Gündem
  • 21.7.2024 12:12

Erdoğan fena sinirlendi.. Densiz, edepsiz.. Buna haddini bildirmesi lazım

Yunan Bakan Dendias'a sert tepki gösteren Erdoğan, "Onun bir defa kalkıp da Türklerin orada işgalci olduğunu söylemesinden daha densiz, edep dışı bir ifade olamaz. Dolayısıyla, Sayın Miçotakis’in bu bakanına haddini bildirmesi lazım." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yaptığı ziyarette, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 50. yıl dönümünü kutladı. Bu ziyaret esnasında Türkiye ile KKTC arasındaki güçlü bağların altını çizdi ve Kıbrıs davasının Türkiye için önemini vurguladı. 

Erdoğan, iki devletli çözüm modelinin Kıbrıs meselesinin tek çözüm yolu olduğunu belirtti ve KKTC'nin egemen eşitliği ile uluslararası statüsünün tescil edilmeden yeni bir müzakere sürecinin mümkün olmayacağını söyledi. Ayrıca, ambargonun kaldırılması ve KKTC’nin kalkınmasına yönelik projelerin sürdüğünü ifade etti. Erdoğan, yerel yönetimler, devlet kurumları ve özel sektörün KKTC'ye verdikleri desteğin önemine değindi ve gelecekteki işbirliği projelerini anlattı.]

"DENSİZ, EDEP DIŞI"

Yunan Savunma Bakanı'nın açıklamaları hakkında konuştunuz. Hem Türk askeri hem de Türkiye için ‘Ada’da işgalci’ ifadelerini kullandı. Yakın zamanda Yunanistan ile sıcaklaşmaya ve normalleşmeye başlayan ilişkiler vardı. Bu açıklamalar, Türk-Yunan ilişkilerini yeniden gergin bir duruma getirebilir mi?

Zaman zaman Yunanistan'daki popülist figürlerin, iki ülke arasındaki ilişkileri bozmaya yönelik bu tür söylemlerine tanık oluyoruz. Biz, Yunanistan ile iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. Ancak bu, bu tür saçmalıklara sessiz kalacağımız anlamına gelmiyor. Herkesin bildiği gibi Türkiye, Kıbrıs Barış Harekâtı’nı, isminden de anlaşılacağı üzere barışı sağlamak için yapmıştır ve bu müdahale sonucunda huzur sağlanmıştır. O tarihte Kıbrıs’ta hem Rum kesimi hem de Yunanistan’daki darbecilerin başlattığı soykırıma Türkiye, net ve kararlı bir şekilde son vermek için bu harekâta girişmiştir. Bu müdahale, uluslararası hukukun bize tanıdığı garantörlük hakkı kapsamında gerçekleştirilmiştir. Türk askeri, düşmanına bile zarar vermeyen, ama mazlumun hakkını koruyan bir tarihe sahiptir. Aynı anlayışla bugün ve gelecekte de hareket edeceğiz. Mehmetçiğin ayak bastığı topraklarda işgal kültürü değil, huzur hakim olur. Son NATO zirvesinde Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis ile konuştum. "Aynı gün ben Kuzey Kıbrıs'ta olacağım, orada Kuzey Kıbrıs halkına hitap edeceğim. Öğrendiğime göre siz de Güney’de olacakmışsınız, orada konuşma yapacakmışsınız. Herhalde birbirimizi rahatsız edecek herhangi bir açıklama yapmayız" dedim. O da benimle aynı düşündüğünü söyledi. Ancak Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias maalesef bizim görüşmemizden habersizdi ve ileri geri açıklamalar yaptı. Türklerin orada işgalci olduğunu söylemesi çok saygısız ve uygunsuz bir ifadeydi. Dolayısıyla, Sayın Miçotakis’in bu bakanına haddini bildirmesi lazım. Bizim daha fazlasını söylememize gerek yok. Söyleyeceğimiz her şeyi zaten bugün söyledik. Yolumuza da aynen devam ediyoruz.

KKTC Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, bir gün önce dikkat çekici bir açıklama yaptı. "Güney Kıbrıs, Yunanistan'la Larnaka kıyılarında bir deniz üssü inşa etmeye çalışıyor. Amerika ve Avrupa Birliği ile anlaştıkları yönünde haberler çıktı ve bunlar yalanlanmadı" diyor. Dolayısıyla artık Kuzey Kıbrıs'ta Türkiye'yle anlaşılarak bir deniz üssü kurulmasının zamanı geldiğini belirtiyor. Deniz ve hava üssü kurulması kısa zamanda mümkün olur mu? Bu konuda adımlar atılacak mı? Diğer yandan Güney Kıbrıs'ın İsrail tarafından lojistik üs olarak kullanıldığına dair çokça haber çıkıyor. Sayın Tatar da bunun Kıbrıs’ı Ortadoğu’daki bazı büyük terör örgütlerinin hedefi haline getireceği yönünde uyarıda bulundu. Bu tür bir gelişme karşısında Türkiye ne tür adımlar atmayı düşünüyor?

Şu anda Ada’da Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı binasıyla, Kuzey Kıbrıs Parlamento binası inşa ediliyor. Onları görmek istedim, durum nedir dedim. Her ikisi de muhteşem binalar oluyor. Allah nasip ederse en geç Kasım ayı ortalarında tamamlanacak. Bu iki bina, başkanlık binasıyla parlamento binası bittiğinde, yanında da oraya hizmet verecek güzel bir mescit yapılıyor. Herhalde bu üslerden daha önemli bir şey yok. Onlar askeri üs yapıyor, biz siyasi üs yapıyoruz. Çalışmamıza en iyi şekilde devam edeceğiz. Ayrıca, tekrar gidip inşaatın durumuna bakmam lazım. Gördüğüm kadarıyla Kıbrıs taşından gerçekten muhteşem bir eser ortaya çıkıyor. Türkiye, gerektiğinde gereken adımları atar, yapılması gerekenleri yapar. Adanın huzuruna katkı sağlamayacak, gerginlikleri artıracak ve uluslararası hukuku ihlal edecek adımlardan kaçınılmalı. İsrail'deki katliamlara ortak olmak ne Rumlara ne de Yunanistan'a fayda sağlar. Ayrıca gerekiyorsa deniz üssü ve deniz yapıları Kuzeyde yapılır. Bizim de denizimiz var. Örneğin, yeni bir doğalgaz gemisi alıyoruz. Sakarya Gaz Sahası’ndaki gaz üretiminde kullanılacak olan yüzer gaz işletme platformu gemisi. Yaklaşık 2 ay sonra Türkiye'de olacak. 300 metre uzunluğunda ve 58 metre genişliğinde. 5 milyon haneye yetecek kadar doğalgaz üretecek bu platform belki orada 15-20 yıl kalacak. Adeta bir üs gibi. Önümüzdeki hafta yola çıkıp Türkiye'ye gelecek. Zaten o üssü gördüklerinde yeterli olacak.

"İBRE TÜRKİYE'NİN LEHİNE DÖNÜYOR"

Türkiye, Barış Harekatı yaptığında Türkiye’ye ambargolar uygulandı. Külliyedeki ilk veya ikinci 29 Ekim resepsiyonunda 'uçaklarımıza tekerlek vermeyenlere karşı bizim de yapacaklarımız var' demiştiniz. Yıllar geçti ve şimdi savunma sanayimiz var. Bu gelişmeyle ilgili bugün burada ne hissettiniz? Türk savunma sanayisinin geldiği noktayla ilgili sizi duygulandıran bir şey oldu mu?

Biliyorsunuz, uçaklarımızın lastiklerini bile alamıyorduk ama şu anda Petlas uçaklarımızın lastiklerini üretiyor. Çok önemli bir adım. Üstelik Anadolu'nun ortasında. İnsansız hava araçlarından SİHA'lara kadar geldiğimiz nokta ortada. Aselsan, Havelsan, Roketsan; bunlar şu anda savunma sanayisinde dünya ile yarışıyor. Bu durumdan dolayı çok memnunuz. Özellikle Batı ülkeleri bizim insansız hava araçlarımızla ilgili sipariş üzerine sipariş veriyor. Hangi ülkelerin olduğunu söylemeyeceğim ama Avrupa Birliği ülkelerinin bizden bu tür taleplerde bulunması, devranın nasıl değiştiğini gösteriyor. Bu da bizi ayrıca mutlu ediyor. Kızılelma şu anda devreye giriyor. Bu gelişmeler

Güncellenme Tarihi : 21.7.2024 12:22

İLGİLİ HABERLER