ERDOĞAN: "BAYRAM DEĞİL, SEYRAN DEĞİL, ERKEN SEÇİM NEREDEN ÇIKTI?"

MUSTAFA ESEN - HALİS BALTACI
İSTANBUL (İHA) - Başbakan Erdoğan, Bayrampaşa Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Bayrampaşa İlçe Teşkilatı Kongresi'ne katıldı. Erdoğan salona girişinde partililerin yoğun ilgisiyle karşılandı. Konuşmasında önceki hükümeti eleştiren Erdoğan, "Önceden ekonomide ciddi manada tıkanmışlığı yaşayan, her gün zam nedeniyle inleyen, işçisinin, memurunun maaşını ödemekte zorlanan, dış borçta ciddi bir sarmalın içine girmiş, faiz ödemelerinde topladığı vergisi faizini karşılayamayan bir ülke vardı. Böyle bir Türkiye'yi kucağında bulan hükümetimiz işe her şeyden önce güven ve istikrar ilkeleri üzerinde kurulu bir anlayışla sarıldı. Bir ülkenin en büyük sermayesi güven ve istikrardır" dedi.
Başbakan Erdoğan, yapısında güven ve istikrar olan bir ülkenin, tüm dünya için bir cazibe merkezi haline geldiğini söyledi. İstikrar olmayan bir ülkeye dünyanın bakışının şüpheci nazarlarda olduğunu belirten Erdoğan, "Türkiye 3 Kasım'dan itibaren güven ve istikrar ülkesidir. Türkiye'yi içte de dışta da kıskananlar var. Ne yazık ki içerideki kıskananlar bizi üzüyor. Bu heyecanı paylaşamadıkları için biz üzülüyoruz. İstiyoruz ki onlar da bu heyecanı paylaşsın. Ama onlar bu heyecandan nasibini almamakta direniyor. Mantığın bitti yerlerde ana muhalefetin mantığı başlıyor" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, Türkiye'de rakamlar gözden geçirildiği zaman yapılan çalışmaların verimliliğinin ortaya çıktığını belirterek, "Biz göreve gelmeden önce Türkiye 4 haneli rakamı gecelik faizde yakalamış bir ülkeydi. Bu faiz bu ülkede vatandaşın cebinden çıkıyordu. Halkın yanındayız diyenler var ya, onların görmediği, bizim halkın içinde olan bir siyasi hareket olarak gördüğümüz gerçek buydu. Biz gayet istikrarlı bir şekilde iç borçlanmadaki faizi 2005 sonu itibariyle yüzde 13.5'a indirdik, yine inmeye devam ediyor. Enflasyonda şu anda yüzde 7.7'deyiz. Bu, 2005 yılı sonu itibariyle ulaştığımız sonuç. Benim halkımın cebindeki paranın alım gücü bir göreve geldiğimizden bu yana yaklaşık yüzde 25 oranında artmıştır. Enflasyonda bu yılki hedefimiz yüzde 5'i yakalamak. Son 3 yılda ortalama büyümeyi yüzde 7.5'a getirdik. Bu büyüme Türkiye'de artık yatırımcının da, dar gelirlinin de geleceğe olan umudunu artırıyor. Bütün bu imkanların halkın bütününe yayılması en büyük arzumuz" ifadelerini kullandı.

"MUHALEFETİN TÜRKİYE'DEKİ MANTIĞI, HEP SİYAHA BEYAZ; BEYAZA DA SİYAH DEMEK"
Muhalefeti de eleştiren Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye ciddi manada bir gelişmenin içindedir. Sanal gündemlerde bu ülkenin asli gündemi değiştirilemez. Sık sık sanal gündemler oluşturuluyor. Bayram değil, seyran değil, erken seçim nereden çıktı? Bu millet bu iktidara 5 yıllık bir görev verdi. Eğer siz 5 yıllık süreci doldurmazsanız, beceriksizliğinizi kabul etmiş olursunuz. Biz bütün bu parametrelerle bir şeyi ispat ediyoruz. Dünya bunu kabul etti. Siz de bunu kabul edin. Kabul edemeyen sadece muhalefet. Muhalefetin Türkiye'deki mantığı, hep siyaha beyaz; beyaza da siyah demek. Yeri geldiği zaman beyaza beyaz demek de muhalefetin kazancı olur. Bunu bilseler, işi başaracaklar. Muhalefet kan kaybında."
Erdoğan, iktidar olarak hiçbir zaman temkinli hareket etmeyi elden bırakmadıklarını belirterek, "Şımarmak yok. Ne kadar mütevazı hareket ederseniz, o kadar yükselirsiniz. Bizim siyasetteki etik anlayışımız bu. Böyle davranmak durumundayız. Şu ana kadar böyle davranmayı kendimize ilke edindik. Bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz" dedi.
Önceki hükümet döneminde birçok bankanın zarar ettiğini ifade eden Erdoğan, "Rozet rengi değiştirmekle halk hesabını geri almıyor. Mesele zihniyetin kökenindeki o oluşumdur. Asıl olan odur. AK Parti bunun üzerine, bu hesabı sormanın üzerine kurulmuş bir partidir. Bu dönem içerisinde zarar eden banka yok. Biz göreve geldiğimizde çiftçi yüzde 56 faizle kredi alıyordu, şimdi yüzde 8-15 arasında faizle kredi alıyor. Türkiye demokratikleşmede farklı adımlar attı. Kopenhag Kriterleri bu dönemde halledildi. Zaman zaman bazı şeyler oluyor. Bana 'değiştin mi?' diye soruyorlar, ben de 'gelişerek değiştim' diyorum. Çünkü dünya değişiyor, biz de gelişerek değişiyoruz" diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"AB sürecini sabote etmek isteyen marjinal anlayışlar var. Bu anlayışlar Türk insanının yaşam standardını yükseltme arzusunu engellemekten başka bir niyet değildir. Bizim arzumuz medeniyetler arası çatışmayı ayaklarımızın altına almaktır. Terörün altında medeniyetler arası çatışmanın izleri var. Biz bütün medeniyetlerin bir arada yaşama anlayışını gerçekleşebilir kılacağız. AK Parti bu noktada büyük gayret sarf ediyor. Daha yapacağımız çok şey var, dünyada iş bitmez. İnsanımızın yaşam standardını çok daha ilerilere taşımak bizim en önemli görevimiz."
Camiler konusunda tartışmalar yaşandığına değinen Erdoğan, "Cami yaptırıyorlar, bizden de dini bilen imam istiyorlar. Biz o camilere dini iyi bilen imamlar göndermek durumundayız. Fakat 'yarım imam dinden, yarım doktor candan' misali Anadolu'nun bir çok yerinde, vasıfsız, İslamiyet'i bilmeyen insanların eline kalıyor bu görev. Sakalı varsa, başında takkesi varsa tamam diyorlar. Bu namazı kıldırır, geç kıldır diyorlar" dedi. deki paranın alım gücü bir göreve geldiğimizden bu yana y
Başbakan Erdoğan, asılsız haberler yapıldığı gerekçesiyle medyayı da suçladı. Kuş gribi ve kar konularında sanal haberler uydurulduğunu iddia eden Erdoğan, "Kulağı olup da duyamayanlar, gözü olup da göremeyenler, dili olup da gerçeği konuşamayanlar var bu ülkede. Hastanelerdeki kuyruklar bitti. Yazılı ve görsel medya o kuyrukları haber yapıyordu. Şimdi bulamıyor musunuz o kuyrukları, gidin bulun bakalım. Dayanışma içinde olalım. 'Her şey Türkiye için' dememiz lazım. Bu mantıkla bir yere gidilmez" diye konuştu.
Erdoğan'ın sözleri, zaman zaman salonda bulunanların tezahürat ve alkışlarıyla kesildi.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:09