Gündem
  • 22.5.2012 11:54

Ergenekon'da Karamehmet sürprizi...

Bülent Ecevit'in eski koruma müdürü Recai Birgün ve iş adamı Mehmet Emin Karamehmet, Ergenekon davasında tanık olarak dinleniyor.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının dünkü duruşmasında Ecevit'in eski koruma müdürü Recai Birgün, tanık olarak dinlenmişti. Birgün, bugün de duruşmaya gelerek ifadesine devam edecek. Bu arada, iş adamı Mehmet Emin Karamehmet de tanık olarak dinlenmek üzere duruşma salonuna geldi. Karamehmet, salona arka kapıdan girdi.

Geçtiğimiz hafta tanık olarak dinlenen Gazeteci Nuray Başaran, Levent Ersöz tarafından kendisine, "Tuncay Özkan ayrılmış. Kendisi Atatürkçü bir arkadaştır. Tekrar işe alınma ihtimali var mı?" diye sorduğunu söylemişti.

Duruşma başladı

''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' ve birinci ''Ergenekon'' davalarının ikinci ''Ergenekon'' davasıyla birleştirilmesinin ardından, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 61'i tutuklu 256 sanıklı davanın 186. duruşması başladı.
      İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, CHP Zonguldak Milletvekili ve Başkent Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve CHP Milletvekilli gazeteci Mustafa Balbay ile İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 36 tutuklu sanık katıldı.
      Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve Sedat Peker'in de aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.
      ''Odatv'' davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük de duruşmada hazır bulundu.
      Duruşmaya, dünkü oturumda tanık olarak dinlenilen merhum Başbakan Bülent Ecevit'in eski koruma müdürü ve eski DSP Milletvekili Recai Birgün de katıldı.
     
     -Başkanın uyarıları-
    
     Haberal'ın avukatı Dilek Helvacı'nın kendisine yönelttiği soruları yanıtlayan Birgün, ''Rahşan Ecevit ile aynı iddialarla ortaya çıkmanıza rağmen neden görüşleriniz ayrıldı'' sorusuna, ''Rahşan Ecevit, 'Ergenekon' operasyonlarının iktidar partisinin güdümünde olduğunu düşünüyordu. Ben de tam tersini'' diye yanıt verdi.
      Helvacı'nın, ''Rahşan Hanım, sizin için Bülent Ecevit'in ilkeli siyaset anlayışına aykırı davrandığınızı söylüyor'' şeklindeki sözleri üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, ''Başkalarının görüşlerinden soru soramazsınız. Tanığı yargılamıyoruz. Bu kabul edilemez'' diyerek uyarıda bulundu.
      Helvacı, ''Bir grup, Ecevit'in siyasi komplolarla iktidardan ayrıldığını iddia ediyor, bir grup da Birgün'ün seçim dönemlerinde böyle iddialar ortaya attığını söylüyor'' diyerek, Birgün'ün DSP'den milletvekili seçildiğine değindi.
      ''Tanığı yargılamıyoruz. Milletvekili seçilmek her vatandaşın amacı olabilir'' diyen Başkan Özese, Helvacı'nın yönelttiği bazı sorulara da ''Sorularınız tanığın düşüncelerini sorgular vaziyette'' diyerek izin vermedi. Özese, ''Siyasi dava değil, hukuki dava. Tanığın kişiliğini yargılar mahiyette soru sormayın'' dedi.
      Helvacı'nın, tanığın yaptığı açıklamalarda çelişkiler olduğunu belirtmesi üzerine Birgün, ''Bende bir çelişki yok. Gördüklerimi anlatıyorum. Neyi gördüm, neyi duydum anlatmaya çalışıyorum. Bunların gerçek olduğuna inanıyorum'' dedi.
      Birgün, açıklamalarında sanıkları suçlamadığını belirterek, ''O dönemde bir yapılanma olduğunu düşünüyorum. O yapılanma bu mu bilmiyorum'' dedi.
      Helvacı'nın ''Bir tek siz varsınız inanan. Belgeler farklı söylüyor'' diye konuştu.
      Helvacı'nın, ''Ecevit hakkında iş göremezlik raporu verileceği bir duyum mu, yoksa size hastaneden arayarak kati raporu için çağırdılar mı'' sorusuna Birgün, ''Haberal beni telefonla aradı. Son bir kontrole gelmemizi istedi. 'Kati rapor tabirini kullandı mı' tam olarak hatırlamıyorum'' diye yanıt verdi.
      Duruşma, Haberal'ın Birgün'e sorularını yöneltilmesiyle devam ediyor.
     Bu arada, mahkemenin tanık olarak dinlenilmesi amacıyla çağırdığı iş adamı Mehmet Emin Karamehmet de Silivri Cezaevi'ne geldi. Karamehmet, salonun bulunduğu bölüme giriş yaptı.

Birgün herkesi, bildiklerini anlatmaya davet etti

 ''Ergenekon'' davasında tanık olarak dinlenilen merhum Başbakan Bülent Ecevit'in eski koruma müdürü ve eski DSP Milletvekili Recai Birgün, 2001-2002 yılındaki olaylarla alakalı bilgisi ve görgüsü olan, kalbinde Ecevit'e karşı sevgi besleyen herkesi, bildiklerini anlatmaya davet etti.
      İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada tanık olarak dinlenilen Recai Birgün'ün, avukatların sorularını yanıtlamasının ardından tutuklu sanık CHP Zonguldak Milletvekili ve Başkent Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'a söz verildi.
      ''Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Bülent Ecevit'in, tedavi etmemizin ardından sağlığına kavuşmasından dolayı gurur duydum. Hala da duyuyorum'' diyen Haberal, Ecevit'in rahatsız olduğu dönemde muhatabının tanık Recai Birgün olmadığını söyledi.
      O dönemde, Bülent ve Rahşan Ecevit ile muhatap olduğunu ifade eden Haberal, ''Tanık, benim kendisini cep telefonundan aradığımı söyledi. Telefonda, 'Sayın Başbakan Başkent Üniversitesi Hastanesi'ne gelmeli' dediğimi iddia etti. Acaba ne zaman aradım, tarih verebilir mi- Elinde belgesi var mı-'' diye sordu.
      Recai Birgün ise tarihi hatırlamadığını ve elinde belgesi olmadığını dile getirdi.
      Tanığın iddialarını ispat etmek zorunda olduğunu vurgulayan Haberal'ın ''Bülent Ecevit'in hastanede 8 ay tedavi edilmesi gerektiğini size kim söyledi- Elinizde belgeniz var mı-'' şeklindeki sorusuna Birgün, ''Sohbet arasında bize söylendi. Ben, Rahşan Hanım, Turgut Zileli ve sizin de bulunduğunuz ortamda konuşuldu. Rahşan Hanım hastanede kalmayı kabul etmedi. Konuya ilişkin elimde bir belge yok, söylenenlerden başka. Bugünlerin yaşanacağını bilseydim elimde kamerayla gezer, bütün süreci kameraya alırdım'' şeklinde cevap verdi.
      Sağlık sorunları nedeniyle duruşmalara katılamadığını tekrarlayan Haberal'a, Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, ''Bakın tanığa rahat rahat soru sorabiliyorsunuz'' dedi.
      Haberal, Ecevit'i ziyaret ederek tedavi etmenin görevi olduğunu belirterek, Ecevit'i tedavi ederek, görevinin başına gönderdiklerini söyledi.
      Başkan Özese'nin sorularını da yanıtlayan Birgün, 2001-2002 yılındaki gelişmelere ilişkin DSP'nin yöneticileri ve Rahşan Ecevit'in de aynı şeyleri söylediğini belirterek, ''Ancak artık bunları benden başka kimse söylemiyor'' dedi.
      Birgün sözlerini, bu olaylarla alakalı bilgisi ve görgüsü olan, kalbinde Ecevit'e karşı sevgi besleyen herkesi, bildiklerini anlatmaya davet ederek bitirdi.
      Duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, bu davayla birleştirilen Şile'deki ormanlık alanda yapılan kazı sonrasında 4 sanık hakkında açılan davanın tutuklu sanıkları Ulaş Özel, Okan İşgör ve Hüseyin Yanç'ın da duruşma salonuna getirildiğini kaydetti.
      Böylece davadaki sanık sayısı 64'ü tutuklu olmak üzere 260'a yükseldi.
     Duruşmaya öğle arası verildi.
    
     -Eruygur raporu-
    
     Bu arada mahkemenin, tutuksuz sanıklardan emekli Orgeneral Mehmet Şener Eruygur hakkında istediği Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nca düzenlenen rapor da mahkemeye gönderildi.
      Adli Tıp Kurumu'nun 2 Nisan 2012 tarihli raporunda, Eruygur'un sağlık açısından duruşmalara katılmasında bir engel olmadığını belirtildi.
      Mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu'na yazı yazarak, Eruygur'un nöroloji ve psikiyatri bölümlerinde muayenesinin yapılıp, geçirdiği kafa travmasının beyin fonksiyonlarında bozukluk ve kalıcı etkiye neden olup olmadığının tespit edilmesine karar vermişti.
      Mahkemenin bu rapor üzerine Eruygur'u, ifadesinin alınması için duruşmaya çağırması bekleniyor.
      ''Ergenekon'' kapsamında açılan ikinci iddianamenin sanıklarından olan Eruygur, 1 Temmuz 2008 tarihinde tutuklanmıştı.
      Tutuklu bulunduğu Kocaeli F Tipi Cezaevi'nde Eylül 2008'de düşerek beyin kanaması geçiren Eruygur, mahkemece tahliye edilmişti.
      İddianamede, Eruygur'un 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenirken, 142 ile 246 yıl arasında hapsi de öngörülüyor.


 

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 17:50

İLGİLİ HABERLER