ÇELİK: EN BÜYÜK SORUN SEVGİ AÇLIĞI
İSTANBUL - Devlet Bakanı Faruk Çelik, ''Bugün dünyanın birçok yerinde hala dili, dini, rengi ve ırkı yüzünden insanların haksızlığa maruz kalması, ne kadar üzücü ve ne kadar düşündürücüdür'' dedi.
Bakan Çelik, Diyanet İşleri Başkanlığınca ''2010 Kur'an Yılı'' etkinlikleri kapsamında ''O'nun Hayatı Kur'an'dı'' başlığıyla düzenlenen ''Kutlu Doğum Haftası''nın açılışında yaptığı konuşmada, Peygamber sevgisinin insanları birbirine bağlayan ve kalpleri birleştiren en büyük rahmet vesilelerinden biri olduğunu belirterek, ''Onun engin şefkati, sadece inananları ve ona bağlı olanları değil, bütün mahlukatı kuşatacak kadar geniştir'' dedi.
Hz. Muhammed'in ''Veda Hutbesi''nden bir bölüm okuyan Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Maalesef bugün dünyanın birçok yerinde hala dili, dini, rengi ve ırkı yüzünden insanların haksızlığa maruz kalması, ne kadar üzücü ve ne kadar düşündürücüdür. Bir anadan, bir babadan doğan varlıkların en şereflisi olarak insan, rengine, cinsiyetine, bölgesine ve sosyal statüsüne göre nasıl ayrıma tabi tutulabilir? Bu ilahi ve ebedi kuralın karşısında kim ne hakla bir kısım insana buçuk muamelesi yapar ve yapabilir? Kim ne hakla ve hangi yetkiyle bir başka insanı mezhebinden, dininden, kültüründen, cinsiyetinden, inancından dolayı küçümseyebilir, ayrımcılık yapabilir.
Yürekleri tükenmeye yüz tutmuş insanların dünyasında yaşıyoruz. Tükenen yüreklerin ve kirlenen gönüllerin Hz. Muhammed'in sevgi ve rahmet dolu soluğuna, onun kılavuzluğuna ihtiyacı var. Çağımızın en büyük sorunu sevgi açlığıdır. Peygamberi sevmeye, onunla insanı ve kainatı sevmeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Bugün küreselleşmeyle birlikte örselenen insani ve ahlaki erdemlerin, şiddet, terör ve savaş ile tahrip edilen dünyamızın yüce Peygamberimizin övülen ahlakına ve örnekliğine ihtiyacı var. İnsana bakış açımız değişti, onun rahmet yüklü bakışına ihtiyacımız var. Küreselleşme dalgalarının hayatın kıyılarına savurduğu fakir, garip, yalnız ve kimsesiz insanlara şefkat elimizi uzatmak için onun merhametine ihtiyacımız var. Tabiatı hoyratça kullanıyoruz, onun tabiatı okşayan bakışına ihtiyacımız var.''
Çelik, günümüzde insani değerlerin erozyona uğramaya yüz tuttuğunu, dünyevileşmenin büyük ölçüde benlikleri kapladığını ve bireysellik, bencillik, tahammülsüzlük, çekememezlik gibi olumsuz değerlerin ilişkilerde öne çıktığını, tüm bu beşeri zaafların toplumda paylaşma duygusunu zayıflattığını vurgulayarak, ''Yüreklerimizi yeniden birbirine kenetlemek için onun rahmet yüklü adaletine ve hikmet yüklü ahlakına ihtiyacımız var'' dedi.