ERDOĞAN, İKİ ARADA BİR DEREDE KALDI: HÜKÜMET Mİ, TEZKERE Mİ?

HÜKÜMET Mİ, TEZKERE Mİ? AKP Genel Merkezi'nde dün ABD Büyükelçisi Robert Pearson'ın ziyaretinden sonra şu soru soruluyordu: ''Önce hükümet mi kurulacak, yoksa tezkere mi gelecek?'' AKP Genel Merkezi'nde Pearson'ın Başkan Bush'tan getirdiği mektuptan öncesinde ise bu soru hakim değildi. Pearson'ın ziyaretinden önce AKP'ye, ''Önce hükümet kurma çalışması gerçekleşir, tezkere ise çok daha sonra gelir'' yaklaşımı hakimdi Nitekim, Pearson'ın ziyaretinden önce konuştuğumuz Grup Başkanvekili Salih Kapusuz da aynı yaklaşımı gösteriyordu ''Önce hükümetin kuruluşunu tamamlamak zorundayız. Tezkere ise bizim için daha sonraki iş...'' Kapusuz, hükümetin kuruluşunun hemen ardından, tezkerenin Meclis gündemine getirilip getirilmeyeceği sorumuza ise aynen şöyle yanıt veriyordu ''Biz ilk icraat olarak tezkereyi gündeme getiremeyiz. Bu hükümetimiz açısından politik bir davranış olmaz. Hükümet kurulduktan üç gün sonra tezkereyi Meclis'e getirmek doğru değildir. Hükümet ilk icraat olarak başka bir uygulamayı gerçekleştirir, sonra tezkereye bakar...'' Kapusuz'un bu açıklamasından yola çıkıldığında, hükümetin kuruluşu ve güvenoyu süreci de dikkate alındığında, tezkerenin geliş süreci de 24 Mart tarihi ile başlayan bir sonraki haftaya kalıyor. Kritik aşamaya geldik Oysa, Washington yönetimi bu kadar uzun süre bekleme niyetinde değil. Nitekim, Washington'un bu düşüncesini Başkan Bush, Erdoğan'a yazdığı mektupta açıkça dile getiriyor. Bush, Ankara Büyükelçisi aracılığıyla dün Erdoğan'a ilettiği mektubunda, her ne kadar kendisini yeni görevi dolayısıyla kutlasa da, Türkiye'nin Irak operasyonunun içinde olup olmayacağına bir an önce karar vermesi gerektiğini bildiriyor. Hatta, Bush'un mektubunun içeriğinin yumuşak olmadığı da vurgulanıyor. Bush'un Irak operasyonu için kritik bir aşamaya geldiklerini, Türkiye'nin daha fazla oyalanmadan bir an önce karar vermesini beklediklerini belirtiyor. Pearson da Başkan Bush'un mektubunu Erdoğan'a iletirken, sözlü olarak benzer şekilde Türkiye'nin kararını bir an önce vermesini beklediklerini kayda geçiriyor. AKP'den yansıyan bilgilere göre Erdoğan görüşmede, şu an hükümet kurmak için uğraştığını, böyle bir dönemde tezkereyi düşünemeyeceğini söylüyor. Görüşmeye katılan Dışişleri Müsteşarı Uğur Ziyal'in de daha sonra söylediği gibi ''Her şey havada'' kalıyor. Hava sahası Görüşme sonrasında Washington'dan gelen şu sözler, Ankara'ya yansıyan bilgileri doğruluyor ''Irak operasyonu için 40 müttefik ülke var. Bunların içinden NATO üyesi bir tek Türkiye bu işin içinde değil. Ayrıca Irak'a komşu 6 ülkeden de bir tek Türkiye operasyon konusunda karar vermekten kaçınıyor...'' ABD, tezkere geçmese bile Türkiye'nin hava sahasını uçaklarına açmasını istiyor. Bunun hükümetin kararıyla olabileceği kanaatini kayda geçiriyor. Türkiye hava sahası üzerinden geçecek uçaklarının Kuzey Irak'ta bulunan üslere indirip operasyonunu bu şekilde gerçekleştirme olanağına da sahip olduğunu bildiriyor. Ancak bu konuda da hükümetin bir açmazı bulunuyor. O da; Meclis'ten geçmeyen tezkeredeki şu ibareden kaynaklanıyor ''Türk hava sahasını üst uçuş amacıyla kullanmaları için gerekli düzenlemenin yapılmasına...'' Yani, Türk hava sahasının ABD uçaklarına açılması tezkere ile birlikte ret edilmiş bulunuyor. Hükümet, ABD uçaklarına hava sahasını açması halinde, Meclis kararına aykırı bir işlem yapmış olmanın çekincesini taşıyor. Asker ise bir an önce tezkerenin çıkması gerektiğine inanıyor. Her ne olursa olsun, AKP'de hükümet geciktikçe, ABD ile ilişkiler de geriliyor. İstifa etmiş hükümetin Başbakanı Abdullah Gül de, görevlendirilmiş Başbakan Tayyip Erdoğan da AKP olarak işin içinden çıkmakta zorlanıyor. (MUHARREM SARIKAYA/ SABAH) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:33