BU KAREYE GİRENLERİN HEPSİ ÖLDÜ!
Son 10 yılda Kandil yönetiminin hatıra fotoğrafı çektirdiği Kürt gençlerinden 1211’i öldü.
BİZ YAŞAYALIM YETER...
PKK ve BDP, ölü üzerinden siyasi propaganda yapıyor. Kürt gençler bir bir ölürken, PKK’nın üst yönetiminden hiç kimseye yıllardır bir şey olmuyor.
GENÇLER TEK TEK ÖLÜYOR
Murat Karayılan, Cemil Bayık, Duran Kalkan, Mustafa Karasu, Bahoz Erdal, Nurettin Sofi ve diğerleriyle objektiflere poz veren gençlerin hiçbiri yaşamıyor.
GEÇEN YIL HAFTANİN’DE ÖLDÜRÜLDÜ
Murat Karayılan PKK’nın kuruluşundan beri var. Öcalan yakalandıktan sonra örgütün bir numarası olarak biliniyor. Onunla birlikte poz veren Agit Kaya, 1987 Mardin doğumlu. 2007’de örgüte İstanbul’da katılmış. Mart 2010’da da Haftanin’de öldürüldü.
LİDERLER YAŞIYOR, MİLİTANLAR ÖLÜYOR
Duran Kalkan örgütün çekirdek kadrosunda. Yaşı 60’ı aştı. Ölen militanların görüntülerinin yer aldığı sitede birçok kişiyle resmi var. 1988 İran doğumlu Şirin Kakuzade 2004’te örgüte katıldı ve 1 Haziran 2010’da öldürüldü. Kalkan, poz vermeye devam ederken o artık yok.
BAŞKA İSİMLER GELECEK
Cemil Bayık, örgütün değişmez üst yöneticilerinden. Pek çok gençle birlikte poz vermiş. Onunla poz verenler de şimdi yok. Velat Halit onlardan sadece biri. 1980 Suriye doğumlu olan Halit, 28 Temmuz 2010 yılında Siirt Pervari’de öldürüldü.
2002’DEN BU YANA 1218 MİLİTAN ÖLDÜRÜLDÜ
Bahoz Erdal Suriyeli. Örgütün en keskin, en radikal isimlerinden biri... Uzun süre HPG’nin başında bulundu. Şu anda Merkez üyesi. Yanındaki gencin ismi Lokman Üstek. 1986 Şırnak doğumlu olan Üstek ise artık sadece örgütün propaganda fotoğraflarında var.
19 YAŞINDA ÖRGÜTE KATILDI
Nurettin Sofi şu anda HPG’nin başında. O da Erdal gibi Suriyeli. Onunla da birlikte pek çok resim çeken kişi var. Ama onların hiçbiri şu anda yaşamıyor. Örnek 1986 Mardin doğumlu Yasin Özmen. 2005 yılında Urfa’dan katılmış örgüte. 1 Temmuz 2010 Siirt Pervari’de öldürüldü.
Partiya Karkerên Kürdistan, Türkçe ifadesiyle Kürdistan İşçi Partisi (PKK) 1978 yılında kuruldu. Bilindiği gibi ilk silahlı eylemini 15 Ağustos 1984’te Eruh ve Şemdinli’de gerçekleştirdi. O tarihten bu yana PKK’nın sebep olduğu terör can yakmaya devam ediyor. 1999 yılına kadar Bağımsız Birleşik Kürdistan kuracağını iddia eden örgüt, Abdullah Öcalan’ın yakalanmasıyla birlikte bundan vazgeçtiğini açıkladı. Zaten Öcalan da önce “Demokratik Cumhuriyet” ardından da “Demok-ratik Özerklik” ifadelerini ortaya atarken ayrı bir devlet kurma gayelerinin olmadığını “Tek devlet, tek vatan, tek millet ve tek bayrak” anlayışını benimsediğini duyurmuştu. Öcalan bununla da yetinmemiş, “Bir Halkı Savunmak“ başlıklı ifadesinde, “Silahlı savaşımız bir hataydı. Silah ile on Kürdistan kuracağımı bilsem dahi bundan sonra bir kurşun sıkmam-sıktırmam” demişti. Öcalan İmralı’da tutuklu olduğu için kurşun sıkamıyor ama avukatları aracılığıyla gönderdiği emir ve talimatlarla bunu fazlasıyla yapıyor. Bu tutumun ülkeye verdiği zarar da tek taraflı değil. Kurşun sıkan dağdaki gençler, yeni ocakların sönmesine yol açarlarken, ölümleriyle de kendi ailelerinin yüreklerini yakıyorlar.
HEP AYNI İSİMLER
Daha önce “kurşun sıkmam, sıktırmam” diyen İmralı hükümlüsü Öcalan şimdilerde meydan okuyor. Gönderdiği mesajlarda 15 Hazirandan sonra “büyük savaşın başlayacağını” iddia ediyor. Mesajı alan örgüt de boş durmuyor. Bir taraftan seçim sürecinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerini savaş alanına dönüştürürken diğer taraftansa Kandil’de kongresini gerçekleştiriyor. Malum olduğu üzere PKK 10. kongresini yaptıktan sonra ismini değiştirmiş Kongra-Gel adını almıştı. Kongra-Gel ise 8. kongresini gerçekleştirdiğini duyurdu. Kongra-Gel üst yönetiminde olanlar hep aynı kişiler. Bunlar aynı zamanda PKK’nın kurucuları. Cemil Bayık, Murat Karayılan, Duran Kalkan, Mustafa Karasu, Ali Haydar Kaytan, Bahoz Erdal ve diğerleri. Bunların yaş ortalaması 60 civarında. Öcalan, İmralı’da güvende. Bu isimlerse bulundukları bölgelerde iyi korunuyor. Çatışmaya da girmiyorlar. Yıllardır onların yanında kalan ve onlarla objektiflere poz veren genç Kürtler ölüyorlar.
DÜN KÜFREDİYORDU ŞİMDİ KULLANIYOR
PKK, 1993 yılına kadar Marksist-Leninist bir örgüttü. Dini çağrıştıran her tür fikir ve düşünceye karşıydı. Özellikle dindar Kürtlerin dini değerleriyle alay edilirdi. Ancak bu tarihten sonra örgüt dini değerleri siyasi çıkarlarına alet etme stratejisini benimsedi. Abdurrahman Dure gibi dini bilgisi olan kişilerle özellikle fahri imamların örgüte sempati duymaları sağlandı. Dindar Kürtlerin sempatilerini kazanma amacıyla pek çok yol ve yöntem hâlen deneniyor. Düğün, taziye, şeyh ve ağaları ziyaretlere önem veren örgütçüler, artık sol söylem yerine milliyetçi dil kullanmayı tercih ettiler. Bu çerçevede en fazla kullandıkları değerlerin başında ise “şehit” ve “gazi” tabirleri geliyor.
SÖZDE ŞEHİT VE GAZİ SİTELERİ
PKK ve şehir yapılanması olan KCK ile siyasi bağlantılı BDP, Kürt gençlerinin ölmemesi için hiçbir girişimde bulunmuyor. Aksine kullanılan şiddet diliyle gerginliği tırmandırıyor. PKK ise öldürülen PKK’lı kişilerin cenazelerini şova dönüştürmeyi artık adet hâline getirdi. PKK’lıların cenaze törenleri siyasi bir malzeme olarak kullanılıyor. Örgütün açtığı sitelerde öldürülen gençlere ilişkin bilgiler veriliyor. “Şehîdê Me (Şehitlerimiz) isimli sitede “şehitlerimiz yüz aklarımızdır” denilerek etkisiz hâle getirilmiş gençler, her şekilde amaçlarına araç ediliyorlar. Bu sitelerde yer alan yazı ve görsellerle PKK için ölmek ve öldürmek kutsallaştırılıyor. Aynı şekilde sözde “gaziler” için açılmış sitede yaşanılanlar abartılarak aktarılıyor ve hem hayatını kaybedenler hem de çatışmalarda yaralananlar kahramanlaştırılıyor. Sitelerde yer alan Öcalan ve diğer yöneticilere ait video görüntülerinde, “PKK şehitlerin partisidir” propagandası yapılıyor.
İHTİYARLARA YENİ KURBANLAR ARANIYOR
PKK’nın bu sitelerinde ilginç bilgiler de var. Özellikle ölenlerin çoğu genç. Pek çoğu daha çocuk yaşta örgüte katılmış. Oysa onlar canlarından olurken PKK’nın üst yönetimi hep aynı. Bugüne kadar hiçbirisine bir şey olmadı. Cemil Bayık, Murat Karayılan, Duran Kalkan, Mustafa Karasu, Ali Haydar Kaytan, Bahoz Erdal ve diğerleri. Hepsi yaş itibarıyla artık ihtiyar sayılırlar. Ama bunlarla birlikte poz veren pek çok kişi şu anda kara topraklarda. Onlar, yanlarındakiler tek tek yok olurken, her seferinde başkalarıyla objektiflere gülerek poz vermeyi ihmal etmiyorlar. Söz konusu sitede yer alan bilgilere göre -ki bunların pek çoğu eksik sayılır. Çünkü PKK’nın tam istatistik tutması imkansız- 2009 yılında katılıp da ölenlerin sayısı hiç de az değil. Yani artık örgüt, yeni katılanları birkaç ay içinde eğitip çatışma alanlarına gönderiyor. Eskiden acemi erlerin çatışma alanlarına gönderilmesi sebebiyle TSK’da kayıplar fazla olurdu. Şimdi aynı durum PKK için geçerli olmaya başladı. Bu sitedeki bilgilere göre; 2011’de 36, 2010’da 138, 2009’da 100, 2008’de 164, 2007’de 219, 2006’da 145, 2005’te 149, 2004’te 112 ve 2003’te 103 kişi etkisiz hâle getirilmiş.
30 YILDIR ŞAPKALILARLA ŞALVARLILAR ÖLÜYOR
14 Mayıs 2011 tarihleri arasında eylem yapmak için Türkiye sınırını geçerken öldürülen 12 militandan 5’i 1990 doğumlu. Üstelik bunlar 2009 yılında örgüte katılmışlar. Örneğin Rojvan Serhat Başalak 1992 Diyarbakır doğumlu. 17 yaşında örgüte katıldı. İki yıl sonra yani 27 Nisan 2011’de Tunceli’de öldürüldü. Ramazan Terzioğlu 1990 Hakkâri doğumlu. 2008 yılında Van’dan örgüte katılıyor. 14 Mayıs’ta öldürüldü. Yine aynı tarihte öldürülenlerden Adem Aşkan 1991 Hakkari doğumlu. 2009 yılında katılmış PKK’ya. Muşlu Hanefi Aydın, Bingöllü Abdülkadir Ay ve Suriyeli Riyad Berkel’in de diğerlerinden farkı yok. Çoğu 1990 doğumlu ve 2009 katılımlı. Sadece bunlar mı? Tabii ki değil. Liste uzatılabilir. Çünkü, benzer örnekler oldukça fazla. Durumu gazetemize yorumlayan Özel Kuvvetler eski Komutanı Emekli Albay Mithat Işık, “30 yıldır bu ülkede şalvarlılarla, şapkalılar ölüyor” diyor. Işık’a göre, bu ülke için canını verenler hep fakir fukara çocukları. PKK’nın içinde yer alıp da öldürülen kişiler de fakir ve dindar Kürtlerin evlatları. Işık sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yeter artık. Bu ülke çok kaybetti. Ölüm değil barış zamanıdır. Askerin de dağa giden çocuğun da cebinde bu devletin nüfuz cüzdanı var. Bu gençler artık ölmesinler.”