BÜLENT DÖNMEZ
LÜKSEMBURG - Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasının Türkiye için esas olduğuna işaret ederek, bölgenin barışa ve istikrara ihtiyacı bulunduğunu söyledi.
Lüksemburg Dışişleri Bakanı Lydie Polfer ile bakanlık binasında bir araya gelen Dışişleri Bakanı Gül, görüşme sonrasında ev sahibi Dışişleri Bakanı ile ortak bir basın toplantısı düzenledi. İki ülke arasındaki ilişkilerin daha da derinleştirilebileceğinin altını çizen Gül, görüşmelerde Ortadoğu'daki Filistin-İsrail sorunu, Irak krizi ve Kıbrıs sorununu ele aldıklarını söyledi. Dışişleri Bakanı Gül, görüşmelerin son derece yararlı olduğunu belirterek, ''Eminim bundan sonra yeniden bir araya gelme fırsatı bulacağız. Birbirimize güveniyoruz. Bu da işbirliğinin artırılması açısından çok önemli. Bu noktadan sonra eminim ki pek çok projemiz olacak. Lüksemburg'daki bu toplantı ilişkilerimizin pekişmesini sağlayacaktır'' dedi.
Türkiye'nin Irak konusunda herhangi bir iddiası olmadığını ifade eden Gül, Irak'ın toprak bütünlüğünün Türkiye için esas olduğuna işaret etti. ''Irak'ın toprak bütünlüğünü savunduğumuza göre, başkalarının toprağında nasıl gözümüz olabilir?'' diyen Bakan Gül, 1991'deki Körfez Savaşı'nda Türkiye'nin acı tecrübelerine değindi. Bölgede bir boşluk yaşandığını, PKK'nın terörist faaliyetlerinin bölgede ortaya çıktığını dile getiren Gül, ''Onlar için bir sığınak haline geldi bölge. Kuzey Irak'taki mülteciler açısından böyle bir akım olmadığı için çok mutluyuz. Bizim endişemiz, orada bir katliam olması, ihtilaf ve çatışma yaşanması. Biz orada barışçıl bir atmosferde insanların yaşamasını istiyoruz'' diye konuştu.
''ABD'nin Suriye ile ilgili açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki bir soruya Dışişleri Bakanı Gül, ''Savaş son buldu. Uzun sürmemesi de iyi oldu. İçinde bulunduğumuz bölgenin istikrara ve barışa ihtiyacı var. Hepimiz çok akıllıca hareket etmeliyiz. Bölgede barışa ulaşılmaya çalışılmalı. Bir takım iddialar var. Bunların doğru olup olmadığını bilmiyoruz. Önümüzdeki cuma günü bölge ülkeleri Riyad'da bir araya gelecek. Bu çerçevede bu konular ele alınacak. Bu ülkelerin bir araya gelmeleri eşsiz bir toplantıyı da ortaya koyacak'' yanıtını verdi.
''Kıbrıs'tan bahsedecek olursak, Denktaş'ın fikrini değiştirmesi için ne yapılabilir?'' sorusuna Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Gül, ''Sadece Türk tarafı değil, burada söz konusu olan Rum tarafı da Annan Planı'nı kabul etmedi. Taraflardan her ikisi de bu plana olan itirazlarının yer aldığı birer uzun liste hazırladılar. Sadece Denktaş bunu yüksek sesle dile getirdiği için bütün suçlamalar ona yöneltiliyor. Biz önce sorunun çözülmesi daha sonra birliğe üye olmasını istiyorduk. Ancak yinede çözüm için kapı açık. Çözüm iki taraf için tatmin edici olmalı. Yoksa kalıcı olmayacaktır. O açıdan Annan Planı'nda bir takım sorunlar var. Bu plana bakılacak olursak, Türk halkının yarısı bulundukları bölgeleri kısa sürede terk etmek zorunda kalacaklar. Bu kolay değil. Tabii mümkün olduğunca çabuk çözüme varılmasını isteriz. Amacımız çözümü gecikmeden sağlamak'' şeklinde yanıt verdi.
Avrupa Yatırım Bankası'nı da ziyaret ettiğini dile getiren Gül, Lüksemburg'un AB'nin kurucularından olduğunu, dolayısıyla Türkiye'ye devamlı destek verdiğini ve bu desteğinde devam edeceğini açıkladı. Abdullah Gül ve Lüksemburg Dışişleri Bakanı Lydie Polfer'ın, toplantının ardından Clairefontaine Restaurant'ta bir yemek yiyecekleri belirtildi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:48
