BEŞAR ESAD'I KORKU SARDI
Suriye lideri Beşar Esad bir süredir devam eden protesto gösterilerinde tutuklanan herkesin serbest bırakılacağını açıkladı. Esad ayrıca protestocuların meşru taleplerinin de değerlendirileceğini söyledi. Yönetim kısa bir süre önce de, 1963'ten beri devam olağanüstü hal uygulamasının sona erdirilmesinin de değerlendirileceğini açıklamıştı. Olağanüstü halin kaldırılması, yolsuzlukların önlenmesi ve demokratik reformlar yapılması; muhaliflerin başlıca talepleri olarak sıralanıyordu.
Der'a kentinde devam eden protestolarda resmi rakamlara göre 25 kişi yaşamını yitirdi. Bu kişilerin cenaze törenlerinde de binlerce kişi gösteri yasaklarına meydan okuyarak hükümet aleyhtarı sloganlar attı. Bazı kaynaklar gösterilere katılanların sayısının 20 bini bulabileceğini öne sürüyor. Hükümet, can kaybına yol açan olayları soruşturacağını ve sorumluların adalet önüne çıkarılacağını bildirdi. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Buteyna Şaban, göstericiler üzerine ateş açılması için talimat verildiği suçlamalarını yalanladı. Şaban "Ancak bu, hatalar yapılmadığı anlamına gelmiyor" dedi.
Şam'da düzenlenen basın toplantısında "Bir bireyin ferdi hareketleri ile Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ın Suriye'yi refaha taşıma arzu ve kararlılığını birbiri ile karıştırmayalım" diye konuştu. Şaban "Der'a kentindeki kardeşlerimiz" diye ifade ettiği eylemcilerle görüşmek için bir komisyon kurulacağını, 'meşru taleplerin' göz önüne alınacağını söyledi.
Çok partili yaşam vaadi
Sözcü hükümetin işçi ücretlerini artıracağını, sağlık sisteminde reforma gideceğini, seçimlere Baas partisi dışındaki partilerin katılmasına izin verileceğini, basına uygulanan sınırlamaların kaldırılacağını ve yolsuzlukla mücadele için yeni bir mekanizma kurulacağını söyledi. Şaban 2005 yılında da benzer adımlar içeren bir reform paketini duyurmuştu. Devlet medyası ayrıca memurlar için de yüzde 20-30 arasında maaş zammı düşünüldüğünü kaydediyor. Suriye'de 1963 yılında Baas Partisinin iktidara gelmesinden bu yana yürürlükteki olağanüstü hal, mahkeme kararı olmadan tutuklamalara ve yargılanmaksızın cezaevinde tutulmaya olanak tanıyor.
Ancak bu hafta Der'a'da yaşananlar Suriye'de iktidarın 1970'lerden bu yana yaşadığı en önemli sınav olarak niteleniyor. 2000 yılında iktidarı babasından devralan Beşar Esad'ın konumunu sürdürmek için bir dizi açılımla iktidarına karşı muhalefetin pekişip örgütlenmesine olanak vermeden durumu sükunete kavuşturmaya çalışabileceği anlaşılıyor.
Ancak Suriye İnsan Hakları Birliği'nden Abdülkarim Rihavi, Associated Press ajansına yetkililerin yazar, eylemci, blog yazarı muhaliflere karşı bir gözaltı dalgası başlattığını öne sürdü. Rihavi, Suriye Medya Merkezi adlı bağımsız basın kuruluşuınun başkanı Mazen Derviş'in Çarşamba günü gözaltına alındığını, kendisinden haber alınamadığını söyledi.
Hükümet aleyhtarı gösterilerin düzenlendiği Der'a çarşamba günü kapsamlı bir operasyona hedef olmuş, saatler süren operasyonda çok sayıda kişi ölmüş veya yaralanmıştı. Olaylar günün erken saatlerinde güvenlik güçlerinin protestoların merkezi olan el-Ömeri camisine baskın düzenlemeye çalışmasıyla patlak verdi. Yetkililer, camide silah ve cephane stoklayan ve insan kalkanı olarak kaçırdıkları çocukları kullanan çetelerin hedef alındığını açıkladılar.
Baas partisi Alevilerin hakimiyetinde, camideki eylemcilerin ise Selefi Sünni olduğu öne sürülüyor. BM'den soruşturma çağrısıBM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon olayların 'şeffaf bir şekilde soruşturulması ve sorumluların yargıya sevkedilmesi" çağrısında bulundu. ABD Dışişleri Bakanlığı da, "Suriye hükümetinin, halkının evrensel haklarını özgürce kullanmasını şiddet, yıldırma ve keyfi tutuklamalarla engellemesinden derin kaygı duyduğunu" açıkladı.
ABD Savunma Bakanı Robert Gates ise, ordunun göstericilere ateş açmaya yanaşmadığı Mısır'daki gelişmneleri hatırlatarak Suriye'nin Mısır'da yaşananları örnek almasını tavsiye etti.