Gazeteci Duygu Asena hakkında çıkan, " Fidel Castro ile yattı " iddialarına Yarın Gazetesi'ndeki köşesinden cevap verdi.Asena, "Tanınmış kişilerle daha önce de aşk dedikodularım çıktı ve her seferinde "hayır yok böyle bir şey, onunla birlikte olmadım" demek zorunda kalmaktan utanç duydum.Ya sevgilim bana kızarsa, ya aramız bozulursa?Yine kendi adıma konuşayım, ben sevdim mi tam severim. Eğer Fidel'le de aramda bu tür bir ilişki olsaydı, yaşına başına bakmadan giderdim" dedi.
İŞTE ASENA'NIN YAZISI
HAKKI DEVRİM NE DİYOR
Bir insan yaşlı diye, yaptıklarını, söylediklerini sineye çekmek, susmak gerekir diye düşünenlerden değilim. Bir insan eğer senden yaşlıysa, karşıdan karşıya geçmesine yardım edersin, otobüsteki
yerini verirsin, ama saygı adına susmak zorunda değilsin.
Radikal'da Cihannüma köşesinin yazarı Hakkı Devrim biliriz ki bir Fidel Castro düşmanıdır. Üç-beş yıl önce Küba gezimizden sonra yazdığımız yazılara çok büyük tepkiler göstermiş, alaycı yazılar
döşenmişti.
Cuma günü, Castro'nun 77. yaşı nedeniyle yapılan törenler için yine bir yazı döktürmüş ve Küba'ya gidip Fidel Castro ile tanışan kişilere pardon kadınlara da sataşmış.
Castro'nun 77 yaşına girdiğini ama Havana'nın dev afişlerle süslenmediğini anlattıktan sonra, diyor ki; "...Tevekkeli, bizim Castro fanatiği hanım gazetecilerden yaş gününü kutlamaya giden
olmadı! Havana'ya kadar gitmişken, Castro'ya kalkan kızartmakla,başını omuzuna eğip birlikte fotoğraf çektirmekle yetinmediklerinden
eminim."
Söz ettiği hanım gazetecilerden kalkan kızartanı Leyla Umar, başını omuzuna dayayanı da ben oluyorum.
Sabah sabah, daha gazeteleri okumamışken Murat isimli bir okur beni arıyor, yazının o bölümünü okuyor ve diyor ki; "aynı zamanda Dil Yaresi diye bir köşesi de olan bir yazar o. Cümledeki "tevekkeli'
sözcüğü ne anlama geliyor. Emin olduğu nokta nedir? Anahtar deliğinden mi gözetliyordu, ne yapıyordu?"
Kem küm ediyorum ona. Çünkü tam olarak anlayamıyorum. Sonra gazeteyi okuyorum. Yine de Hakkı Devrim'in, "fotoğraf çektirmekle yetinmediklerinden eminim" demekle ne kasttetiğini anlayamıyorum.
FİDEL'LE YATMADIM
Elbette fotoğraf çektirmekle yetinmedik, bu tarihi kişilikle uzun uzun konuşmak istedik... Ama onun ima ettiği bu değil. Bir zamanlar Castro röportajıyla çok önemli bir gazetecilik başarısı gerçekleştiren Leyla Umar'ı bir kenara bırakayım, o isterse cevap
verecektir, kendi adıma konuşayım; Hakkı Devrim, "fotoğraf çektirmekle yetinmedi, onunla cilveleşti, oynaştı, flört etti, yattı,seks yaptı" mı diyor?
Yetinmedi sözcüğünün altında yatan ne?
Şimdi ondan bunu açıkça söylemesini istiyorum. Fotoğraf çektirmekle yetinmediysem, Castro ile ne yaptım. Bu kanıya nasıl ulaştınız? O gezide erkek gazeteciler, erkek iş adamları da vardı. Bir kadın bir
erkekten övgüyle söz ederse, onunla yatmış anlamına mı geliyor bu?
İkinci sözcük ise "eminim". Neden, nasıl eminsiniz? Dili kullanmaya bu kadar önem veren siz, eminim gibi iddialı bir sözcüğü nasıl böyle kolay kullanabiliyorsunuz?
Sizin gibi saygın bir kişi, bir gazeteci kadını yani beni, Fidel Castro ile yattı şaibesi içine nasıl sokarsınız?
Tanınmış kişilerle daha önce de aşk dedikodularım çıktı ve her seferinde "hayır yok böyle bir şey, onunla birlikte olmadım" demek zorunda kalmaktan utanç duydum. Çünkü kimseye bir şey açıklamak
zorunda değilim.
Ne yapacağım şimdi ben?
Ya sevgilim bana kızarsa, ya aramız bozulursa?
Beni "Fidel'le yatmadım" demek zorunda bırakıyorsunuz. Bu da hiç hoşuma gitmiyor ama ne yapayım mutluluğumla oynuyorsunuz.
Öyle kolay olmamalı yaşına başına güvenip, bir kadın için böyle cümleler kullanmak, bir de sonuna eminim demek.
25 YA DA 75 FARK ETMEZ
Beni arayan okura göre, "Tevekkeli" sözcüğünün altında da şu yatıyor; "adam 77 yaşına basmış, tevekkeli kadınlar bu kez yanına gitmediler!"
Yine kendi adıma konuşayım, ben sevdim mi tam severim. Eğer Fidel'le de aramda bu tür bir ilişki olsaydı, yaşına başına bakmadan giderdim.
Yaşın ne önemi var? İster 25 ister 75... Önemli olan aradaki çekim...
Hem "iyi bir erkek" kaç yaşına gelirse gelsin yine de iyidir... Asla yaş yüzünden bir erkekten vaz geçmem, bunu bilesiniz.
Hakkı Devrim'in yazısında Bush'a sorduğu soruları da var, "Irak'ta bu kadar aceleci ve gaddar davranan siz Küba konusunda nasıl oluyor da kırk yıldır sabırlı ve tedbirli davranabiliyorsunuz?"
Hakkı bey nasıl unutuyorsunuz "1945-75 yılları arasında tam 215 kez askeri güce baş vuran" ABD'nin, 1956 yılında diktatör Batista'ya verdiği askeri destekle üç yılda 60 bin Küba'lının ölümünde payı olduğunu,65'deki Domuzlar Körfezi saldırısını örgütlediğini, Küba ambargosunu Avrupalılara da koydurup, halkın fakirliğinde büyük payı olduğunu.
Dil Yaresi uzmanı Hakkı Devrim...
Sizi şu kullandığınız Tevekkeli ve eminim sözlerini açıklamaya davet ediyorum. Bilesiniz ki beni çok incittiniz. Benim tanıdığım Hakkı Devrim, kadınlarla fikir tartışması yaparken, bu yollara baş vurmaz...
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:31
