İHSAN ALTIKARDEŞ
BURSA - Çocukların bağımsız birer birey olduğunun farkına varmasıyla, dünyayı keşfetme merakının inatlaşma sürecini etkilediğini belirten uzmanlar, çocuklarla çatışmaya girmeden, iyi bir iletişimle meselenin halledileceğini belirtiyor.
Uzman Psikolog Şebnem Kartal, çok küçük yaşlarda başlayan ve çocukların gelişiminde tabi olarak görülen inatlaşmanın, anne baba ve çocuk arasındaki bir iletişimsizliğin başlangıç noktası olabileceğini ve bir kısırdöngüyle son bulabileceğini söyledi. Çocuklarda inatlaşmanın her yaş döneminde görüldüğünü anlatan Psikolog Şebnem Kartal, çocukların inatlaşma nöbeti süresince fikir değiştirdiğine şahit olunabileceğini belirterek, ''Bazen, çocuğunuzun neyi isteyip neyi istemediğini bile anlayamazsınız, acıkmıştır belki ama evdeki yemeği yememekte direnir. Hamburger ister, hamburgerciye gittiğinizde bunu da istemez. Birinizden biri yenik düşene kadar sürtüşme devam eder'' dedi.
Çocukların tek bir amacının olduğunu, sizin söylediğinizin tersini yapma gayesinde olduğunu vurgulayan Kartal, şunları söyledi:
''Çocuğunuz bu şekilde size bağımsız birey olduğunu, kendi tercihlerini kendisinin yapabildiğini kanıtlayacaktır. Pek çok anne baba bunun farkında olmadığı için çocuklarıyla gereksiz yere çatışmaya girer ve kendilerini de, çocuklarını da yıpratır. Daha da kötüsü, bazı çocuklar bunu bir alışkanlık haline getirirler. Daha ileriki yaşlara taşırlar ve anne ya da babalar bu çatışmalara çözüm olarak şiddete başvurur. Kısaca çok küçük yaşlarda başlayan ve çocukların gelişiminde doğal olan inatlaşma, iletişimsizliğin başlangıcı olarak kısırdöngüyle son bulabilir.''
Kartal, ebeveynlere çocuklarıyla çatışmaya girdiklerinde yapmaları gerekenleri ise şöyle sıraladı:
- Herşeyden önce soğukkanlılığınızı koruyun. Derin bir nefes alın ve içinizden, ''O sadece bir çocuk'' deyin. Öfkeli bir tavır takınmayın. Yumuşak ve uzlaşmacı bir ses tonuyla konuşmaya özen gösterin, kesinlikle başarısız olacağınızı aklınıza getirmeyin.
- Sahada olmadığınızı ve futbol oynamadığınızı unutmayın. Her ikiniz de kazanabilir, her ikiniz de amacınıza ulaşabilirsiniz. Amacınız ona, kimin güçlü, kimin güçsüz olduğunu ispatlamak değil, o anda elde edemeyeceği bir şeyden vazgeçmesini sağlamak olmalıdır.
- İstediği şeyi neden yapamayacağınızı basit bir şekilde açıklayın ve bu açıklamayı yaparken mutlaka bu durumdan dolayı ne kadar üzgün olduğunuzu belirtin. Onun istediği şeyi sizin de istediğinizi ama şartların buna izin vermediğini söyleyin, duygularını paylaştığınızı bilmek onu hem rahatlatacak, hem de sizi ona karşı sürekli engeller koyan bir düşman olarak görmesini engelleyecektir.
- Ona kararlı ve tutarlı, fakat mutlaka sevecen bir tavırla yaklaşın.
- Ona gerekli açıklamaları yaptıktan, üzgün olduğunuzu söyledikten ve bu konuda kararlı olduğunuzu hissettirdikten sonra biraz zaman tanıyın.
- Çocuğunuz herşeye rağmen sizinle inatlaşmaya devam ediyorsa, dikkatini istediği şeyden başka bir noktaya çekmeye çalışın. Bu bir çizgi film, bir kuş, bir kedi, sevdiği bir yiyecek veya oyun olabilir. Çocuğunuz sakinleşene kadar ilgisini çekebilecek değişik alternatifler deneyebilirsiniz.
- Çocuğunuza seçenek sunun, böylece onu bağımsız bir birey olarak tanıdığınızı, onun kararlarına saygı duyduğunuzu düşünecektir.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:42