HAYATIMIZ TV DİZİSİ... AMAN DİKKAT, UZMANLAR UYARIYOR...

Televizyon kanallarında sayıları hızla artan dizilerin, sosyal hayatı olumsuz yönde etkilediği bildirildi. Adana Numune Hastanesi'nde görevli Psikiyatri Uzmanı Dr. Sümer Öztanrıöver, televizyonun gereğinden fazla zaman ayrılması durumunda, alkol ve sigara gibi bağımlılık yaptığını söyledi. Son yıllarda sıklıkla yayınlanan televizyon dizilerinin, kişilerin aileleri ve yakın çevreleriyle olan ilişkilerini ''yayın saatlerine göre ayarlamalarına'' neden olduğunu vurgulayarak, ''Ne kadar çok dizi, o kadar az ilişki demektir. Dizilerin etkisi altında, iletişimsiz bir hayat yaşıyoruz'' dedi. Öztanrıöver, televizyon dizilerinin bağımlısı haline gelenlerin çoğunlukla sorunlarını çözmekte zorlanan kişiler olduğunu belirterek, şunları söyledi: ''Televizyon için, kendimize, ailemize ve çevremize ayırdığımız zamandan çalmak çok sağlıksız. Bu nedenle son derece seçici olmak ve dizilere ayırdığımız zamanı planlamak zorundayız. Televizyon izlemek hayal kurmak gibi. Kendimizi dizi kahramanlarının yerine koyarak, onların olduğu, bizim ise olmak istediğimiz yerin hayaline dalıyoruz. Aşırı hassas, sorunlar karşısında yeterince güçlü olamayan insanlar, dizilerin bağımlısı haline geliyor. Sevdikleri dizileri izleyemediklerinde kendilerini kötü hissediyorlar ve aşırı tepkiler veriyorlar.'' Öztanrıöver, dizilerin bağımlısı haline gelen kişilerde içe kapanma, hayal dünyası içinde yaşama ve sorunların varlığını inkar etme gibi sorunların ortaya çıktığını ve çevreyle iletişimin giderek koptuğunu söyledi. GENÇLERE VE ÇOCUKLARA DİKKAT Yetişkinlerdeki televizyon bağımlılığının aile içindeki gençleri ve çocukları da etkisi altına aldığını kaydeden Öztanrıöver, çocukların davranışlarında ve alışkanlıklarında anne, babalarını örnek aldıklarını vurguladı. Tiryakilikle izlenen dizilere konu olan çarpık aile ilişkileri ve çıkar odaklı yaşamların ''modern ve konforlu hayat'' gibi sunulmasının sakıncalı olduğunu vurgulayan Öztanrıöver, şöyle devam etti: ''Son derece olumlu mesajlar veren diziler de var. Ancak önemli olan dizi ve gerçek hayat arasındaki çizgiyi görebilmek. Dizi kahramanları aynı zamanda fiziksel olarak da çok özeller. Bu durum sıradan kişilerin hayatına çok olumsuz yansıyor. Özelikle gençlerde kendinden hoşnut olmama noktasına varabiliyor. Normal kilodaki insanlar bile dizi kahramanlarına benzemek için sürekli rejim yapıyor ve yeme bozukluklarına yakalanıyorlar. Bu biçimde toplumda mutsuzluk ve depresyon giderek artıyor.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:41