CHP'li Sezgin Tanrıkulu HDP’nin sözcüsü gibi
İzmir Adliyesi'nde Deniz Poyraz davası öncesi yapılan basın açıklamasında CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun sesinin HDP’lilerden bile fazla çıkması tepki çekti.Olay, geçen yıl 17 Haziran'da Çankaya semtinde meydana geldi. İş hanının 2'nci katındaki HDP İl Başkanlığı'na gelen eski sağlık çalışanı Onur Gencer, partide çay servisi yapan annesi rahatsız olduğu için yerine bir günlüğüne çalışan Deniz Poyraz'ı tabancayla öldürdü. Silah sesleri üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis, binanın bulunduğu sokağın çevresini güvenlik şeridiyle çevirerek, yaya geçişine kapattı. Saldırıyı gerçekleştiren Gencer, polis tarafından yakalanıp, gözaltına alındı. Gencer, sevk edildiği adliyede tutuklandı. Olayla ilgili hazırlanan iddianamede, Gencer hakkında 'tasarlayarak kasten öldürme', 'işyeri dokunulmazlığını ihlal etme' ve 'siyasi partiler veya meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis veya eşyaya zarar verme' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 7 yıl hapis cezası talep edildi. Davanın 4'üncü duruşması bugün (18 Temmuz) İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
KİMSE İLE BAĞLANTISI YOK
Olay öncesinde, olay anında ya da olay sonrasında sanığa yardım eden, sanığı azmettiren herhangi bir kişinin bulunamadığı, sanığın herhangi bir terör örgütü ya da üyesi ile olay öncesi veya sonrasında irtibatlı olduğuna dair delil elde edilemezken, sanığa 2016'da "anksiyete bozukluğu" ve "hafif depresif nöbet tanısı" teşhisi konulduğu iddianamede yer almıştı. Eski acil tıp teknisyeni Gencer'in hastanede beraber görev yaptığı çalışanların ise sanığın annesinin vefat ettikten sonra psikolojisinin ciddi boyutta bozulduğunu, depresif nöbetler geçirdiğini ve son 2 ay nöbetlere gelmediğini söyledikleri iddianamede yer aldı.
TANRIKULU'NUN SÖZLERİ TEPKİ ÇEKTİ
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma sonunda olay öncesi ve sonrası sanık Onur Gencer'e yardım eden kimsenin olmadığı tespit edilmesine karşın Tanrıkulu'nun, "Bu cinayet bireysel bir eylem değildir. Katil cinayet öncesi defalarca cinayet mahalinde keşif yapmıştır. Bu cinayetin siyasi hukuki sorumlusu Adalet ve Kalkınma Partisi'dir. Tüm bunların hesabını sandıkta dostlarımızla birlikte soracağız, helalleşmeyeceğiz" demesi 'cinayeti bile siyasete alet ediyor' yorumlarına sebep oldu.