ENSEST VAKALARI KİTAP OLDU
Dünya ensestle mücadelesini dört koldan sürdürürken, bizler daha yeni yeni konuşmaya başlıyoruz bu ürpertici olguyu. Yurtdışında bu konuda kapsamlı araştırmalar yapılmasına rağmen bizde henüz kurumsal bir çalışma yok. Ancak çeşitli sivil toplum kuruluşlarının yaptığı çalışmalar Türkiye’de yaşanan ensest sorununa ışık tutuyor. Bu vakalar genellikle aile içinde gizli tutuluyor. Hatta çoğu zaman anne, çocuğun yalan söylediğini düşünüp onu dikkate almıyor. Uzmanlar uyarıyor: “Aileler dikkatli olmalı ve bu konuda çocuklarını eğitip onlara kulak vermeli. Çocuklar genellikle itiraf edemiyor. Eğer bir çocuk taciz edildiğini söylüyorsa ona inanın. Çünkü yapılan araştırmalar gösteriyor ki çocuklar bu konuda yalan söylemiyor.”
“Çekme Ulan Şerefsizler,” “Etiler Koğuşu” ve “Sarı Duman” kitaplarının yazarı Önder Şuşoğlu yeni kitabı “İçe Kanayan Yara - Polis Sorgularıyla Ensest İlişkiler ve Çocuk Tecavüzleri” (Alfa Yayınları) adlı yeni kitabında polise intikal etmiş vakaları ve çocukları ensestten koruma yollarını anlatıyor. Kitabında tamamen yaşanmış gerçek olayları belgeleriyle dile getiren Şuşoğlu, “Mağdur çocuklara bir parça faydam olursa bu yeterli, konu gündeme gelsin ve tartışılsın. Bu sayede bir çocuk bile kurtulsa yeter” diyor. İşte Şuşoğlu’nun kitabından ibretlik öyküler...
ZOR KURTULDU
Üsküdar’da annesi, babası ve dört kardeşiyle birlikte yaşayan 13 yaşındaki E.T öz amcasının tecavüzünden bir komşusu sayesinde kurtuldu. Anne ve babası farklı yerlerde çalışan E.T sabahtan öğlene kursa gitmektedir. O gün kurs erken bitince annesinin çalıştığı iş yerine gider. O arada amca O.T annesini arar ve borç ister. Annesi parayı vermez. E.T daha sonra eve gider. Aradan beş dakika geçmeden kapı zili çalınınca E.T kardeşinin geldiğini düşünüp kapıyı açar. Ama gelen amcası O.T’dir. Kapı açılır açılmaz amca E.T’yi iteleyerek salona götürür ve cebindeki çikolataları çıkarıp onu kanepeye iteler; “Soyun, bu iş ya isteğinle ya zorla olacak” der. Korkan kız annesini aramaya çalışır ama amca çekip telefonun kablosunu koparınca yapacak bir şey kalmaz. Yeğeninin direndiğini gören O.T bu kez mutfaktan bir bıçak alır ve onunla tehdit etmeye başlar. İyice korkan küçük kız mücadele etmeye devam eder, bu arada kapı zili ısrarla çalmaya başlayınca amca E.T’ye sesini çıkarmamasını söyler ve kapıyı açmaya gider. Gelen, evden gelen gürültüler nedeniyle meraklanan alt komşudur. Bu fırsatı değerlendiren E.T perişan bir halde açık kapıdan kaçmayı başarır ve annesinin çalıştığı yere kadar giderek düşüp bayılır. Polis tarafından gözaltına alınan amcanın daha önce de erkek yeğeni H’ye tacizde bulunduğu ortaya çıkar.
BABA TECAVÜZÜ
16 yaşındaki B.V yıllarca öz babasının tecavüzlerine maruz kaldı. B.V bu olayı tesadüfen itiraf etti. Olay, B.V erkek arkadaşıyla gizlice gezmeye gidince ortaya çıktı. Babası kızının bir erkek arkadaşı olduğunu öğrenince onu azarlayıp cep telefonunu elinden aldı. Anne kızına, “Hem babandan hem benden özür dilemen gerek” deyince B.V patlayıp, “Senden özür dilerim ama babamdan asla!” dedi. Bu laf üzerine kızını sıkıştıran anne, kocasının dört yıldır öz kızına tecavüz ettiğini öğrendi. Anne düşüp bayıldı ve kendisini toparlar toparlamaz aile büyüklerini arayıp karakola başvurdu. B.V polise verdiği ifadede olanları şöyle anlatıyor: “S.V benim öz babamdır. 3-4 yıl önce ben ortaokulda okuyordum. O gün annemlerin yatak odasında uyuyordum, annem evde yoktu. Ben uyurken babam yatağıma girmiş. Ben uyanınca bağırmamamı yoksa benim için kötü olacağını söyledi ve iç çamaşırlarımı çıkarmaya başladı. Bağıracaktım ama ağzımı eliyle kapattı... Babamdan korktuğum için bu olayları kimseye anlatamadım ve babamın tecavüzleri devam etti.” Polis öz baba S.V’yi sorguladı, baba her şeyi inkâr etti.
“YOK SAYILIYOR AMA ENSEST VAR”
Türkiye kapalı toplum olduğu için çok konuşulmuyor. Bir de ben polis muhabirliğinden geliyorum. Çocuk tecavüzü korkunç bir şey ama ensest olayları beni çok rahatsız ederdi. Bir çocuk dışarıda tecavüze uğrayabilir. Onu tedavi edip hayata kazandırabiliyorsunuz. Ama ensest öyle garip bir şey ki bir babanın kızına, kardeşin kardeşe, dedenin torununa tacizi söz konusu. Ve başladığında devam ediyor. Şiddetle, baskıyla çocuk yıldırılabiliyor ve onlarca yıl sürebiliyor bu tür olaylar. O çocuğu düşünebiliyor musunuz. Ruh hali bitmiş, ezik... Yarın o da şiddet kullanan, ruh sağlığı bozuk bir anne veya baba olacak.
Ensest tanımı değişebiliyor. Türkiye’de çekirdek aile kapsamında düşünülüyor. Yurtdışında amca, dayı, kuzen hepsi giriyor. Onlar bizim korkunç bir ensest kültürü içinde boğulduğumuzu düşünüyor. Karadenizli’yim orada akraba evliliği yaygındır. Biz akraba evliliği diyoruz, onlar ensest diyor. Ama artık bizim ülkemizde de bilimin ve dinin bu konuya bakışı değişti. Artık insanlar akrabalarıyla evlenmek istemiyor.
Bırakın adli mercileri, arkadaşlarla konuşurken bile “Başka konu bulamadın mı,” “Sapık mısın” diye soranlar oldu. O zaman şöyle bir durdum bu kitabın altından kalkabilir miyim diye. Çünkü psikiyatristlerin, sosyologların işi bu. Bir de bu konuda yazılı hemen hemen hiçbir şey yok. Uzmanlara sordum, “kesinlikle yazılması gerekir ama özendirmeden” dediler. Emniyet de onayladı. Ulaşılamayan belgeleri topladım. Bu belgeleri toplarsam sağlam olur ve okuturum diye düşündüm. Herkes ensesti yok sayıyor, ama var işte! Kitap, sansasyon yaratsın diye düşünmedim. Olay gündeme gelsin, tartışma platformları açılsın, milyonlarca insan izlesin. Bir çocuk bunları izler, orkusunu yener ve itiraf eder.
Türkiye yavaş yavaş uyanıyor, emniyet ve yargı birimleri de artık bu meselelere daha farklı bakıyor. Eskiden aile birliği dağılmasın diye üzeri örtülüyordu. Şimdi çocuk şube müdürlüğü bu konuların çok üzerine gidiyor. Sağduyulu insanlar olmasaydı bu belgeleri toplayamazdım.
Bunu göze alarak girdim bu işe. Yıllardır yuşturucuyla, organize suç çeteleriyle, terör örgütleriyle ilgili haber yapıyoruz. Bu hepsinden daha tehlikeli. Ama bunu kim yasaklarsa, kim karşı çıkarsa ondan şüphe ederim. Çünkü özendirmiyorum. Rehabilitasyonu, çocukları nasıl korumamız gerektiğini anlatıyorum. Ve yaşanmış gerçek olaylar var kitapta.(AKŞAM)