HASAN ESEN
ANKARA - Tedavisi imkansız bir hastalığa yakalanan kişinin hayatını, kendi veya kanuni temsilcisi tarafından acı vermeyen bir yöntemle sona erdirmek istemesi olarak tanımlanan 'ötenazi'nin dinde yasaklandığı ve intiharla eş anlama geldiği açıklandı.
Diyanet Dergisi'nin bu ayki sayısında, ötenazi ve ölüm oruçlarının dindeki yeri konusuna açıklık getiriliyor. Ayet ve hadisler ışığında kaleme alınan yazıya göre, hem ötenazi hem de ölüm orucu kesinlikle haram. Maide Süresi'nde bu konuyla ilgili olarak ''Kendinizi öldürmeyiniz. Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir'' şeklindeki bir ayet bulunuyor. Ayrıca, Hz. Peygamber, vücudundaki yaranın ızdırabına dayanamayarak kendini öldüren kimse için Yüce Allah'ın 'Kulum ölüme teşebbüs etmekle benim önüme geçti. Ben de ona cenneti haram kıldım' buyurduğu ifade ediliyor. İslam dininde yoksulluk, hastalık veya çeşitli bunalımlardan dolayı kendi kendini öldürmek ve bir başkası tarafından öldürülmesine razı olmak hatta ölmek için temenni de bulunmak bile haram. Bu konuyla ilgili olarak da, Hz. Peygamber'in, ''İçinizde hiç kimse, sakın ölümü temenni etmesin'' bir hadisi bulununuyor.
Dergide, insanın hayata devam etmesi veya hayatına son verme gibi bir seçim hakkının olmadığı vurgulanarak, ötenazinin intiharla aynı anlama geldiği ve bu yöntemle hayatını sona erdirilmesini isteyen kişinin ihtihar suçu işlediği belirtilerek, ''Sonuç olarak tedavisi imkansız bir hastalığa yakalanan kişinin hayatını sona erdirme istemi veya izni islam dinine aykırıdır'' deniliyor.
Öte yandan, 'ölüm oruçları'yla ilgili olarak da insanın kendi sağlığını tehlikeye düşürecek davranışların da intihar olarak kabul edildiği kaydedilerek, bu tür hareketlere girişmenin kesinlikle haram olduğu vurgulanıyor. Dergiye göre, İslam'ın yaskaladığı bir yolla hakkını araması ve bu uğurda hayatını feda etmesi kesinlikle doğru değil.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:31