FETÖ Firarisi Ali Çelik oğluna İngiltere’deki şatoda 500 milyon liralık düğünü yaptı

Türkiye'deki enayilerin parasını HİMMET diye kapıp kaçan FETÖ mollaları, yurt dışında kral hayatı sürüyor. O mollaların tamamı süper lüks villalarında keyif sürerken, paralarını aldıkları şakirtler Türkiye'de yiyecek ekmek bulamıyor. Bir kısmı da hapishanelerde çürüyor.
Bütün bunlara rağmen FETÖ'cü şakirtlerin büyük kısmı hala Fetullah'a bağlılık içerisinde.. Kör olmuş gözleriyle FETÖ'ye tek kelime laf ettirmiyor..
Gelelim meseleye..
Başarısız yargı darbesinden sonra Fetullah Gülen müritlerine çağrı yaparak ellerinde avuçlarında ne varsa satıp parasını Bankasya'ya yatırmasını istemişti.
Bu isteği emir sayan yüzbin civarındaki FETÖ'cü enayi arabalarını ve evlerini haraç/mezat satıp parasını Bankasya'ya yatırdı. 
Fetullah'ın bu emri Türkiye'deki şakirtlerin ve Bankasya'nın sonu oldu.
Hükümet Bankasya7ya el koydu. Buraya para yatıranları da FETÖ'cü olarak cezaevine yolladı. Bu emir olmasayldı halen hapiste olan pek çok FETÖ'cü belirlenelemeyecekti. Fetullah Gülen sayesinde hepsi isim isim belirlenip hapse gönderildi.
O sırada Bankasya başında olan Ali Çelik bankanın içini boşaltıp yart dışına kaçtı.
Ali Çelik giderken enayilerin parasını da yanında götürdü.
İşte o Ali Çelik geçenlerde oğluna İngiltere'deki bir şatoda 500 milyon liralık düğün yaptı.. Saf enayiler sağoalsun

KONUYU İLK KEZ GAZETECİ FUAT UĞUR KALEME ALDI.. İŞTE O YAZI

Hüseyin Çelik’in İngiltere’deki şatoda 500 milyon liralık düğünü

Adı North Mymms Park. Düğün yapmak isteyen çiftler için çeşitli fiyatlarda kiralanıyor.

Fiyatlar standartlara göre değişiyor. Eğer sade bir nikah yapacaksanız görece “ucuz” bir ücret ödeyerek dünya evine girebiliyorsunuz.

Normalde sadece rezervasyon için 40 bin dolar ödemek yeterli. Yani 1 milyon 300 bin lira. Ama dediğim gibi bu yalnızca rezervasyon. Yemek, ağırlama, süsleme, gelinlik, damatlık, araç, ev, mobilya derken fiyat arttıkça artıyor.

Hüseyin Çelik işte bu yüzden 500 milyon liraya mal olan şatafatlı bir düğünü tercih etmiş.

Damat adayımız Hüseyin Çelik’in davetiyesi de aşağıdaki gibi.

Peki kim bu Hüseyin Çelik?

Bizim merak etmemiz gereken aslında o değil, davetiyede de görüleceği üzere babası ALİ ÇELİK. Mahdumun babasının parasıyla gerdeğe girdiğini belirtelim kâfi.

Hani BANK ASYA vardı ya, şu FETÖ’cülerin olan? İşte o bankanın milyarlarca dolarını hortumlayıp, başta İngiltere olmak üzere yurtdışına kurdukları çeşitli paravan şirketler aracılığıyla transfer eden, bankanın içini boşaltan FETÖ firarisi olan Ali Çelik.

Gelin Beyza Kayalı’nın babası ise FETÖ muhacir yapılanmasının başındaki isim olan imamlardan Fatih Kayalı.

Ali Çelik’i ben daha evvelden Türkiye gazetesindeki köşe yazılarımda (*)(**) uzun uzun anlatmıştım. Lütfen okuyun. Bu düğünle birlikte o denli güncel ki. Sadece siz değil, Türkiye’de kalan ve hâlâ FETÖ’nün kodamanlarını eleştirip “Hocaefendi’nin iyi niyetini kullandılar ve cemaatin adını lekelediler” diye salakça avunan, yurtdışına kaçırılan milyarlarca dolardan üç beş kuruş koklatılarak ayakta kalmaya çalışan, düğünlerde çalgı çengi işleri yapan, düğün yapmak için reçel ya da salça satanlara sözüm.

Bakın, ağa babalarınız sizin evinizi, arsanızı, aracınızı satarak, altınlarınızı ve dövizlerinizi bozarak “Hocaefendinin emri” diye Bank Asya’ya yatırdığınız paraları çatır çatır yiyorlar, yüz milyonlarca liralık düğünler yapıyorlar.

Bunu ben söylemiyorum üstelik.

Firari FETÖ’cülerden Abdullah Denikul adlı kişi sosyal medya hesabından yayınladı.

Hem de aşağıdaki sözlerle:

“Ali Çelik kim mi? Hani 17-25’te hepimizin Allah Rızası, Dava diyerek, arabalarımızı satıp, evdeki altınlarımızı bozdurup, faizle para çekip, Yatırdığınız BANK ASYA'nın Yönetim Kurulu Başkanı. Bizler varımızı yoğumuzu satıp bankaya yatırdığımız günlerde şirketleri aracılığıyla bankanın içini boşaltıp yurtdışına kademeli olarak çıkaran; kesin rakamlarını kimsenin bilmediği ama milyarlarca dolardan bahsedilen bir operasyonun baş kahramanı Ali bey.”

Evet böyle anlatıyor bu şatoda yapılan şatafatlı düğünün izahını.

Hatırlayacaksınız Cemaat ve Fetullahçı yapı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a savaş açmış, 17-25 Aralık operasyonlarını yapmıştı. Hükümet de başta THY olmak üzere tüm devlet kurumlarının Bank Asya’dan paralarını çekmesi talimatını verince Fetullah Gülen Mustafa Özcan’ın telkinleriyle (Bu telkin konuşmasının ses kaydı sosyal medyada var, isteyen dinleyebilir. Artı yazının altında o konuşmanın tam dökümünü okuyabilirsiniz) tüm tabanına bir çağrıda bulunarak onlardan “Birikimlerini Bankasya’ya yatırmalarını” ve böylece bankalarını kurtarmalarını istemişti.

Fetullah Gülen’in Türkiye İmamı, bugün firari FETÖ’cülerin yarısının nefretle andığı Mustafa Özcan’ın amacı bankada birikecek olan akılsız cemaatçilerin paralarını yurtdışına kaçırmak, bankanın içini boşaltmaktı. Bunun için de Bankasya Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çelik’i görevlendirmişti.

Cemaatçiler ise bu çağrıya harfiyen uyup arabalarını, evlerini satarak, altınlarını dövizlerini bozdurarak Bank Asya’ya yatırmışlardı. Ardından Bankasya’ya para yatıranların hepsi FETÖ ile iltisaklı sayıldı. Bunu hukuk dışı bulan kripto FETÖ’cü yazar ve siyasetçi taifesine de biz sürekli olarak Yargıtay’ın o tarihte cemaat adlı yapılanmayı “FETÖ terör örgütü” olarak tanımladığını, Gülen’in talimatından sonra para yatıranları da bu kapsamda iltisaklı olarak değerlendirdiğini hatırlatalım. Kaldı ki para yatıran geri zekalıların büyük çoğunluğu açıklama kısmına “Hocaefendimizin talimatı üzerine yatırılan para” diye yazdıkları için ayrıca bir kanıt aramaya gerek kalmamıştı.

Aslında Bank Asya’nın asıl sahibi Mustafa Özcan. Aşağıda okuyacağınız Fetullah Gülen ile konuşmasında da bahsettiği üzere 2001 yılında da bir kriz olduğunda yine Fetullah’ın talimatıyla hem para toplamış hem de bankayı Erzurum İspir’den Ali Çelik dediği bu adamına teslim etmişti. Ali Çelik de İngiltere’de kurduğu "Gold Mark Investments Limited" adlı şirketi aracılığıyla 17 milyar lirayı hortumlayarak kaçırdı.

Ali Çelik şu anda Londra’da 6 milyon pound değerindeki bir malikânede yaşıyor. Bu hortumlamayı yaptığı sırada FETÖ’nün kara para aklama işini yapan Pinhan Restoran’ın da sahibiydi.

Düğünden sonra bir de TEŞEKKÜR yayınlamış Ali Çelik.

Şöyle:

“Onur konuklarımız Mustafa Özcan ve Dünürüm Cevdet Türkyolu' nun Mübarek katılımları ile mütevazı düğünümüz bitmiştir. Fotoğraf paylaşamıyoruz, malum çok mütevazı bir düğün! Katılan bütün kıymetlilere teşekkür ederim.”

Farkındasınız değil mi? Şu anda Fetullah Gülen’i “asude bir yerde” tutan Cevdet Türkyolu da diğer çocuğu nedeniyle dünürüymüş.

Çeteye bakar mısınız?

Mustafa Özcan, Cevdet Türkyolu ve Ali Çelik.

Mütevazı bir düğün(!)

Derdinize yanın.

Siz “Darbeyi gerçekten bizimkiler mi yaptı?” diye sormaya devam edin.

Size tavsiyem önce psikolojik bir tedavi alın, ardından sizi üç beş kuruş yemleyerek gelecekteki projeleri için elinde tutmaya devam eden örgüt elebaşlarıyla bağlantınızı kesin. Emin olun iyileşeceksiniz.

FETULLAH GÜLEN İLE MUSTAFA ÖZCAN’IN BANK ASYA TAPESİ

İşte “Dinî meselelerin(!) ele alındığı” konuşmanın dökümü. Tam anlamıyla ibretlik.

Mustafa Özcan: Alo

Fetullah Gülen: Efendim

Mustafa Özcan: Efendim, hürmet ederim. Efendim bu Ali beyin (Bank Asya Yönetim Kurulu üyesi Ali Çelik) iş yeriyle alakalı. (Aklınca saklıyor Bank Asya’yı konuştuklarını). Bu büyük müşterilerden birkaç tanesi, yani almış şeylerini. Tabii o bayağı büyük. (Büyük iş adamlarının ve holdinglerin korkudan paralarını çektiklerini ima ediyor.) Bunlar içerisinde belli olmayan Türk Hava Yolları, bir de banka var. Onlar da alırsa biraz zorlanacak gibi görünüyor. (Demek ki paralarını çekmeyenler arasında o dönemin THY’si de varmış. İlginç.) Acaba, biz bu arkadaşlarla beraber olacağız birazdan. Onlardan böyle usturubuyla görüşsek, böyle önde gelen olanları 2001’de olduğu gibi şeylerini (paralarını) yatırmalarını istesek uygun olur mu?

Fetullah Gülen: Ben size demiştim, o elinizdeki şeyler (paralar) olmuyor mu? (Fetullah, şimdiye dek Bank Asya için toplanan ve yatırılan paraların yeterli olup olmadığını soruyor.)

Mustafa Özcan: Onlar küçük kalıyor efendim.

Fetullah Gülen: Öyle mi?

Mustafa Özcan: Evet, bu büyük, bayağı büyük. Böyle, yani bayağı bir arkadaşları da böyle şey yapmadan, yani paniğe maniğe sevk etmeden böyle külli şeyin olması ancak o şeyleri kapatabilir. (Artık buradaki ŞEY sözcüğünün FETÖ dilinde PARA anlamını taşıdığını öğrendik sanırım.)

Fetullah Gülen: Var mı, yolu var mı onun?

Mustafa Özcan: İşte efendim, şu anda bazıları mesela “İhtiyaçtır” deyip kendileri aramış. Ama biz bunu aşarız bir hafta içerisinde, şey olmuş ama fakat şu andaki görüntü mesela Türk Hava Yolları ne yapacak belli değil. Yani büyük, 300 küsur, bir de o bankanın 300 küsur öyle büyük toplu şey yaparlarsa, o şeymiş. Yapma ihtimalleri çok yüksek şu anda, çekme ihtimalleri. (Anlaşılıyor değil mi? THY ile bir büyük bankanın 300’er milyon liralık mevduatlarını çekme ihtimalinden söz ediyor.)

Fetullah Gülen: Evet. Ne yapılabilir?

Mustafa Özcan: Efendim, arkadaşlarla görüşerek, arkadaşlar bu yakın çevrelerini yani şeylerini oraya 2001’de olduğu gibi yatıracaklar.

Fetullah Gülen: Mümkün mü o?

Mustafa Özcan: İşte o daha önceden malumaliniz olduğu üzere yapmıştık zatıalinizin tensibiyle 2001’de.

Fetullah Gülen: İyi. Yapın, yapın. Hiç ahesteler hissetmeden çarçabuk hemen yapın. Çarçabuk.

Mustafa Özcan: Başüstüne efendim.

 NOT: Fetullah bu talimatı verirken “Çarçabuk yapın, ahesteler duymasın” diyor. AHESTE kim? Tabii hükûmet. Hükûmeti “AĞIRKANLI, GEÇ İNTİKAL EDEN” anlamında aşağılıyor anlayacağınız. İlginç değil mi?