DERVİŞ SONUNDA KABUL ETTİ : " EVET HATA YAPTIM "

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/CHP İstanbul milletvekili adayı Kemal Derviş, Hürriyet'e verdiği ayrıntılı bir mülakatta, geçen yaz önce YTP'ye destek verip, ardından CHP'ye geçişiyle sonuçlanan gelişmelerin perde arkasını anlattı. Derviş, açıklamaları sırasında YTP'ye destek sözü verirken fazla aceleci davranıp ‘‘hata ettiğini’’ kabul etti. Derviş, ayrıca solu birleştirme projesi ile yola çıkarken, solun içindeki kavga ve bölünmelerin derinliğini ‘‘uzun yıllar yurtdışında olduğu için’’ başlangıçta tam olarak anlamadığını, bu durumu sonradan fark ettiğini de teslim etti. İstifasının ardından Hüsamettin Özkan'la yaptığı görüşmede kuracakları yeni partiye katılması teklifi aldığını belirten Derviş, sözlerini şöyle sürdürdü: CHP DIŞLANMAMALIYDI ‘Ben ondan 24 saat istedim ve şunu dedim: ‘Ben bir kere sürekli çalıştığım insanla Ecevit'le ve Mesut Bey'le bir görüşmem lazım. Hiç olmazsa anlatmam lazım, bir sorumluluk meselesi. Bir de, Sayın Baykal'la görüşmem lazım...’ Çünkü sosyal demokrat açıdan, orta sol açısından CHP'yi dışlayan bir oluşum bana uygun gelmiyordu. Bir şekilde Sayın Baykal'a da söylemek lazım gibi bir şey söyledim. ‘Peki ama 24 saat içinde kararını ver, fazla da bekletme’ dedi bana. ‘Tamam, 24 saat tanıyorum sana’ gibi... ONLARI DA SIKINTIYA SOKTUM Orada bence büyük bir hata yaptım. Hüsamettin Bey'in ‘24 saat içinde karar ver’ dediği anda ‘24 saat değil, belki iki hafta, üç hafta içinde, hep birlikte karar verelim, oturalım Sayın Baykal'la konuşalım, başkalarının da görüşlerini alalım, kendimizi de zaman baskısı altına sokmayalım. Çok ciddi bir iş yapıyoruz, Türkiye'yi etkileyecek bir şey, bunun en doğru şekli nedir? 24 saat 48 saat değil, bunu 3-4 hafta tartışalım edelim, ondan sonra en iyisini bulalım’ demem lazımdı. O büyük bir hata oldu. Beni sıkıntıya soktu, onları sıkıntıya soktu, gerçekten hataydı ve bu aceleciğin iyi bir iş olmadığını bir kere daha öğrendik.’ KATILMA SÖZÜ VERMEDİM Bu yemek 9 Temmuz Salı günü yendi. Siz ertesi günü (çarşamba) Dışişleri Konutu'nda İsmail Cem ve Hüsamettin Özkan'la buluşup, birlikte o üçlü fotoğrafı çektirdiniz. Bu fotoğrafın içine girmeniz hata mı oldu? Üçlü fotoğraf çekilebilirdi, ama öyle bir yansıdı ki... Ben orada tabii biraz direnç gösterdim, ‘‘Partiye katılıyorum’’ demedim, ‘‘Sizinle beraber hareket edeceğiz, işte birlikte olacağız’’ dedim. Ama İsmail Cem'in 12 Temmuz günü istifa ederken yaptığı konuşmanın metnini de önceden görüp onay verdiniz. Ayrıca ‘‘Onlara verdiğim sözün arkasında duruyorum’’ dediniz. Bana metnin ekonomiyle ilgili bölümünü doğru buldun mu diye sordu, ben ‘‘Evet iyi’’ dedim. ‘‘Birlikte hareket edeceğim’’ dedim kesinlikle, ama ‘‘Partiye gireceğim’’ cümlesini sarf ettim mi, çok emin değilim ama sanmıyorum... YTP'DEKİ DİRENÇ Ama bir taraftan da YTP'nin oluşumuna bir ivme vermiş oldunuz... Ama şunu ben tahmin edemedim, anlayamadım: CHP'ye YTP'liler içinde ne kadar büyük bir tepkinin, direncin olduğunu kestiremedim. Ben zannettim ki, Türkiye'nin önünde acayip büyük sorunlar var, ekonomi, AB, Ortadoğu, tabii her şeyden önce ekonomi ve halkın zor durumu. Sosyal demokratlar o kadar da güçlü değil Türkiye'de. Şimdi bu tablo içinde rasyonel insanların bir masa etrafına oturup, arkadaşlar aynı dünya görüşüne sahibiz, çözüm olarak 3 aşağı 5 yukarı aynı stratejileri benimsiyoruz. Sayın Cem ile Sayın Baykal birlikte kitap yazdılar. Ne yapalım, nasıl el ele tutuşalım, ittifakla mı olsun, bir parti içinde birleşme mi olsun, bunu nasıl yapalım konusunda çalışacağız zannettim. Yani bunun olmayacağını tahmin bile edemedim açıkçası. Ama son tahlilde, YTP'ye ‘‘Tamam birlikteyiz’’ dediğiniz için çok sayıda insan da sırf siz katılıyorsunuz diye bu partiye yöneldi... Ama bana kimse sormadı, telefonu açıp sorsalardı iyi ederlerdi. Ben solu bölmedim Sonuca baktığımızda, sonuçlarını analiz ettiğimizde, ‘‘Kemal Derviş solu birleştireyim derken attığı adımlarla aslında solu daha da parçaladı, böldü’’ eleştirileriyle karşı karşıyasınız... Neticede o olmadı, o korku bende de vardı. Birleştireyim derken daha tersi olması gibi... Ama o sonuç ben YTP'ye girseydim de olurdu işte. CHP, Türkiye'de köklü, örgütü olan, Atatürk'ün kurduğu ve hiçbir zaman yüzde 9'ların 8'lerin altına inmeyecek bir partiydi. Ben girmeseydim bile bu böyle. CHP'siz bir birleşme mümkün değil. Ama şimdi görüyoruz ki CHP çatısı altında birleşme oluyor. Şu görülüyor, bugün CHP sosyal demokratları birleştiren parti haline geldi. Bütün kamuoyu araştırmaları CHP'nin yüzde 20'ye yakın bir oyun sahibi, sosyal demokratların birleştiği bir parti olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla ‘Solu böldü’ görüşünü bence olaylar yalanlıyor. Cem birleşmeyi umursamadı Bugünkü tecrübeniz olsaydı, farklı mı hareket ederdiniz. Evet. Ne yapardınız Biraz önce dediğim olay. Durun bakalım, acele etmeyin deyip, frene basardım. Bir gün Sayın Baykal, ‘‘Gelin birlikte olalım’’ diyerek, bir şekilde bir teklifte bulundu. Dikkat ederseniz bir cümleyi de ekledi, ‘‘Bunun bu şekilde olmasını istemiyorsanız, gelin tartışalım’’ dedi. Ertesi gün Milliyet'teki manşet: Sayın Cem: ‘‘İttifak umurumda değil...’’ Biri, ‘‘Birleşelim, tartışalım’’ diyor, öbürü ‘‘Umurumda değil’’ diye cevap veriyor. O da benim için çok belirleyici oldu tabii. Bir ittifak düşündüm, DSP, YTP ve CHP ittifakı... Hatta dönüşümlü başbakanlığı bile teklif ettim. Kime? Sayın Cem'e. Dedim ki, onu düşünelim, ama benimle değil, Sayın Baykal'la. Kabul etmedi mi? Hayır, kaale bile almadı, bunlar düşünülmesi mümkün olmayan şeyler şeklinde... Ben sonradan anladım ki, ittifakın en ufak bir şeyini bile düşünmedi. Genel başkan sen ol Hüsamettin Özkan 8 Temmuz Pazartesi günü istifa etti. Siz ertesi akşam Prof. Celal Göle'nin evinde Hüsamettin Özkan'la buluştunuz. O gece Özkan'la ne konuştunuz? O gün bana ayrıldıklarını, artık DSP'de devam edemeyeceklerini, parti kuracaklarını söyledi. Hatta şunu söyledi, gayet iyi hatırlıyorum o cümleyi... ‘‘Senin bize katılmanı istiyoruz’’ dedi ve hatta başkanlık teklif etti, yani ‘‘Başkanlığı düşünür müsün?’’ diye sordu. ‘‘Ama katılmazsan da Türkiye'ye hiçbir katkın olmaz, tarihin derin sayfalarına gömülürsün, kaybolursun’’ gibi sözler de söyledi. Dolayısıyla o akşam benim yaptığım telkinlerle YTP'yi kurdukları son derece yanlış bir yansıtma. Ama şu doğru: Bana ‘‘Katılır mısın, katılman lazım’’ dedi, hatta ‘‘İsmail Bey ile anlaşın, kim başkan olursa olsun, ama sen de olabilirsin’’ dedi. Ben ‘‘Hayır ben olmam, İsmail Bey olsun’’ dedim. Solun birleşmemesini hálá anlamıyorum Siz, Başbakan Ecevit'in isteği üzerine 11 Temmuz günü istifanızı verdiniz. Sonra Çankaya Köşkü devreye girdi, Ecevit, Şükrü Sina Gürel'i aracı koyarak ‘İstifa etmeyin’ dedi. Siz de istifanızı geri aldınız. O gün Cumhurbaşkanı Sezer'in müdahalesi olmasaydı, olayların akışı farklı boyutta mı olurdu? Bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz... O zaman YTP'de karar kılabilir miydiniz? Olayların akışı sizi YTP'ye mi sürüklerdi?.. Tabii bir hareketlilik, bir akış içinde bazı şeyler oluyor, olabilirdi... Fakat şunu söyleyeyim, YTP'ye girmiş olsaydım bile, orada görev almış olsaydım bile, yine mutlaka CHP ile işbirliğini isteyecektim, araştıracaktım ve bu konuda büyük çaba sarf edecektim ve mutlaka Sayın Deniz Baykal'ın bu ittifakın içinde güçlü biçimde yer almasını ve dışlanmamasını, bütün bu kadroların bir araya gelmesi inancı ile hareket edecektim. O kesin. Orada bir kuşkum yok benim. Belki bu YTP içinden olurdu. YTP'den birisi olarak bu çabayı harcayabilirdim. Ben yine tekrarlıyorum, bu kadar ağır sorunlarla karşı karşıya bulunan bir Türkiye'de sosyal demokratların bir çatı altında olmamasına inanamıyorum, kabul edemiyorum ve her şeye rağmen bu çabamı, irademi sürdürüyorum. CHP Türkiye'nin en köklü partisi Temmuz ayında YTP'yle birlikte hareket edeceğinizi söyleyip, sonradan CHP'ye geçmeniz size güvenen birçok kesimde sizinle ilgili bir inandırıcılık sorununa yol açtı... O günlerde olmuş olabilir, insanlar olayı tam anlayamamış olabilir. Fakat şu anda daha ziyade, tabii herkesle konuşmuyorum ama ‘‘Bu işi yaptınız, CHP hakikaten Türkiye'nin en köklü partisi, ona sahip çıktınız, onu büyütelim görüşü’’ çok daha kuvvetli. Hatta ‘‘Çok korktuk, yanlış yapacaksınız da CHP'yi dışlayacaksınız’’ diyen çok insan görüyorum.HÜRRİYET Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:24