Gündem
  • 30.10.2024 12:58

Erdoğan : Devlet Bahçeli cesur çağrısıyla tarihe not düştü.. İstikamet çizdi..

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor...

"BU CUMHURİYET BELLİ BİR KİTLENİN CUMHURİYETİ DEĞİLDİR"

Çatısı altında bulunduğumuz bu aziz Meclis, 23 Nisan 1920’de Ankara’da faaliyetlerine başlamış, Kurtuluş Savaşımızı sevk ve idare etmiş, zaferin ardından 29 Ekim 1923’te de Cumhuriyetimizi ilan etmiştir. Cumhuriyet, TBMM çatısı altında milletimizin temsilcilerinin onayıyla, milletimizin ortak kararı olarak vücut bulmuştur.

Şu noktanın altını çizmek isterim; Cumhuriyet, belli bir şahsın, zümrenin, kitlenin, mezhebin, etnik kökenin cumhuriyeti değildir. Bu cumhuriyet, zenginin olduğu kadar yoksulun da cumhuriyetidir. Ne kadar batılının, güneylinin cumhuriyeti ise o kadar da kuzeylinin, doğulunun cumhuriyetidir. Bu cumhuriyet, Türk’ün de elbette Kürt’ün de cumhuriyetidir.

Bu cumhuriyet, vatan topraklarında yaşayan herkesin cumhuriyetidir. Bu cumhuriyet, hepimizin eseridir. Hepimizin, 85 milyonun tamamının cumhuriyetidir. Ben inanıyorum ki bu topraklar üzerinde yaşayan hiç kimsenin cumhuriyetle, cumhuriyet fikriyle bir sorunu, problemi yoktur.

"CUMHURİYETİMİZ BİRDİR, GÜÇLÜDÜR, AYAKTADIR"

Geçtiğimiz bir asır boyunca yaşadığımız sorunlar, cumhuriyetten değil, cumhuriyet fikrinin arkasına saklanarak onu istismar edenlerden kaynaklanmıştır. Cumhuriyet fikrinin arkasına saklanarak, ayrımcılık yaptılar, ötekileştirdiler. Bu ülkenin huzuruna, birliğine, kardeşliğine en büyük zararı verdiler.

Aziz milletimiz o sınırsız basiretiyle her şeyin farkındadır. Bugün cumhuriyetimiz 85 milyon vatandaşımızın ortak yuvası olarak birdir, bütündür, güçlüdür, dimdik ayaktadır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ, SIRADAN BİR DEVLET DEĞİLDİR”

Coğrafyamızdaki kaosa bakanlar, korkmuşlar ve cumhuriyetimize ürkek bir kuş muamelesi yapmışlardır. Geçmişin korkuları kapanmaya, kısıtlamaya ve malesef iç düşmanlar üretmeye yol açmıştır. Bu milletin her bir ferdi, özellikle gençlerimiz, yavrularımız şunu çok iyi bilmeli; her zerrelerine kadar idrak etmelidir. Türkiye Cumhuriyeti devleti sıradan bir devlet değildir.

29 Ekim çok önemlidir, yeni bir başlangıçtır. Bu aziz millet bin yıllardır hem tarih sahnesinde varolan hem de tarihin akışına yön veren bir millettir. Şu yeryüzü üzerinde korkuyu korkutan ve korkutacak olan yegane millet, mensubu olduğumuz asil millettir. Bunun en son ve somut örneği, 15 Temmuz şanlı direnişidir.

Bu millet değil kendinin, bütün bu coğrafyanın, ezilenlerin, kimsesizlerin umudu bir millettir. Unutmayın; düşersek, yeniden doğruluruz. Yanarsak, küllerimizden yeniden doğarız.

“AYRIMCILIĞA SON VERDİK”

Belli dönemlerde cumhuriyetin öz evlatları ayrımcılığa maruz kaldılar, ötelendiler. Son bir asırda elbette çok güzel günler de gördük. Ama ondan daha fazla hüzün ve acı gördük. AK Partimizi, 23 yıl evvel 14 Ağustos 2001’de kurarken en büyük hedefimiz devlet ile milleti kucaklaştırmaktı.

Bu ülkede dindarlara ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapılıyordu. Ayrımcılığa son verdik. Yoksulun sesi çıkmıyordu, sesi, nefesi olduk. Alevi kardeşlerimizin sorunları vardı, çözmek için samimi adımlar attık. Gayrimüslimlerin sorunları vardı, cesur hamleler yaptık. Önümüze çok engeller çıkardılar. Kitleleri kışkırttılar.

Yaşanan ihmallerden ve acılardan nemalananlar her türlü yolu kullanarak sorunları istismar ettiler. Yılmadık, yıkılmadık, kardeşliği büyütmekten asla vazgeçmedik. Göreve geldiğimizde özellikle doğu ve güneydoğu illerimizde ciddi bir ihmalkarlık söz konusuydu. Doğu, güneydoğu illerimize tarihin en büyük yatırımlarını biz yaptık.

"HAK VE ÖZGÜRLÜKLER KONUSUNDA TARİHİ ADIMLAR ATTIK”

Hak ve özgürlükleri genişletmek konusunda tarihi adımları biz attık. Bunu yaparken dedik ki; terörü ve ürediği bataklığı kurutacağız. Kardeşliği büyüteceğiz. 22 yıl boyunca aynı istikamette yürüdük ve yürüyoruz.

"BU MESELEYİ ÜLKEMİZİN GÜNDEMİNDEN ÇIKARARAK SİYASİ HAYATIMIZI TAÇLANDIRMAK NİYETİNDEYİZ"

Türk ile Kürt’ün kardeşliğini büyütmek için ne yapılması gerekiyorsa, nasıl yapılması gerekiyorsa hemen hepsini yaptık, denedik. Fakat her seferinde karşımıza bir duvar, ihanet çıktı. Sorundan beslenenler, sorunun çözülmesine engel oldular. Terörden beslenenler terörün bitmesini istemediler. Samimiyetimizi yitirmedik. Kardeşlik hukukundan asla ayrılmadık. Allah’ın izniyle Rabbim fırsat verirse bu meseleyi ülkemizin gündeminden çıkararak, 40 yıllık siyasi hayatımızı taçlandırmak niyetindeyiz.

“SAYIN BAHÇELİ’YE ŞÜKRANLARIMI İFADE EDİYORUM”

Türkiye her zamankinden daha güçlüdür. Terör belası başta olmak üzere sorunlarımız çözmek, kardeşliği pekiştirmek için bugün önümüze bir kez daha bulunmaz bir imkan çıkmıştır. Buradan Cumhur İttifakı’ndaki yol arkadaşımız Sayın Devlet Bahçeli’ye tüm MHP camiasına, grubum adına, aziz milletim adına selam ve şükranlarımı tekrar ifade ediyorum.

Devlet Bey tavır, konuşma ve siyasetiyle, cesur çıkışlarıyla daima tarihe not düşen, istikamet çizen bir liderdir. Kendisi mazrufa odaklanma iradesi gösterebilenler için, vatan-millet sevgisinin ne olduğunu, milliyetçiliğin ne olduğunu en açık şekilde izah etmiştir. MHP Genel Başkanı'nın çağrılarını bu çerçevede okuyanlar, tarihi fırsat penceresini görmektedir.

Vatan sevgisinin, millet sevgisinin, Cumhuriyet aşkının en önemlisi de milliyetçiliğin ne olduğunu ne manaya geldiğini en açık şekilde izah etmiştir. MHP Genel Başkanı’nın son çağrılarını bu çerçevede okuyanlar önümüze açılan tarihi fırsat penceresini görmekte ve heyecanlanmaktadır."

Güncellenme Tarihi : 30.10.2024 13:09

İLGİLİ HABERLER