Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, liderlerin mal varlığı tartışmaları ile Başbakan Erdoğan'ın CHP'ye yönelttiği 'Atatürk'ün vasiyetine uyulmuyor' eleştirilerini değerlendirdi.
Deniz Baykal, CHP'nin kursağına İş Bankası'ndan girmiş bir tek kuruşun olmadığını belirtti.
Başbakan Erdoğan'ın, dün yaptığı konuşmada kendi mal varlığını açıklamamak için başka konuları gündeme getirmeye çalıştığını belirten Baykal, "kaygı duymasın, başına açıkladığından dolayı bir şey gelmez. İçeriğini bilemem ama... 'CHP' dedi, 'Atatürk'ün vasiyeti' dedi, 'Papadopulos' dedi ama bir türlü 'Maliye Bakanı Unakıtan', 'ben Recep Tayyip Erdoğan' demedi'' diye konuştu.
CHP lideri Baykal, Erdoğan'ın, hesap verme sorumluluğundan sıyrılmak için gündemi karıştırma çabasında olduğunu da savundu.
Baykal ayrıca, "bir siyasetçinin kendi mal varlığını kendisinin açıklaması suç değildir. Suç olan bir başkasının bunu açıklamasıdır. Sayın Başbakan'ın yine de bu konuda endişesi varsa kanuna beraber bakarız" ifadesini kullandı.
Baykal, siyasetçilerin parasının bulunmasının günah ve yanlış olmadığını ancak, bunu ne zaman ve nasıl elde ettiğinin önemli olduğuna dikkat çekti.
CHP lideri,''iktidar gücüyle mi elde ettin, alnının teriyle mi? Alnının teriyle ise helal olsun. Devlet ya da belediye gücüyle ise bu, sıkıntı verir. Başbakan, 1994'de belediye başkanı oldu. Olmadan önce Erdoğan'ın mal varlığı neydi, bugün nedir? Soru, bu kadar basittir" dedi.
Başbakanın mal varlığının miktarıyla değil, nasıl oluştuğuyla ilgilendiklerini belirten Baykal, "siyaset öncesi ve sonrasında mal varlığı nereden, nereye, nasıl geldi. Bunun cevabını verilmiyor. Toplum cevabını bekliyor" şeklinde konuştu.
"Erdoğan Unakıtan'la yollarını ayırmalı"
Mal varlığına ilişkin tartışmaları Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Başbakan Erdoğan'dan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'la yollarını ayırması gerektiğini söyledi.
Önümüzdeki günlerde Maliye Bakanı Unakıtan hakkında ikinci bir gensoru vereceklerini söyleyen Baykal, "sayın Başbakan da bunu bahane kabul etsin. Kişisel ilişkisini bozmadan bu işi çözsün" dedi.
CHP lideri, Erdoğan'ın CHP'nin Atatürk'ün vasiyetini yerine getirmediğine ilişkin eleştirilerine de yanıt verdi.
İş Bankası tartışmasının yaratılmak istendiğine dikkat çeken Baykal, "İş Bankası Atatürk'ün kurdurduğu bir bankadır. Öncülük yaptığı bir bankadır. Vasiyetinde de İş Bankası'ndaki hisseleriyle ilgili düzenlemeyi kendi elleriyle yapmıştır. Ve o vasiyet doğrultusunda işlem yapılmaktadır" dedi.
Baykal, "Atatürk vasiyetinde İş Bankası'ndaki hisselerinin çıplak mülkiyetini CHP'ye bırakmıştır. Bu hisselerin nasıl dağıtılacağı ile ilgili bir düzenlenme getirmiştir. Bu gelirlerin ikiye bölünerek bir kısmının Tarih Kurumu'na bir kısmının da Dil Kurumu'na verilmesini istemiştir" ifadesini kullandı.
Ancak 12 eylül 1980'den sonra CHP ile birlikte bu iki kurumunda kapatıldığına dikkat çeken CHP lideri, "sonradan aynı adla kurulan Tarih Kurumu ile Dil Kurumu Atatürk'ün vasiyetindeki kurumlar değildir. Atatürk'ün vasiyetindeki iki kurum dernek niteliğindeki özel kurumlardı. Ancak aynı adla kurulan bu iki kurum özel hukuk hükümlerine tabii değil. Bize Atatürk'ün vasiyetindeki yardımları bu kurumlara verin dendi. Sen nasıl vasiyeti değiştirirsin dedik? Atatürk'ün varlığı sırasında var olmayan bir kimlik sonuçta" dedi.
Baykal, CHP'de bugüne kadar hiçbir dönemde hiçbir yöneticinin İş Bankası hisselerinin parti için kullanmadığını belirterek, "bu paranın hiçbir kuruşu CHP'nin kursağından geçmemiştir. Biz CHP olarak parayla ilgili değiliz. Bu para bizim şahsi paramız değil" ifadesini kullandı.
"Ülkü hanıma net 5 milyar lira maaş ödeniyor"
CHP lideri, Atatürk'ün manevi evladına da gereken ödemenin yapılmadığı eleştirileriyle ilgili olarak şunları söyledi:
"Atatürk'ün manevi evladı sayın Ülkü hanıma ve yaşamına yakışan ödeme için CHP yönetimleri üzerlerine düşenleri yapmıştır. Şu anda Ülkü hanımefendiye 2004 yılından 2005 yılına geçerken yüzde 42'lik bir artış yaptık. Ve kendisine net 5 milyarlık bir maaşın ödenmesini öngördük"
"Ülkemizin içinde bulunduğu koşullarda bu düzeyin yanlış düzey olduğunu düşünmüyoruz. Anayasa Mahkemesi Başkanı 3 buçuk milyar, Yargıtay Başkanı 3 milyar civarı maaş alıyor. Ülkü hanıma da maaş konusunda haksızlık olduğunu düşünüyor değilim"
(cnntürk)
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:07
