ERKAN MUMCU: DERS KİTAPLARINI ÜCRETSİZ DAĞITMAYI PLANLIYORUZ...
Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, 2003-2004 yılından başlamak üzere ilk etapta ilköğretim, sonra da tüm eğitim kurumlarında ders kitaplarını ücretsiz dağıtmayı planladıklarını bildirdi.
5 yıldan uzun olmayan bir sürede zorunlu eğitimi 12 yıla çıkarmayı hedeflediklerini kaydeden Mumcu, okul öncesi eğitimi de zorunlu eğitim kapsamına almayı düşündüklerini söyledi.
Sınav sistemini gözden geçirdiklerini belirten Mumcu, ''Ders ve sınıf geçmede, sınav sistemini bütünüyle ortadan kaldırmadan, başarı ölçmede projeyi ön plana çıkaran yaklaşımı hazırlıyoruz'' dedi.
Mumcu, bakanlığının çalışmaları konusunda açıklamalarda bulundu.
Bakan Mumcu, liselerde eğitim-öğretim süresinin 4 yıla çıkarılmasına ilişkin kararın gözden geçirildiğini belirterek, şunları söyledi:
''Mesleki ve teknik eğitime yönlendirme ve yüksek öğretime geçiş konusunda sağlıklı bir sistem yaklaşımı kurumsallaştırılmadan bunu yapmanın doğru olmayacağını düşünüyorum. Eğer siz, ortaöğretimde 4 yıl tuttuğunuz insana hiçbir mesleki beceri kazandırmıyor, meslek sertifikası vermiyor ve bunlardan yüzde 90'ını da üniversitenin dışında bırakıyorsanız bu insanlarınıza yapabileceğiniz en büyük haksızlıktır. Bu insanların hayatından bir yıl daha çalmaya hakkımız yoktur. Burada asıl sorun tamamen lise bir müfredatına ayarlanmış bir üniversite sınavı dolayısıyla lise 2 ve 3. sınıfların tamamen bir angaryaya dönüşmüş olması, öğrencilerin okuldan kaçıyor olmasıdır. Dolayısıyla, bir de bunun üzerine lise 4 koyacaksınız. Aynı programı 4'e böleceksiniz bunun rasyonel olduğunu kim söyleyebilir?''
OKUL ÖNCESİ, ZORUNLU EĞİTİM KAPSAMINA ALINIYOR
İlköğretimin birinci kademesini bir basamak aşağıya çekmek gerektiğini kaydeden Mumcu, insanların düşünme ve davranma alışkanlıklarının, eğilimlerinin 3-7 yaş arasında şekillendiğine dikkati çekti. Mumcu, ''Bana göre, ortaöğretimi 4 yıla çıkarmaktan daha önemli ve öncelikli meselemiz, okul öncesi eğitimi yaygınlaştırmak ve erken yaşları eğitime alma imkanlarını geliştirmektir'' dedi.
Temel eğitimin 12 yıla çıkarılmasının orta vadeli hedefleri arasında yer aldığını ifade eden Mumcu, şunları söyledi:
''Temel eğitimin 8 yıla çıkarılmasıyla bence bu hedefe yaklaşılması konusunda çok büyük bir adım zaten atılmıştır ve toplum bu reformu benimsemiştir. Burada sorun sistemin kurgusundan çok verimliliği, kalitesi açısındandır. İlköğretimin son basamağından çok, ilköğretimin ilk basamağına odaklanarak ülkemize ve insanımıza önemli bir şey kazandırırız.
12 yılda hedefimiz belki de şu olmalıdır: Okul öncesi kademeyi de temel eğitimin içine katmak. Oradan bir yıl kazanmak ve 12 yıl planlanmış zorunlu temel eğitimi, başından sonuna birbirine tamamlayan, birbiriyle uyum içinde, verimli bir sistem olarak kurgulamak.''
''Söylediklerinin bir çırpıda olmayacağına'' işaret eden Mumcu, şöyle konuştu:
''Bunların hepsi 1960'lı yıllardan beri konuşulmuş, aşağı yukarı tüm milli eğitim şuralarında benimsenmiş, etrafında yüzlerce proje üretilmiş hususlardır. Hiç kimse yeni bir bakan geldi, yepyeni şeyler söylüyor diye algılamasın. Bir tek fark var aslında: O da bunları yapma iradesi. 8 yıllık eğitim ile bu irade önemli ölçüde ortaya konmuş. 5 yıldan uzun olmayan bir vadede 12 yıllık eğitime geçilmesi gerektiğini düşünüyorum.''
TEMEL EĞİTİMDE ÜCRETSİZ DERS KİTABI
İlk etapta temel eğitimde, orta vadede de tüm eğitim kurumlarında ücretsiz ders kitabı dağıtmayı planladıklarını bildiren Erkan Mumcu, bunun nasıl gerçekleşebileceği üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Temel eğitimde, ödünç kitap uygulamasını 2003-2004 yılında başlatmayı amaçladıklarını kaydeden Mumcu, ''Ders kitapları, bugün olduğundan daha kapsamlı, daha nitelikli, Avrupa ve Amerika'daki benzerlerine uygun olacak. Bu kitaplar, öğrenciler için kaynak kitap değerini taşıyacaklar ve evlerine taşımak zorunda da olmayacaklar'' diye konuştu.
SINAV SİSTEMİ GÖZDEN GEÇİRİLİYOR
Milli Eğitim Bakanı Mumcu, öğrencinin başarısının yalnızca sınavlara bağlanmasının da yanlış olduğunu görüşünü dile getirerek, sınav sistemini tümüyle gözden geçirdiklerini dile getirdi.
Mumcu, ''Ders geçmede, sınıf geçmede sınavı bütünüyle ortadan kaldırmadan ama başarının ölçülmesinde ve değerlendirilmesinde projeyi daha ön plana çıkaran yaklaşımı hazırlıyoruz'' dedi.
OKUL VAKIFLARI KURULUYOR
Okul aile birlikleri, dernekleri ve Milli Eğitim Vakfı ile okullar arasındaki ilişkilerde aksayan konular bulunduğunu anlatan Mumcu, bu sistemin hiçbirinin Avrupa ve Amerika'daki örneklerinde görülen etkinlikte okul-öğrenci velisi-okul çevresi ilişkisini sağlamadığını söyledi.
Bu nedenle, ''okul vakfı'' denilebilecek yeni bir yapılanma ön gördüklerini kaydeden Mumcu, şunları söyledi:
''Öğrenci velileri, okulun mezunları ve yerel yönetim temsilcilerinin içinde yer aldığı yeni bir özel hukuk tüzel kişiliği üzerinde çalışıyoruz. Bu, vakıf benzeri, okul vakfı diyebileceğimiz bir tüzel kişilik. Asıl amacı hem öğrenci velilerinin okulla iletişimlerinin arttırılması, hem de eğitim programlarıyla doğrudan ilgili olmayan idari, mali, sosyal işlerde okul yönetimine katılma imkanları getirecek. Bu, tabii aynı zamanda okulun maddi imkanlarını da arttıracaktır.''
BAŞÖĞRETMEN GELİYOR
Öğretmenlik yasası konusunda da çalışmaları bulunduğuna değinen Mumcu, öğretmenliğin bir kariyer mesleği olarak yeniden yapılandırılacağını bildirdi.
Mumcu, bu çerçevede öğretmenlik mesleğinin ''aday öğretmenlik'', ''öğretmenlik'', ''uzman öğretmenlik'' ve ''başöğretmenlik'' olarak 4 ayrı statüde ele alındığını belirterek, her basamakta mesleki gelişime paralel ücret artışı gerçekleştirilmesinin düşünüldüğünü anlattı. Mumcu, böylece kariyer, liyakat ve performansa dayalı, kaliteyi öne çıkaran bir ücretlendirme sistemine geçileceğini bildirdi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:10