BENGÜÇ ÖZER'DEM'DEN ERGUN BABAHAN'A; VEFA BOZA OLMUŞ ...
Vefa boza olmuş...
Şimdi yazma sırası bende..
Yer Metropol dergisi....Derginin haber müdürüyüm.
Yeni Yüzyıl kapanmış Ergun Babahan işsiz kalmıştı....
Ahmet Vardar ,Aydın Öztürk,Kenan Erçetingöz ve benim bulunduğum ortamda işten çıkarıldığı için patronlarına atıp tutuyor. “Vefa boza olmuş.” deyimini kullanarak atıfta bulunuyordu. Şimdi ekmeğini yediği ve onların sesi olduğu patronuna veryansın ederek ,boşu boşuna harcandığını dile getiriyordu.
Bu sözleri üzerine “ Bak müdür sen genel yayın yönetmeniyken bizi hiç kollamadın. O zaman bize yapmadığın kalmamıştı. Orası sanada kalmadı bize
de . Şimdi birbirimizin yüzüne bakıyoruz. Şimdi ben müdür sen işsizsin “ demiştim... Oda hak vermişti....
O zaman havası sönmüş ,boynu büküktü. Hak verdi. Çünkü ben masanın başında o ucundaydı ve iş istiyordu.
Gün geldi Sabah’a tekrar döndü , genel yayın müdürü bile oldu . Bende sabaha tekrar döndüm.
İşe alındığım zaman, Irak savaşının başladığı dönemdi.
Beni odasına çağırdı ve
“ Hürriyet bizden önce davrandı. K.Irak’a adam sokmuşlar. Sen ne yap et ,mayın tarlasındanda olsa geç ve K.Irak’a gir.”
Çelik yelek ve gaz maskesi ve kimyasal silaha karşı ilaç istediğimde, gülerek “Sana kimyasal silah işlemez. Gazetede bu imkanlar yok yok işte. Yolunu bilirsin. Ama ölürsen haberini büyük kullanırım “ diyerek cebime az bir para koyarak gönderdi.
Gazetenin zor günleriydi. O günlerde birbirimize destek olmak gerektiği bilincindeydim.
Yıllarca emek verdiğim gazetem için canım pahasına bile olsa göreve gitmek durumundaydım. Cünkü Gazetem için bu haber önemliydi.
Gittim ..
Zaten az verilen param tükendiğinde . Haber müdürü Bülent Denli ‘yi aradım. Aynen şunu söyledi.:
“ Bengüç. Ergunun odasına girip para istemeye korkuyorum.Aramız bozuk. Orada birisinden istersen borç al. İstersen aç kal. “
Peşmergelerden borç isteğip alamıyacağıma göre...Aç kalmayı tercih ettim..
Sağ olsun hürriyet gazetesindeki dostum Hakan Denker ekmeğini benimle paylaştı.
Geri dönerken, Habur sınır kapısında gözaltına alındım..
Gazetemi aradığımda ...Ergun Babahanın cevabı şu oldu...
“ Yapabileceğim birşey yok. İki gün göz altında kalsan ne olur.Bekle “
Habet Türk devreye girdi. Canlı yayına bağlandı . Durumumu kamuoyuna duyurdu..
Türkiye’ye döndüm..
Sonra ....
Gecenlerde Ergun Babahan yine odasına çağırdı. “İşine son veriyorum “ dedi.
Sebebi komikti. Kendisininde bildiği ve severek izlediğini söylediği Haber Türk televizyonunda yaptığım, Mecera Adamı programını neden gösteriyordu.
Halbuki babahanın Bilgisi dahilinde o programı bir yıldır yapıyordum.
Madem öyle bir yıl önce niye işime son vermedin?
Ben de soruyorum..
Eşin de başka bir kanalda program yapmıyormu?
Kaldı ki.:
Sabahın sayfalarına taşıdığın eşinin bu programını sürekli başarılı göstermek gazetecilik etiğine sığarmı..
Ama o etik meselesi kişiden kişiye değiştiği için senin sorunun....
Ama vefanın boza olduğunu bir zamanlar sen söylemiştin.
Doğru söylemişsin...
Vefa boza oldu.
Umarım bir gün sende işinden olduğunda Vefa’da buluşur bir boza içeriz.
Başını kaldırıp yüzüme bakabilirsen tabi.......
BENGÜÇ ÖZERDEM...
(Medyatava)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:17