Spor
  • 16.6.2011 11:49

ERZİK: HİDDİNK YARI YOLDA BIRAKMAZ

ANKARA - Dünya ve Türk futbolunda yaşanan gelişmelerle ilgili olarak açıklamalarda bulunan Erzik, adı son zamanlarda özellikle İngiliz ekibi Chelsea ile birlikte anılan milli takım teknik direktörü Hiddink'in Türkiye'de kendisine güvenenleri mahcup etmeyeceğini söyledi.
Türkiye'ye geldiği ilk dönemden bu yana Hollandalı çalıştırıcıyı yakından takip ettiğini belirten Erzik, ''O da beni çok iyi tanır. Ben Hiddink'in kariyerine ve kişiliğine çok inanan bir insanım. Hiddink, özellikle Hollanda'dan sonra Avustralya ve Güney Kore milli takımlarında çok önemli başarılara imza atan, görev aldığı ülkelerde futbolun gelişmesinde büyük rol oynayan bir isim. Son zamanlarda hakkında çıkan transfer dedikodularının kendisine yakışmadığını göstermesini dilerim. İngiliz basını, onun Chelsea'ye gideceğini adeta 'bayram yaparak' ilan ediyor. Hiddink'in 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası'na katılma yolundaki bu kritik dönemde, Türk futbolunu bırakması, herkese büyük bir üzüntü verir'' diye konuştu.
FIFA'da son zamanlarda ortaya çıkan rüşvet skandallarıyla ilgili olarak da açıklamalarda bulunan Erzik, ''FIFA Etik Kurulu tarafından hakkında suçlamalar bulunan kişilere soruşturma açıldı ve bu soruşturma neticesinde başta Okyanusya Futbol Konfederasyonu Başkanı Reynald Temarii ile Asya Futbol Konfederasyonu Başkanı Muhammed Bin Hammam olmak üzere bir çok kişi görevlerinden geçici süreliğine ihraç edildi'' ifadelerini kullandı.
FIFA Etik Kurulu'nun soruşturmaya devam ettiğini kaydeden Erzik, şöyle devam etti:
''Sayın Sepp Blatter, 61. FIFA kongresinde başkanlığa yeniden seçilirken, bundan böyle Dünya Futbol Şampiyonaları için ev sahipliği kararlarının, tüm delegelerin yer aldığı FIFA kongresinde alınabilmesi teklifinde bulundu ve bu teklif 176 oyla kabul edildi. Bilindiği gibi şimdiye kadar şampiyonlara ilişkin kararlar, 24 kişiden oluşan icra kurulu tarafından alınıyordu. Bu elbette radikal bir karar.''

-''FEDERASYON BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞIM SÖZ KONUSU OLAMAZ''-

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) başkanlığına adaylığının söz konusu olamayacağını vurgulayan Şenes Erzik, ''Ortada seçim öncesinde çok anormal bir durum olur ve Türk futbolunu yönetecek kimse kalmazsa, tabii ki durumu değerlendiririm. Ancak şimdi çıkıp da ben neden aday olayım? Şu anda Türk futbolunu yönetecek çok değerli isimler başkanlık için aday olduğunu açıkladı. Daha önceden aday olmayacağını açıklayan Mahmut Özgener, federasyon başkanı olduğu sürede her zaman bizlerle fikir alışverişinde bulundu. Yalnız başına hareket etmek istemedi. Tabii özellikle profesyonel hakemlik olmak üzere çeşitli konularda ayrı düştüğümüz de oldu ama genelde her zaman her konuda anlaştık. Ben de ona bütün tecrübemle yardım etmeye çalıştım. Ben, Özgener'in bir dönem daha başkanlık görevini yürütmesini isterdim. Ailevi nedenlerden dolayı görevini bıraktığını açıkladı ama çok erken veda etti. Çok genç bir isim. Türk futboluna daha çok şey verecek karakterde, kalitede bir insandı. Umarım, Türk futboluna ileride, bir şekilde hizmet etmeye devam eder'' açıklamasında bulundu.
Türk futbolunun belli dönemlerde başkanlık seçimleriyle ilgili birçok sıkıntı yaşadığını anlatan Erzik, şu ifadelere yer verdi:
''Seçime az bir zamanın kaldığı şu günlerde sadece bir kişinin aday olması sevindirici bir gelişme olur. Ben 1996 yılında Federasyon başkanlığına seçildiğim zaman FIFA'daki işlerimin ağırlığı nedeniyle 1997 yılında görevi bırakmak zorunda kaldım. Türk futbolunda bu olaydan sonraki 6 aylık kısımda adeta kaos dönemi yaşandı. Birçok başkan adayı çıktı, birden fazla genel kurul yapıldı... Bu tür şeylere artık müsaade edilmemesi gerekiyor. Türk futbolunun bu tür kaoslara sürüklenmemesi, en büyük temennimiz. Son olarak Mahmut Özgener yönetiminin sürdürdüğü istikrarın devam etmesi gerekiyor.''

-HAKAN ŞÜKÜR'ÜN MİLLETVEKİLİ OLMASI-

Türk futbolunun yetiştirdiği en önemli isimlerden olan Hakan Şükür'ün milletvekili olmasını da değerlendiren Erzik, sözlerini şöyle tamamladı:
''Hakan Şükür benim oğlumla aynı tarihte doğdu. Ben federasyon başkanıyken, Hakan, A Milli Takım'da forma giyiyordu. Onun için hem ben hem de Fatih Terim, 'ikinci oğlum' ifadesini kullanırız. Hakan, Türk futbolu için gerek sporcu gerekse insanlık yönüyle muhteşem bir örnek. Onun siyasete girmesi bir yerde Türk futbolunun geleceği açısından çok olumlu bir gelişmedir. İnşallah milletvekilliğinde de başarılı olur. Sporu bırakmadan önce geleceğiyle ilgili olarak sürekli görüş alışverişinde bulunurduk. Ona her zaman bir ağabeyi olarak yol göstermeye çalıştım. Hakan Şükür gibi futbolumuzun yetiştirdiği değerli isimleri, ileride futbolu yöneten kişiler olarak görmeyi arzu ederim. O zaman biz de gönül rahatlığıyla, 'gelecek nesillere kıymet verdik. Şimdi onlar da bizim yerimize görev yapıyor' diyebileceğiz. Bu da tabii bizleri gururlandırır.''

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 16:33

İLGİLİ HABERLER