Spor yazarları Edu'nun kırmızı kart görmesinin yanlış olduğunu savunurken, Zico'nun yaptığı taktik hataları da eleştirdi. Basında çıkan yorumlar şöyle;
GÜRCAN BİLGİÇ: STAJA DEVAM! (SABAH)
Appiah sekerek oynuyor. Ayrıca neden oynuyor kimse anlamış değil. Hâlâ sakatlığının etkisinde, belli ki formsuz. Zico, Deniz'i çıkarıp, Yasin'i sahaya sürüyor. Deniz şaşkınlık içinde. Zico kollarını açarak "Başka çarem yoktu" diyor. Deniz'in aslında tandem oynadığını, Edu'nun yerine de görev alabileceğini düşünemiyor. Ondan da vazgeçtik, o anda sahada olan Iglesias'ı tutacak boy üstünlüğü yedek kulübesindeki Önder'de mi var, Yasin'de mi? Bunu da düşünemiyor.
Böylesine bir maç sonrasında Mehmet Topuz'un hakkını yemeyelim. Bu maçın en çok saygı duyulacak ismi olduğunu da belirtelim.
Son olarak, yine bir Şampiyonlar Ligi maçı sonrası, sabun köpüğü mücadelesi. Kaybedilen puan 20'ye ulaştı. Vurdumduymaz ve disiplin problemi olanlar, önceki maçlardaki gibi hâlâ bu özelliklerini koruyorlar.
Dün de takımı ateşlemek adına olsun, arkadaşlarını gayrete getirmek için olsun bir kişi ortaya çıkmadı. Vazgeçtiler, pes ettiler. Daha önce bunun bedelini ödemediler. Ne yedek kaldılar, ne de azar işittiler. Yine farklı olmayacak ki, neden düzelsinler?
AHMET ÇAKAR: KEPAZELİK! (SABAH)
Dünkü maça damgasını vuran yegane olay futbol dışı hareketlerdi. On dakikada bir oyuncular birbirine girdi. Kasti hareketler yapıldı ama çok ilginç, tüm Türkiye gibi, tüm stattakiler gibi hakem Oktay Demiray da bu kepazelikleri izledi. Bir hakem bir maçı ancak bu kadar çirkinleştirebilir.
Dün de başarılı bir Avrupa maçından sonra Kayseri gibi zor bir deplasmanda beklenen oldu ve F.Bahçe kaybetti. Aslında F.Bahçe'nin kaybedişinde hakem Demiray'ın çok önemli katkısı var.
Gelelim hakeme... Son yılların en kötü maçını yönetti. Çaldığı ve çalmadığı fauller yalan yanlış. Edu'ya gösterdiği ikinci sarı kart yanlış. Çünkü top Edu'nun göğsünün sol tarafına çarpıyor. Saha zaman zaman boks ringini andırıyordu. Ama Demiray'dan önlem yok! Lugano bir duran topta ceza alanı içinde çekiliyor, Demiray seyrediyor! Böyle olunca da kimse Türk hakemlerine güvenemiyor.
NECATİ BİLGİÇ: F.BAHÇE KATLEDİLDİ (FOTOMAÇ)
Fenerbahçe, zorlu Kayseri deplasmanında Semih'in kafa golüyle öne geçtikten sonra hakem Oktay Demiray'ın yanlış kararlarıyla Erciyes'in eteklerine gömüldü.
Eğer Zico ikinci yarı başında sahada dolaşan Appiah'ın yerine Kazım'ı oyuna alsa (o sırada durum 1-1'di) Fenerbahçe daha sonra Kazım'ın oyuna girmesiyle elde ettiği üstünlüğü daha önceden kuracağı için mağlup duruma düşmeyecek, belki de gol atacaktı.
Son sözümüz yönetime... Mehmet Topuz gibi sportmen olmayan bir futbolcuya asla Fenerbahçe formasını giydirmeyin.
SELÇUK YULA: ÜZÜLMEYE DEĞMEZ (FOTOMAÇ)
Dün Kayseri'de maça hakem Oktay Demiray damgasını vurdu. Fenerbahçe'yi mağlup etmek için elinden gelen her şeyi yaptı ve başardı. Bakıyorum da herkes hakemler için bir şeyler diyor ama Fenerbahçe hep sessiz kalıyor.
Bütün bu şartlar altında 65 dakika 10 kişi oynayan Fenerbahçe ne yapacaktı ki? Yalnız bir sözüm de Fenerbahçe'nin yönetimine. Mehmet Topuz, Edu'nun eline topun değmediğini gören en yakındaki kişi. Ama el diye itiraz eden, arkasından da atılması için çırpınan bir futbolcu. Devre arasında Fenerbahçe'ye gelme muhabbetleri oluyor. Çok iyi futbolcu olduğunu kabul ediyorum ama maçtan sonra bana bunları yazmam için yalvaran çevrenin fikri, böyle bir fubolcunun Fenerbahçe'ye gelmemesi yönündedir.
CAN BARTU: HAKEM FAKTÖRÜ (HÜRRİYET)
Hep bir telaş içindeydi sarı lacivertli takım ve bu arada Edu haksız iki kartla oyundan atıldı. Kayserisporlu oyuncular her faulde hakemin üzerine yürüyüp, etki altına aldılar. Edu'yu zorla attırdılar, oyunun hakimi oldular.
Kayseri takımı topu Fener'den daha iyi kullanıyor. Daha çok koşuyor ve daha sert oynuyorlar. Sert oynayan Kayserili futbolculara hakem hoşgörüyle yaklaştı ve oyun bir anda çığırından çıktı. Bir hakem bu kadar hata yapar mı? Fenerbahçe, tek santrforla oynarken golünü attı, 10 kişi kalınca oyunun kontrolünü rakibe kaptırdı.
Uzun süre 10 kişi mücadele ediyorsun ve kötü oynayan bir sürü oyuncun var. Sen teknik bir takımsan ve klas oyuncuların varsa, topu kullanacaksın. İleride sadece Semih'i bırakmışsın, yanına kimseyi gönderemiyorsun. Fırtına gibi bildiğimiz Deivid de etkisiz kalınca F.Bahçe, attığı golün dışında tehlikeli olamadı.
Maçın hakemi Oktay Demiray, Kayserisporlu oyuncuların etkisinde kaldı. Bu kadar çok itiraz edilen, bu kadar çok taciz edildiği bir durumda birçok kere kart gösteremedi. Saha içerisinde bu kadar çok konuşulmaz ki, bu kadar çok rol yapılmaz ki... Türk hakemleri, bu tür hareketlere göz yumuyor, takımlarımız Avrupa'ya çıktığı vakit zorlanıyorlar, Milli Takım rezil oluyor.
ALTAN TANRIKULU: ÇARPMA VE ÇARPIŞMA (HÜRRİYET)
Bu maç sonrası Zico için, şampiyonluk için, futbolcular için kötümser düşüncelere gerek yok.. Nasıl ki geçen haftaki Beşiktaş derbisi kazanıldığı zaman şampiyon olunmadığı gibi, şimdi de kaybedilmiş bir şampiyonluk yok ortada.. Barcelona, Bayern, gibi devler de haftayı yenik kapadılar.. Ama yenen gollerin çok iyi analizi yapılması gerek.. Takım olarak daha fazla pozisyon üretmenin, Semih'e daha fazla yardımcı olmanın gereği var..
Edu'nun kırmızı kart görmesinin ardından Deniz'in oyundan alınışı aslında bir hataydı.. Çünkü Deivid çıkıp orta saha daha güçlü tutulabilirdi..
Kayserispor'un ve Tolunay Kafkas'ın hakkını da yememek gerek.. Takımı geri düştükten sonra iyi müdahaleler yaptı. Iglesias'ın yerine oyuna sürdüğü Mehmet Eren maçı getirdi.. Fenerbahçe'nin bir türlü transfer edemediği Mehmet Topuz da maçın yıldızlarından biriydi. Kısacası bir çarpmanın ve bir çarpışmanın sonucu Fenerbahçe şampiyonluk yarışında 3 puan bırakarak döndü İstanbul'a..
MEHMET DEMİRKOL: BİR TAKIMIN BAŞINA DAHA NE GELİR? (MİLLİYET)
Edu'nun kırmızı kartı ve üstüne Deniz'in sakatlanması... Alex'siz bir takımın başına böyle zor bir deplasmanda daha ne dert gelebilir? Dün Fenerbahçe'nin omurgası kaydı.
Gelelim yine haftaya damgasını vuracak olana. En konuşulmaması gerekene. Hakeme.
Ne yaparsınız ki, bu sefer de Fenerbahçe cephesi ayağa kalkacak. 'Nasıl görmez, bu nasıl iş?'
Tabii ki bunları sormayacağım.
Ama hakem tartışması değil de bir hakemlik tartışması olarak şunu sormamız lazım. Edu'nun 2. sarı kartı, koluyla oynamış olsa bile neden sarı kart? Eğer topu kesmek için bilerek yaptıysa bariz gol şansı olduğundan direkt kırmızı olmalı! Yoksa da sarı olmamalı. Eğer bu sarı olursa her elle oynama sarı olmalı. Biliyorum daha çok şey soranlar çıkacaktır. Ama bu ya kırmızı olur ya da kart olmaz. Şimdi ne olacak? Yine bir ceza iptali daha yaşayacağız.