KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ''Denktaş'la yüz yüze görüşme niyetinde değilim'' diyen Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'a yanıt vererek, ''Peki konuşmazsan nasıl anlaşacağız'' dedi. Denktaş, Ferudun Bilge başkanlığındaki Niğde Muhtarlar Derneği heyetini kabulünde yaptığı açıklamada, Papadopulos'un, ''Denktaş varolduğu sürece anlaşma olmaz. Denktaş'la konuşmam'' dediğini anımsatarak, şunları söyledi:
''Peki konuşmazsan nasıl anlaşacağız? Kapıları açtık, gelin konuşalım 'hayır konuşmam'. Gerçeklerden korkuyorlar çünkü.'' Mal-mülk konusunun takas veya tazminat yoluyla halledilmesi için kapıyı açtıklarını, ancak Rum yönetiminin buna yanaşmadığını ve vatandaşlarını korkuttuğunu anlatan Denktaş, şöyle konuştu:
''Peki kim uzlaşma istiyor, kim istemiyor bu memlekette? Onun için yolumuz uzundur. Ama bizim sabrımız vardır. Çünkü Türküz. Çünkü millet müdafaasında (İsmet) İnönü'nün bize söylediğidir, 'Türkün sabrı bittiği yerde yeniden başlar'. Sabredersek, ki edeceğiz, göreceksiniz ki Rumları eğer Mayıs'ta alırlarsa (AB'ye), bu hatayı da yaparsa Avrupa Birliği, ondan sonra düşünmeye başlayacaklar; 'bu adamlar niye gelmedi. Bizi bu muhalefet nasıl oldu da kandırdı, halkı kendileri temsil eder diye ve bu hataya düştük' diye. Ve yeni bir kapı açılacak. Bizim pozisyonumuz, Türkiye ile birlikte AB'ye gireriz, zaten hazırlanmamız lazım, ekonomik açıdan yücelmemiz lazım, yüceltilmemiz lazım. Bunları biz, AB ile, bizi insan yerine, devlet yerine koydukları takdirde görüşeceğiz, görüşmeye hazırız.''
MUHALEFETİN İŞBİRLİĞİ
KKTC'deki üç muhalefet partisinin birleşerek kendisinin karşısına geçtiğini belirten Denktaş, ''Allah'a çok şükür, hepsinin cebinde Avrupa Birliği'nin parası var. Bol bol kullansınlar, bu halkı kandıramazlar. Bu halk doğruyu bilir, bu halkın doğrusu 40 yıllık yoldur, Türkiye'nin yoludur, Türkiye'den kopmama yoludur, bağımsızlık yoludur, ikinci sınıf olmama yoludur. Türkiye ile birlikte karar verip, Türkiye ile birlikte gitme yoludur'' diye konuştu.
Üç partinin ittifakının Rum basınında, ''Denktaş ve Denktaş yanlılarını silip süpürmek için muhalefet birleşti'' diye manşetlere çekildiğini belirten Denktaş, şöyle devam etti:
''Yeni bir şey değil ki, muhalefet hep birleşmişti aleyhimize. Bütün mesele halkı ne kadar kandırabildiler. Kapıları açtık. Kanmış olan halkımız da gerçekleri görmeye başladı. O tarafa gidenler ne gördüler; bütün bırakmış olduğumuz o 103 köydeki Türk evleri yerle bir edilmiş, benim babamın köyü dahil. Başka ne görmüşler, Rum idaresi 'hükümet' unvanını kullanarak topraklarımızın çoğunu istimlak etmiş. Ama kimseye para vermemiş, haber vermemiş, şimdi çıkıyor meydana.'' Haklarını mahkeme yoluyla aramaya başlayacaklarını ifade eden Denktaş, dünyanın, böylelikle görmek istemediği gerçekleri görmeye başlayacağını kaydetti.
Kıbrıs sorununun iki taraflı bir mesele olduğunu söyleyen Denktaş, ''iki tarafı da dinlemeden verilen kararların geçerli olmadığını'' vurguladı.
Cumhurbaşkanı Denktaş, bir gazetecinin, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Mehmet Ali Talat'ın, Kıbrıslı Türklere Güney Kıbrıs'taki Türk mallarıyla ilgilenmek üzere kurulan komisyona başvurmama çağrısı yaptığını anımsatarak, görüşlerini sorması üzerine, ''Sayın Talat devletine inanmadığı için, devletinin tapusuna inanmadığı için, halkının egemenliğine inanmadığı için, bu devletin, yine kendisinin de bulunduğu, meclisinde almış olduğu bir yasayla kurulmuş olan ne varsa inkar ediyor'' dedi.
Talat'ın ''çok yanlış yolda olduğunu'' ifade eden Denktaş, ''Geçen gün beni Atatürk'e benzetti veyahut, benim kendimi Atatürk gibi gördüğümü söyleyecek kadar şaşırmıştır. Artık hakikaten şaşırmıştır, çünkü kaybedeceklerini biliyor ve kaybettiklerinde kandırdıkları Amerikalılar, İngilizler ve Rumlar önünde çok mahcup olacaklar. Halkları önünde demiyorum, çünkü öyle anlaşılıyor ki halktan utandıkları yok'' diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:38
