Erdoğan : Lüks odalardan yapılan yayınlara bu millet aldanmaz ve kanmaz
Erdoğan, TOBB İkiz Kuleleri'nde gerçekleştirilen Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, ülkenin en geniş tabanlı sivil toplum kuruluşları arasında yer alan konfederasyonun genel kurulunun hayırlara vesile olmasını diledi.
TÜGİK Başkanı Erkan Güral ve yönetim kurulu üyelerine, iş dünyasına verdikleri hizmetler için teşekkür eden Erdoğan, Türkiye'yi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla büyütme mücadelesine en büyük desteği veren kuruluşlardan birinin de TÜGİK olduğunu söyledi.
Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Şayet, ulaşımda bölünmüş yol uzunluğunu 6 bin 101 kilometreden 28 bin 546 kilometreye, havalimanı sayımızı 26'dan 56'ya çıkarmasaydık, mevcut tren hatlarını yenileyip, hızlı tren hatları kurmasaydık bugün bulunduğumuz yerde olamazdık. Şayet enerjide 32 bin megavatı bile bulunmayan kurulu gücümüzü 100 bin megavata çıkarmasaydık, yerli ve yenilenebilir enerji oranını bu derece artırmasaydık, bugün bulunduğumuz yerde olamazdık. Şayet sanayide organize sanayi bölgelerimizin sayısını 192'den 332'ye yükseltip içlerini doldurmasaydık, altyapılarını kurmasaydık, endüstri bölgeleri başta olmak üzere yeni enstrümanlar geliştirmeseydik bugün bulunduğumuz yerde olamazdık. Şayet çevre ve şehircilikte, toplu konut hamleleri ve kentsel dönüşüm projeleriyle, sıfır atık, katı atık işleme, atık su arıtma, içme suyu tesisleri, millet bahçeleri gibi yatırımlarla şehirlerimizin hayat kalitesini artırmasaydık bugün bulunduğumuz yerde olmazdık."
Erdoğan, verdiği yatırım örneklerini her alana teşmil etmenin mümkün olduğunu dile getirdi.
"BİZİM SİYASETİMİZ, ESER VE HİZMET SİYASETİDİR"
"Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma hedefimiz, içi boş bir vaat, altı boş bir söylem, laf olsun diye serdedilmiş bir beyan, siyaset kürsüsünden üfürülmüş bir balon değildir." ifadesini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Tam tersine biz önce bu iddiamızı hayata geçirecek altyapıyı kurduk, sonra hedefimizi ilan ettik. Bunun için de sizler vasıtasıyla milletimin her bir ferdinden ülkelerine inanmalarını, bize güvenmelerini, hedefimize destek vermelerini istiyorum. Birlik, beraberlik, kardeşlik içinde yürek yüreğe kol kola çalıştığımızda geçmişte nasıl darbeleri boşa çıkardıysak, terör örgütlerini bitme noktasına getirdiysek, Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada sözü dinlenen, tavrı belirleyici olan bir ülke haline getirdiysek Allah'ın izniyle bunu da başaracağız. Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Bizim kavgamız, ülkemizin ve milletimizin çıkarlarını, değerlerini, ülkülerini içeride ve dışarıda ne pahasına olursa olsun müdafaa etme kavgasıdır. Mücadelemiz, Türkiye'yi, siyasi, sosyal, ekonomik, askeri olarak bölgesinin en güçlü, dünyanın önde gelen devletlerinden biri haline getirme mücadelesidir. Bunun için gerektiğinde yedi düvele meydan okumaktan, canımızı ortaya koymaktan, nice bedeller ödemekten çekinmedik, çekinmeyiz."
Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Biz durmuyoruz, çalışıyoruz. Yakında ikinci nükleer enerji santrali de geliyor. Bizim işimiz var. Eğer arzu ediyorsan, Akkuyu uzak değil, Akkuyu'ya gidersin, bizim nükleer enerji santrali ne durumdaymış yerinde görürsün. Bak Bay Kemal; yakında ikinci nükleer enerji santrali geliyor. Sizin hayatınızda sadece mum vardı mum, gaz lambası var. Biz ise bunu bu hale getirdik. Sadece bunlarla da kalmadık. Güneş enerjisi santralleri, RES'ler, bunları yapan bizi ya. Sizin hayal edemediklerinizi biz gerçeğe dönüştürdük.
Ülkemizde nükleer enerji ile ilgili çalışmalar 1950'li yıllarda başlatılmıştır. Ülkemiz 1978 yılına geldiğinde bu konudaki sağlanan en somut ilerleme İsveç atom firmasından 3,5 milyar dolarlık kredi sözü alınmış olmasıdır. Bu krediyle nükleer santral inşasına başlanması için ülkemizin saha düzenlemesi, yol çalışmaları ve benzeri işler için 100 milyon dolarlık bir yatırım yapması gerekiyordu. Kararlı bir mücadelenin ardından nihayet Akkuyu'daki santralin temelini attık ve inşaasına başladık. İnşallah iki üniteyi 2023 yılında hizmete alacağız. Peki dünyanın 32 farklı ülkesinde 443 nükleer santral faaliyetteyken halen inşaası süren santraller varken niçin ülkemiz bu imkandan mahrum edilmeye çalışılıyordu dersiniz? Türkiye'nin en stratejik projelerinden olan Akkuyu bu ülkenin ekmeğini yiyen suyunu içen birisini niçin rahatsız eder. Bu menfii kampanyaya ülkenin ikinci büyük partisinin genel başkanının katılmasının sebebi ne olabilir. Elektrik fiyatı üzerinde yapılan saldırının asıl amacı projenin kendisi olduğunu geçmişteki tavırlarından biliyoruz. Bunlar en pahalı enerjinin olmayan enerji olduğunu bilmeyecek kadar cahiller ya da kafaları ve kalpleri başka yerlere bağlı. Bilindiği gibi dünyada salgınla birlikte zirveye çıkan ekonomik krizin lokomotifi enerji fiyatlarındaki fahiş artışlardır. Kömür fiyatlarının, doğal gaz fiyatlarının 10 kat arttığı dönemden bahsediyoruz. Vatandaş ve sanayicilerine uygun fiyatla elektrik veren ülkeler tüm yatırımlarını 30-40-50 yıl önce tamamlamışlar.
"LÜKS ODADAN YAYINLARA MÜLLET ALDANMAZ, KANMAZ"
Karadeniz'de keşfettiğimiz doğal gazı 2023'ten itibaren sistemimize vererek bu alanda bir rahatlama sağlayacağız. Enerji kaynaklarını birbirinin alternatifi değil, tamamlayıcısı olarak görüyoruz. Nasıl hayata geçirilebileceğinin yollarını arayalım. Lüks otelden, geceliği 100 bin lira olmak suretiyle odadan yapacağınız yayınlarla bu millet aldanmaz, kanmaz.
Türkiye içeride ve dışarda ayağına takılan çelmelere, tuzaklara, maruz kaldığı saldırılara rağmen kararlılıkla yolunda ilerliyor, hedeflerine adım adım yaklaşıyor. Döviz Kuru üzerinden ekonomiyi bozma gayretlerini geliştirdiğimiz mekanizmalarla bozduk. 20 Aralık'ı hatırlayın ,bir kırılma noktasıdır. Faiz konusunda dayatmaları etkisiz hale getirdik, yüksek enflasyon sarmalını da her geçen ay azaltarak bir süre sonra bertaraf edeceğiz. Artık tüm gücümüzü vaktimizi, enerjimizi ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla ile büyütmek için kullanacağız. İşte sizler de görüyorsunuz. Biliyorsunuz. Geçtiğimiz yılı sizlerle beraber 225 milyar doları aşan tarihimizin en yüksek ihracatıyla 500 milyar doları bulan dış ticaret hacmiyle kapattık. Bu yıl ihracatımızı inşallah daha ileriye taşıyacağız. Ocak ayı ihracatımız yüzde 17 artışla 17.6 milyar Dolar olarak gerçekleşti. Erkan kardeşimizin verdiği 300 milyar dolarlık ihracat hedefini doğru yolda ilerlediğimizin işareti olarak değerlendiriyorum.
Dünyanın küçüldüğü 2021'de biz büyüdük. Turizmde geçen yılı 30 milyon turist ve 24.5 milyar dolar Turizm geliriyle tamamladık. İnşallah bu yıl çok daha bereketli bir turizm sezonu bekliyoruz. İstihdamda 2.7 milyonluk artışla 30 milyon sınırına dayanarak salgın öncesi dönemin de üzerine çıktık. Türkiye artık dünyanın en önde gelen üretim üslerinden biridir. Biz çalıştıkça, ürettikçe, Allah'ın izniyle kimse bu ülkenin bileğini bükemez, milleti birbirine düşüremez, örseleyemez.
Güncellenme Tarihi : 2.2.2022 17:16